Selim ATALAY
Selim ATALAY
http://www.selimatalay.com
Tüm Yazýlarý

Yeter ki kalpler kýrýlgan olmasýn

Kaðýt üzerinde, bilgisayar ekranýnda istediðiniz siyasi-ekonomik modeli ve senaryoyu kurarsýnýz da, arazide, günlük hayatta iþler beklenmedik yönde geliþir.

Arazide þaþýrtmak, geliþmekte olan ülkelere mahsus özelliktir. Geliþmiþ ve oturmuþ ülkeler pek þaþýrtmaz. Geliþmekte olanlar ise þaþýrtýr, bazýlarý buna kibarca Dinamizm diyor.

2013 Aðustosu’nda bir Morgan Stanley döviz analistinin bilgisayar ekranýnda yarattýðý Kýrýlgan Beþli lafý, ekonomik olmaktan çok siyasi amaçlý bir aþaðýlama, hakaret terimi haline geldi. Türkiye, Endonezya, Güney Afrika, Brezilya ve Hindistan’ýn yer aldýðý bu grubu hedef alan tanýmlama, BRIC ve Sonraki Dörtlü-TEKMe terimlerini  kýrma giriþimiydi. Yatýrým bankalarý bir terim yaratýp bunun üzerinden ün saðlamayý severler. Aslýnda 1 Aðustos notunda Morgan Stanley analisti, -Bu 5 ülkenin kurunu satýn, dolar alýn- diyordu. O zaman her döviz masasýnýn yaptýðý buydu.

BRIC ve TEKMe  terimleri, Goldman Sachs analisti Jim O’Neill tarafýndan 10 yýlý aþkýn süre kullanýldý. BRIC sözü Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin’i kapsýyordu. Ardýndan gelen dörtlüde de Türkiye, Endonezya, Kore, Meksika vardý.

2013’ten baþlayarak FED’in politikalarýnda deðiþiklik izleri görülünce bu terimlerin eskidiðini düþünenler, yeni terimler ortaya attýlar. Mayýs 2013’te FED’den doðru-yanlýþ bir sinyal alýnýnca Türkiye dahil bütün geliþen ülkelerden çýkýþ baþladý. Bu çýkýþ haftalar içinde bitti. Sonraki çalkantý, iç etkilerle yaþanan çalkantýdýr.

Aslýnda Kýrýlgan Beþli lafýndan yola çýkanlar, bu ülkelerden sermaye çýkýþýyla kriz baþlayacaðýný ve bu krizlerin küresel etki yapacaðýný da savunmaktaydý. Bu ülkelerin küresel kriz tetiklemeyeceði o zaman da belliydi, þimdi daha çok belli. Her makroekonomik ayarlama, kriz deðildir- diye bir laf vardýr.

Kýrýlgan Beþli lafýnýn ekonomik damgasýndan bu ülkelerden hiçbiri hoþlanmadý. Her ülke kendi dalgalanmasýna karþý önlem aldý, kararlý biçimde faiz artýrdý, kurlarýn düþmesi cari açýklarý azalttý. Þimdi bakýnca, bu ülkelerin toparlandýklarý görülüyor. Hindistan’da kur yüksek, borsa rekorda. Endonezya’da kur yüksek, borsa yüzde 10 yükseldi. Güney Afrika kemer sýkýp daha sýký bütçe yaptý, bu yýl yüzde 2.7 büyüme bekliyor, onlarýn derdi emtia ihracat gelirinin düþecek olmasý. Brezilya’da büyüme meselesi yine emtia ihracatýna baðlý, ancak cari açýðýn daraldýðý, ekonominin ekim seçiminden sonra hýzlanacaðýný söyleyen iyimser yorumlar daha fazla.

Son birkaç hafta içinde Hindistan, Endonezya ve Güney Afrika’dan gelen açýklamalar -Bize artýk kýrýlgan falan demeyin- diyor. Adý geçen beþ ülkenin ortak özelliði, son dalgalanmada biraz oyalanarak ve gecikerek de olsa, radikal önlem almalarý, faiz artýrmalarý ve yeni þartlara uyum saðlamalarý. Zaten Geliþen Piyasalarýn sürpriz yetenekleri var, bu ülkelerin þaþýrtma gücü var.

Adý geçen beþ ülkede bu yýl seçimlerin yaþanacak olmasý -Kýrýlgan- teriminin siyasi maksatla kullanýlmasýna da neden oldu. Bakýnca, Hindistan’da mayýsta genel seçim var: Muhalefet partisi belki birinci parti olacak, ama ülkeyi koalisyon yönetecek. Endonezya’da 9 Temmuz’da Cumhurbaþkanlýðý seçimi var, küresel sermayeye iyi gözle bakmayan adaylar önde. Brezilya’da ekimde Devlet Baþkanlýðý, Genel ve Yerel seçim var, orada Bayan Rouseff’in yeniden kazanmasý bekleniyor. Güney Afrika’da gelecek 3 ayda seçim var, piyasa seçime ilgisiz.

Yani Kýrýlgan Beþli lafýnýn çýktýðý bu saate kadar bu ülkelerde ekonomik kriz çýkmamýþ. Siyasi durumda da deðiþiklik olmamýþ. Bu gidiþle de olmayacak... Hatta bu ülkelerin durumu düzeltmeye baþlattýklarýný teslim eden analist raporlarý çýkýyor.

Kýrýlgan Beþli lafýnýn hem siyasi hem de piyasa açýsýndan en çok sakýz edildiði ülke ise Türkiye... Kýrýlgan lafýnýn piyasasýnda her gün bu kadar çok dillendirildiði, parlatýldýðý ve tekrar tekrar iþlendiði Türkiye’den baþka bir ülke olduðunu sanmýyoruz. Raporu yazan bile baþka meselelere daldý, biz -Kýrýlgan Beþli- lafýný çiðnemeyi býrakmadýk. Tabii ki sorun, piyasa üzerinden siyasi kavga yapýlmasýndan kaynaklanýyor. Kur ya da faiz, iner-çýkar, piyasanýn hareketidir. Ancak döviz kuru, bono faizi ve ülke kredi notunun kötüleþmesinden siyasi fayda ummanýn akýl dýþýlýðýný söylemeye gerek var mý? Bu beþ ülkedeki siyasi-ekonomik geliþmelere bakýnca, son sözü ekonomi yönetimlerinin- iktidardaki siyasetin söylediði anlaþýlýyor. Küresel durum zaten genel ekonomik krize izin vermiyor. FED yüzünden kriz sözkonusu deðildir... Yerel açýdan merak ediliyorsa, Türkiye’de de kriz sözkonusu deðildir.

twitter.com/selimatalayny