Yerli Fernandes!

Oðuzhan’a bir tuhaf haller oldu. Geleceði parlak, akýl dolu dikine paslarýyla futbolu þiir gibi romantik oynayan adam bir anda gitti; yerine uyuþuk, hýmbýl, tembel, sorumsuz ve heyecansýz biri geldi. Üstelik bu sevimsiz dönüþüm; neredeyse hiç nedensiz ortaya çýktý. Hocasýyla problemi yok... Arkadaþlarýyla sorun yaþamýyor... Yönetimle arasýnda hesabý henüz görülmemiþ anlaþmazlýk da söz konusu deðil... Taraftar baðrýna basýyor.

Bir futbolcu baþka ne ister?

***

Oðuzhan’ýn futbolu bu denli küskün oynamasý için; özel hayatýnýn daðýnýk, savruk, kargaþa içinde olmasý önemli bir handikap sayýlabilirdi. Ama öyle biri deðil. En azýndan medyaya ve topluma yansýyan aþýrýlýðý yok.

Geriye tek þey kalýyor.

Bu çocuk aþýk... Ama sorunlar yaþýyor.

Sevdiðini biliyor, fakat sevildiðinden emin deðil. Ýþin içinde hayal kýrýklýðý, beklenti sapmalarý, ruhsal gerginlik var. Manevi olarak, kendini  güvenlik içinde hissetmiyor. Geleceðe yönelik umutlarý törpülenmiþ durumda... Bu da oyununu etkiledi.

Böyle olmuþtur demiyoruz. Sadece, olmasý muhtemel nedenler arasýnda seçkiler yapýyoruz.

Bu çocuk niye böyle?

***

Oðuzhan’ýn daðýlma sürecine, eðer yukarýda saydýklarýmýzdan hiçbiri “Etkin madde” deðilse; durum daha da vahim demektir. Oðuzhan’ýn henüz ilk devrede oyundan alýnmasýna hiçbir tepki vermemesi, bunu doðal kabul etmesi ve belirgin bir üzüntü sergilememesi; efendi bir futbolcu olduðunu deðil, bunu bile kafaya takmayacak kadar iþi boþladýðýný gösterir.

Görüntüsü, Fernandes’in Beþiktaþ’ta son günlerindeki havasýna benziyor. Yýlgýn, kayýtsýz, heyecansýz ve sorumsuz... Yüzü sürekli asýk. 

Saha içinde oynadýðý alan ve görev tanýmýnýn deðiþmesi, 10 numara pozisyonundan uzaklaþtýrýlmasý, sonunda ilk yarýda oyundan alýnmasýna giden süreç; onu hiçbir þekilde etkilemiþe benzemiyor. Umursadýðý yok...

Oðuzhan’ý gerçekten kaybettik demektir. Çünkü maalesef, “Hadi koçum”la hemen düzelecek gibi deðil.