Yenikapý bütün dünyaya ilan edilen bir sivil manifestodur

15 Temmuz darbe kalkýþmasýnýn Batý ile iliþkisini daha rasyonel bir zeminde tartýþmak için sorulmasý gereken önemli sorulardan biri de þudur; NATO üyesi bir ülkede, daha da önemlisi AB adayý olan bir ülkede, darbe yapmak istediðinizde, önce kimi ‘’ikna’’ edersiniz ya da önce kimi tarafsýzlaþtýrmak istersiniz? Elbette o ülke ile baðlayýcý sözleþmeleri olan ve darbeyi hemen, ertesi gün bertaraf etme imkaný olan güçleri ikna eder ya da onlarý ‘’tarafsýzlaþtýrýrsýnýz.’’

Anlaþýlan o ki, darbeciler bunu ziyadesiyle yapmýþ. Baþka türlü ‘’uygar dünyanýn’’ sessizliðini izah etmek mümkün görünmüyor? Ve yine anlaþýlan o ki, ‘’uygar dünya’’ sanýlanýn aksine pek öyle uygar da deðilmiþ! Bu belirlemenin altýný özellikle çizdim; çünkü derdimin adý irrasyonel bir batý düþmanlýðý deðil, Batýnýn önyargýlarýyla, saplantýlarý ve homojen olmayan kültürel doðasýyla onu iyi tanýmak ve iyice ayrýþtýrýlýp, buradan daha gerçekçi bir yaklaþým ve politik duruþ üretmektir.

Daha önce bu konuyu etraflýca ele aldýðým için, bugün kýsa geçeceðim. ABD ve Batý’nýn bu darbe giriþiminden, darbecilerin onlara duyduklarý ihtiyaç ölçüsünde haberleri vardý. Ve bugün hala öbek öbek dayanýþma belirtmek amacýyla ülkemizi ziyaret etmiyor olmalarý bu ‘’ günah’’ ortaklýðýndan ötürüdür. Kimi resmi çevrelerin günahkar ortaklýðýna, 2013 yýlýndan bu yana her gün piþirilen ‘’ Diktatör’’ yemeði eklenince, Batý kamuoyu da hazýr hale getirildi.

Bu darbeyi hem batý kamuoyunda hem de Devlet ve hükümetler nezdinde meþrulaþtýran argüman Diktatörlük suçlamasý ya da iftirasýdýr. Bu kocaman yalan çift taraflý bir imalattýr. Endiþeli olduðu söylenen, þehirli, okumuþ, salt laik ve ‘’modernite’’ ile ‘’modernizmi’’ fena halde birbirine karýþtýran,eski Türkiye sevdalýlarý ile, Eski Türkiye’nin yapý taþlarýnda büyük ekonomik çýkarlarý olan Batý’nýn (ABD dahil), kimi ekonomik ve siyasi güçleri. Birlikte çaldýlar, birlikte söylediler. Sonuç kocaman bir ‘’ucube’ oldu.

Diktatörlüðün hüküm sürdüðü her ülkede diktatörlere karþý her kalkýþma ‘’darbe dahil ‘’ zýmmen meþru karþýlanýr. Ne de olsa bir diktatörlük ‘’al aþaðý’’ ediliyor. En etkili iktidar biçimleri gibi, Batý kamuoyu da kendi yaþam biçimini tek ve yegane ahlaki inanç biçimi olarak sunar. Yalnýzca kendi yaþam biçimini kutsayan ve diðer yaþam biçimlerinin özgünlüklerini reddeden anlayýþ, sadece yanlýþ deðil ayný zamanda çok aptalcadýr.

Frederich Jameson haklý olarak þöyle söylemiþti bir zamanlar ‘’ NATO, yüksek kültür üretmez; olsa olsa yüksek misyon üretir NATO.’’ Eðer NATO yüksek kültürü, Batý Kültürü demenin bir baþka yoluysa, hiç kimse kusura bakmasýn pek de Batýlý olmayan dünyada da epeyce yüksek kültür var.

Yeni kapýda Türkiye bütün dünya ile esaslý bir konuþma yaptý. Batýdan Doðuya bütün küreye, demokrasi ve demokrasi dýþýlýðýndan ne anladýðýný somut bir dille ifade etti. Baþta Yenikapý olmak üzere 81 ilde meydanlara inen halk ortak bir bilinç ve kültürel davranýþla, Türkiye’de darbeler döneminin bittiðini ilan etti.

8 Haziran’da Türkiye bütün dünyaya kendine özgü bir baþka kültürün varlýðýný, bütün tartýþmalarý sonlandýracak etkileyicilikte ve yeniden ve çok çarpýcý biçimde gösterdi.

Yeni kapý Türkiye’nin total olarak bütün dünyaya sunduðu bir manifestodur. Yenikapý’nýn en belirgin anlamý yeni Türkiye’nin en yeni karakterinin sivil halkýn dünya nezdinde sahne almasýdýr.

Yeni kapýnýn tüm dünyaya mesajý, diktatörlük suçlamasýna karþý bütün Türkiye’nin total sivil ‘’manifestosudur.’’ Bu mesajýn içeriðinde açýk olan þey; bu ülke hem sivil, þefaf ve demokratik, hem de devletin, iktidarý ve muhalefetiyle seçilmiþ meþru temsilcileri aracýlýðýyla yönetildiðinin herkese açýkça göstermesidir.