Yeniden nükleer kutuplaþma

ABD’den sonra Rusya da Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaþmasý’ný (INF) dondurdu. 

Anlaþma, Reagan ile Gorbaçov arasýnda 1987’de imzalanmýþ ve Soðuk Savaþ’ý sona erdiren giriþimlerden biri olarak tarihe geçmiþti. Anlaþmaya göre menzili 500 ile 5 bin 500 km arasýnda olan ve karadan havaya atýlabilen orta menzilli tüm nükleer ve konvansiyonel balistik füzelerin yasaklanmasýný öngörüyordu. Anlaþma, hem füzelerin üretilmemesini hem de var olanlarýn imha edilmesini teminat altýna alýyordu. Ayrýca INF Anlaþmasý 1991 tarihli Stratejik Nükleer Silahlarýn Azaltýlmasý (START) Anlaþmasý’nýn da imzalanmasýna zemin hazýrlayan bir adýmdý. 

INF Anlaþmasý iki büyük gücün nükleer savaþ riskini azaltmayý amaçlamýþ ve bu çerçevede toplam 2 bin 700 kadar füze imha edilmiþti. INF ve ardýndan gelen iki nükleer silahlarý azaltma anlaþmasýyla iki ülke elindeki nükleer silahlar % 30 oranýnda düþmüþtü. 

Belirtmek gerekir ki, INF Anlaþmasý öncelikle Avrupa’nýn nükleer savaþ tehlikesinden arýndýrýlmasý amacýný taþýyordu. Soðuk Savaþ’ta, iki taraf birbirlerini tehdit eden füzeleri Avrupa coðrafyasýný hedef alarak konuþlandýrmýþlardý ve anlaþma da taraflarýn Avrupa’yý ve Avrupa üzerinden birbirlerini tehdit etmeme iradelerini ifade ediyordu. 

  

Hikayesi eski

11 Eylül 2001 sonrasý ABD, 1972 tarihli Anti-balistik Füze Anlaþmasý’ndan (ABM) çekildiðini, zira saldýrýya uðradýðýný ve ‘Þer ekseni’ ile mücadele için bu anlaþma kapsamýndaki silahlara ihtiyacý olduðunu açýkladý. 

Anti balistik füzeler, nükleer baþlýk taþýyan balistik füzelere karþý geliþtirildiðine göre, demek ki ABD 11 Eylül sonrasýnda Þer Ekseni ülkelerinin nükleer saldýrýda bulunacaðýný var saymýþ. Þu ana kadar böyle bir saldýrý olmadý; belki hiçbir zaman da olmayacaktý. Ancak ABD, eðer kullanýlmadýysa bunun aldýklarý önlem sayesinde olduðunu savundu. 

INF anlaþmasýný ilk gündeme getiren ise 2007’de Rusya oldu. Bu anlaþmanýn artýk çýkarlarýna uygun olmadýðýný ileri süren Putin, gerekçe olarak ABD’nin anlaþmayý çoktan ihlal etmiþ olmasýný gösterdi. Açýklama, NATO-Rusya iþbirliðini geliþtiren toplantýnýn sonrasýna denk geldi. Bunun nedenleri arasýnda 2004’de bir dizi Doðu Avrupa ülkesinin NATO’ya üye olmasý ve 2007’de NATO-Japonya iliþkilerinin geliþtirilmesi kararýnýn alýnmasý bulunuyordu. 

Rusya, ABD’nin NATO eliyle dünya jandarmalýðýna soyunduðuna iþaret ediyordu. 2008’den itibaren taraflar çeþitli aralýklarla birbirlerini INF Anlaþmasýný ihlal etmekle suçladý, 2014 yýlýnda da Obama Rusya’nýn yeni orta menzilli silahlar geliþtirdiðini ileri sürerek ABD’nin anlaþmadan çekilmesi gereðini ilk dile getiren baþkan oldu. 

    

Hedef Avrupa  

Obama’yý anlaþmadan çekilmekten vazgeçiren Avrupalýlardý. Zira anlaþmanýn kadük hale gelmesi demek, Avrupa’nýn yeniden nükleer risk alaný haline gelmesi demekti. 

Trump döneminde Rusya’nýn orta menzilli Novator 9M729 füze sistemi geliþtirdiði ayyuka çýkýnca, ABD anlaþmanýn alenen ihlal edildiði gerekçesiyle anlaþmayý askýya aldý. Tabi bu arada ABD’nin de benzer sistemler geliþtirmediði söylenemedi. 

Bu geliþme, Avrupa’da yeniden bir Soðuk Savaþ geriliminin iþareti sayýlabilir. Günümüz Avrupa’sýnýn düþmansýz kaldýðý ve kendi içine gömülüp ABD-Rusya dengesinde yapýcý rol üstlenemediði ortada. Bu geliþmenin Avrupa ülkelerini ABD ya da Rusya yanýnda pozisyon almaya zorlayacaðý söylenebilir. Ancak Avrupa ülkeleri bu konuda ortak tutum sergileyemeyecek ve büyük sarsýntý yaþayacak gibi gözüküyor. 

Demek ki Trump ve Putin’in bilinçli bir Avrupa tasarýmý söz konusu.