Yerli araba hamlesi ne manaya geliyor

“Tek cümleyle Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ı anlat” denilse diyeceğim şudur: Bir millete özgüvenini kazandıran lider.

Cuma günü bunu bir kez daha müşâhede ettim. Gittiğim her yerde o gün tanıtımı yapılan yerli araba konuşuluyor, herkesin müşterek hissiyatı “Demek yapılabilirmiş” denilerek dile geliyordu.

Tabiî ki o mâlûm güruhu hesaba katmadığımdan ve kâle almadığımdan onların histeri nöbetlerinde söyledikleri mevzumuz dışında. Sağlık Bakanlığı’nın kapsamında olan bir vak’a müdahil olmak istemem, bakanlığın bu ‘yurttaş’larımıza gerekli psikolojik desteği vereceğine inancım kavî! Aklıma geldikçe hâlâ gülerim, Marmaray açıldığında “Su sızdırıyor binmeyin” demelerini. Şimdi bu mâlûm ‘yurttaş’larımız Marmaray’a akın etmeleri sebebiyle halkımız Marmaray’a binemiyor!.. Ruh mütehassıslarının Allah yardımcısı olsun, işleri zor.

AK Parti dönemi doğmuş veya büyümüş gençler için yerli araba, insansız hava uçağı, deniz altı yapmaktan bahsetmek garip gelebilir. “Ne var ki bunları yapmak” diye düşünebilirler. Anne babalarının heyecanlarına bir anlam veremeyebilirler. Haklılar, çünkü onlar geçmişte bizlere yaşatılan aşağılık kompleksini yaşamadılar. Bizim ruhumuza zerk, dilimize pelesenk edilen “Biz yapamayız, yapmak istesek bile izin vermezler” zehrinden onları koruyan bir liderin zamanında yaşıyorlar.

Kolayı değil zoru seçen, dünyayı sömüren “Domuzlar Diktatoryası”nın yüzüne karşı “Dünya beşten büyüktür” diyebilen bir liderin Türkiye’sinde esaret psikolojisinden kurtulundu. Ekonomistlerin kullanmayı çok sevdikleri tâbirle, psikolojik eşik aşıldı.

Evrensel palavraları yerle bir eden, “Savunmada değil, taarruzda olacağız” diyebilen bir lider.

Yeniden çizilmeye çalışılan sınırlara karşılık dünya mazlumlarıyla el ele verip “Bizi hesaba katmadan sınırları yeniden çizemezsiniz” diyebilen bir lider.

Yerli araba hamlesine bu çerçevede bakmadıktan sonra “Yerli araba yapılmasına destek oluyorum” demenin de mânâsı yok!

Karşı çıkanlar, alay edenler yerli araba hamlesinin de, diğer hamlelerinin de ne mânâya geldiklerini bildiklerinden bu kadar cansiperane saldırıyorlar. Onlar için denizin bittiğini ve kanalda boğulacaklarını biliyorlar!..