Bu hafta baþka bir þey yazacaktým. Ýzninizle ‘azýcýk’kýzýmý þikayet edecektim size. Bugünlerde her þeyi aðlayarak istiyor, “Ama ama ben!” diye baþlayan cümleleri evleri, mahalleleri inletiyor. “Hiç de adil bir anne deðilsin” diye baþladýðý cümleler ardý ardýna sýralanýyor diye... Üstelik ben tüm bunlarý yaþarken okuldaki öðretmeninin olaðan veli görüþmesinde “Elvan deðerler sisteminin oturduðu, çok iyi bir çocuk. Arkadaþlarýyla arasý çok iyi, etkinliklere de çok ilgi gösteriyor. Biliþsel düzeyi çok þaþýrtýcý” demesiyle yaþadýðým þaþkýnlýktan bahsedecektim. Bunun bir geçiþ dönemi olduðunu bildiðimi ama kýzýmýn üzerinde olumlu etkisinden dolayý belki diðer çocuklarýn da bulunduðu bir ortamda bu tür davranýþlar üzerine konuþmasýnýn bana çok yardýmcý olacaðýný söylediðimi de anlatacaktým. Ýki dakika sonra yanýma gelen Elvan’ýn “Annecim seni çok seviyorum” deyip kucaðýma atlamasýyla ‘yalancý çoban’ gibi hissettiðimi de...
BÝR GÜN ÖÐRENECEKLER
Ama bir konu, kendi kendine gelip hop diye oturuverdi aklýma, parmaklarýmýn ucuna. Çünkü hayatýn her alanýnda bir nezaket yoksunluðu hakim... O nedenle insanlar trafikte birbirine yol vermiyor, kasiyer bozuk paralarý müþterinin yüzüne fýrlatýr gibi tezgaha koyuyor ve müþteri küfreder gibi “Ýyi günler” diliyor. O nedenle, sað ayaðýndaki ‘engel’ nedeniyle yürüme güçlüðü çeken, þýk okul formasý içinde ýþýl ýþýl yüzlü bir küçük kýz, babasýna gününün ne kadar güzel geçtiðini anlatýrken, oðlunu almaya gelen bir baþka velinin onu boydan boya süzerken ayaðýnda kilitlenen bakýþlarý nedeniyle solan bir güle dönüþüyor. Oðlumu almaya gittiðimde tanýk olduðum yukarýdaki sahnede, çocuðunun yüzünün solan bir güle döndüðünü gören baba ile göz göze gelince, karar verdim bu konuyu bir daha yazmaya. “Olsun!” dedim içimden, “Olsun! Bir gün öðrenecekler!”
YÜREÐÝM CIZ ETTÝ
Çocuklar kýzýma parkta, okulda, “Senin gözüne ne oldu, niye açýlmýyor?” diye soruyor. Elvan, bazen “Bugün yine benim gözümün niye böyle olduðunu sordular. Onlara doðuþtan, bu benim özelliðim dedim. Anlamadýlar” deyince yüreðim cýz ediyor. Sonra bir bir hepimizin özelliklerini sayýyor, arkadaþlarýnýnkini de ekliyor. Kimimin diþlerinin ayrýk olduðunu söylüyor, kiminin de týpký onun gibi gözlük ve göz bandý taktýðýný. Bu farklýlýklar çok normal onun için. Anormal hale getiren yetiþkinler. Þimdi diyeceksiniz ki “Çocuklar çok acýmasýz, daha aðýrlarýný söylüyorlar arkadaþlarýna.” Evet, haklýsýnýz ama onlar çocuk. Kýzým, arkadaþlarýndan gelen ‘olumsuz’ sözleri daha kolay savuþturuyor yetiþkinlere oranla. Çünkü onlarýn, bu durumu bilemeyeceðini ve anlatmak gerektiðini düþünüyor. Yetiþkinlerin niye böyle sorular sorduðunu anlayamýyormuþ. Bir keresinde öyle demiþti...
Beþ cüce timsah neredeymiþ
Timsahlarý görmek için uzaklara gitmeye gerek yok. Dünyanýn en büyük tematik akvaryumu Ýstanbul Akvaryum’da yaðmur ormanlarýný gezenleri hoþ bir sürpriz bekliyor. Bu bölümün en ilgi çekici sakinleri, hiç kuþkusuz cüce Kayman timsahlarý. Cücelikleri sizi yanýltmasýn, bu özellikleri ürkütücü olmalarýna engel deðil. Eðer yolunuz beslenme saatlerinde akvaryuma düþerse vahþi gözlerini ve tehlikeli iþtahlarýný yakýndan görebilirsiniz. Uzman akvaristler tarafýndan salý ve perþembe günleri saat 16.00’da tavuk göðsü ve taze balýklarla beslenen timsahlarýn en büyük hayraný hiç kuþkusuz çocuklar.
Hem eðleniyor hem yarýþýyorlar
Geleneksel olarak her yýl düzenlenen, miniklerin birbirinden güzel gösterileriyle herkese keyifli saatler yaþatan, ödüllü Mini Süper Star Çocuk Þenliði, 16 Aralýk pazar günü Ýstanbul Bostancý Green Park Hotel’de... Dördüncüsü gerçekleþecek olan organizasyonda yýldýz isimler, deðerli hediyeler, birbirinden hoþ sürprizler, çeþitli eðlenceler ve etkinlikler sizleri bekliyor. Anaokullarýnýn katýlýmýyla gerçekleþen ve yetenekli 3-7 yaþ arasý çocuklarýn gösterileriyle izleyicileri þaþýrttýklarý ödüllü yarýþmanýn yer aldýðý etkinliðe illüzyon, dans, palyaço ve balon gösterileri, hamile yogasý, keyifli oyunlar, çocuklarla fitness ve yüz boyama gibi etkinlikler de renk katýyor. Ayrýca anne ve çocuk saðlýðý gibi konularda verilen seminerlerle anne ve babalar bilgilendiriliyor.
Ayrýntýlý bilgi www.mini-star.org adresinde...
Çok uzun süreden sonra ilk kez bu yýl Ýstanbul Kitap Fuarý’na gidemedim. Pek de üzüldüm. Özellikle Korky Paul imzasýna gidemedim diye hayýflandým. (Kerem ile Elvan’ýn Paul’ün imza günü yaptýðýndan haberi yok. Duyarlarsa yandým!) Kendisi, Ýþ Bankasý Kültür Yayýnlarý’ndan çýkan Sakar Cadý serisinin çizeri. Valerie Thomas’ýn yazdýðý bu seri, bizim evin baþucu kitaplarýndan. Artýk bir dahaki sefere diyelim ve seriye ait bir haber verelim. Macera Sakar Cadý Vini’nin Dinozoru ile devam ediyor, doðru kitapçýya.
