Sanki gizli bir el düðmeye bastý ve Avrupa kýtasýndaki Alman parantezini harekete geçirdi. 15 Temmuz'da darbe/iþgal giriþiminin alt edilmesinden rahatsýzlýk duyan, 16 Nisan'da yapýlacak olan Cumhurbaþkanlýðý Hükümet Sistemi referandumuna Türk milletinin iradesinin yansýmasýný engellemek üzere ayaklanan bir "irade"den bahsediyoruz. Darbecilere açýkça kol kanat geriyor, referandumda "hayýr" cephesine destek vermekle yetinmiyor, resmen orkestra þefliði yapýyor bu cepheye.
Sýnýr tanýmýyor bu damar. Son olarak Ýsviçre'nin Bern kentinde düzenlenen bir PKK mitinginde Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn baþýna silah doðrultulmuþ bir afiþe izin verdi. Ve afiþin üzerinde "Kill Erdoðan" sloganýnýn yer almasýna engel getirmeyerek, açýk bir suikast çaðrýsýna alan açtý.
Rotterdam ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakaný Fatma Betül Sayan Kaya örneðinde görüldüðü gibi istedikleri zaman bir ülkenin bakanýnýn adým atmasýna bile engel olmaya cüret eden bir damar, açýk bir suikast çaðrýsýna izin verdi. Nefret suçudur. Ve bu nefret suçunu iþleyen Ýsviçre hükümetidir. Týpký Hollanda gibi. Avusturya gibi. Almanya gibi. Batý'daki sosyal mühendislik çalýþmalarýnda olduðu gibi sýnýrlarý adeta cetvelle çizilmiþ izlenimi veren bir tehditle karþý karþýyayýz. Batý'daki Alman parantezi oyunu açýk oynuyor.
Bu demek deðil ki, Avrupa'nýn diðer segmentleri Türkiye'ye bahar penceresinden bakýyor. Sadece rol daðýlýmý yapýlýyor. Elbette dostlarýmýz da var.
Roma Anlaþmasý'nýn 60. yýldönümünü kutlayan Avrupa Birliði'nin zaten Brexit nedeniyle kolu kanadý kýrýk. Ýngiltere'nin AB'den çýkma kararý almasýnýn ardýndan, 28 üyeli birliðin en trend kavramý "exit" haline geldi. 60. yýl kutlamasýný da Vatikan'da Papa'nýn kanatlarý altýnda gerçekleþtirdiler.
"Hýristiyan Kulübü" denildiði zaman itiraz edenlere kapak olsun diyelim bu fotoðraf karesi için. Bu kadar hýrpalanmýþ, parça parça olmuþ olan bir yapý, neden çocukluk hastalýðý olan faþizmin yeniden nüksetmesinden rahatsýz olmaz?
Evet, Avrupa, Türkiye üzerinden Ýslamofobik bir kanaldan faþizmi yeniden üretiyor.
Ve bu iþlevi de Avrupa'nýn Alman parantezi üstleniyor. Tarih bütün bunlarý yazýyor. Genlerinde Nazizm, damarlarýnda Hitler kaný olan bir azýnlýk, koskoca Eski Kýta'yý tuzaðýna düþürüyor. Olay budur.
Biraz mesafe, tabloyu daha net gösterir
Yaklaþýk bir haftalýk Çin seyahatinden salý sabaha karþý döndük. Yazarý olduðum Daily Sabah Gazetesi'nin de parçasý olduðu Turkuvaz Grubu olarak 15 Temmuz darbe giriþiminden bu yana çeþitli baþkentleri dolaþýp, Türkiye'nin içinden geçtiði süreci anlatýyoruz. Çin de bu konferanslarýn son halkasýydý. Önce Þangay, ardýndan Pekin'de üniversitelerde düzenlenen toplantýlarda Türkiye'ye karþý düzenlenen algý operasyonlarýný anlattýk ve Çin'le iliþkilerdeki yeni sayfaya dikkat çektik.
Dikkatlerimiz elbette memleketteydi. Avrupa ülkelerinin Türkiye'ye karþý saldýrgan tutumu daha açýk bir þekilde okunuyordu. Bazen, bazý gerçekleri daha iyi görmek için biraz uzaklaþmanýz gerekir ya. Ýþte tam da öyle.
