Sözcü gazetesi yazarý Yýlmaz Özdil, FOX TV ana haber sunucusu Fatih Portakal ve Cumhuriyet gazetesi eski genel yayýn yönetmeni firari Can Dündar’ýn isimleri kaçak villa, kaçak yapýlaþma ile gündeme geldi.
Konu yargýda. Peþin hüküm verecek deðiliz.
Can Dündar týynetini belli ettiði, Avrupa’da Türkiye aleyhine bir ajan gibi çalýþtýðý için onu bir kenara koyalým.
Ancak Özdil ve Portakal’ýn, AK Parti ve Cumhur Ýttifaký karþýsýnda eleþtiriden öte düþmanca davranýþlarý, adeta Beþinci Kol gibi çabalarý var.
Beþtepe’deki Cumhurbaþkanlýðý Yerleþkesi için neredeyse her gün “kaçak saray” diye yazdýlar, konuþtular. Devletin temsil edildiði bir mekâna her gün karalamada bulundular, halký ajite ettiler, Erdoðan düþmanlýðý yaptýlar.
Þimdi ikisi de “kaçak” dendiðinde akla gelen ilk isimler oldular.
Bir baþka husus, bu iki isim de dürüstlük üzerine her gün döktürdüler. Her konuþtuklarýna, her yazdýklarýna sorgulamadan, araþtýrmadan itirazsýz inanan bir kitleyi, AK Parti ve Cumhurbaþkaný Erdoðan’a karþý doldurdular.
Bunu yaparken de Atatürk istismarcýlýðýný kimseye býrakmadýlar.
Öyle ki Özdil, saat 9’u 5 geçe 2500 liraya 1881 tane “Mustafa Kemal” kitabý sattý. Sülün Osman’ýn aklýna gelmezdi böyle bir numara…
Kendini eleþtirenlere, "Mustafa Kemal aydýnlanmasýný bizden sonraki nesillere aktarma sorumluluðumuz var” dedi. O kitle kendisine gözyaþlarý ile eþlik etti.
Yýlmaz Özdil’in, kaçak villa kondurma, sonra büyütme ve arsayý denize kaydýrma iddialarý karþýsýnda ne diyeceðini herkes gibi merak ettim. Uzun bir suskunluktan sonra önceki gün Sözcü gazetesindeki köþesinde cevap verdi. “Günlük yazýya odaklanýp baskýya yetiþtirebilmem maalesef imkânsýz. Az biraz izin rica ediyorum.” diyerek köþesi þimdi boþ.
Yýlmaz Özdil’in cevabýnda dikkati çeken 4 husus var.
1. “Bodrum'daki alt tarafý iki oda bir salon yazlýðýmýzla alakalý linç kampanyasýný biliyorsunuzdur mutlaka.” diyor.
Bu dediði doðru deðil. 340 metrekare alan, “alt tarafý iki oda bir salon” diye hafife alýnamaz. Eþi Hülya Özdil’in, burayý 2 Mayýs 2017'de bir firmadan 4,6 milyon liraya satýn aldýðý iddia ediliyor. O gün için alt tarafý iki oda bir salon, bu fiyat eder mi?
Villanýn görüntülerini ekranlarda gördük. Bu ne biçim iki oda bir salon?
Yýlmaz Özdil’in bu cevabýyla, kendisini rezil ediyor. Sen devletin yerleþkesine “kaçak saray” diyerek tezvirat yapýyorsun ama denize sýfýr villaya utanmadan, sýkýlmadan “iki oda bir salon” diyorsun.
Kendini ele veriyorsun. Demek ki senin baþka her konuda milletin aklýyla alay eden, kendini en akýllý zanneden bir yapýn var…
2. Kendisini eleþtirenlere, “algý yaratmak için yalanlarla iftiralarla karalamalarla hükümler verdiler, salyalar akýtarak yayýnlar yaptýlar.” Cevabýný veriyor.
Bu ne terbiyesizlik. Kiþi kiþiyi kendi gibi bilirmiþ. Sana da birileri çýkýp “sil þu salyalarýný” dese ne yapacaksýn?
3. “Organize kötülük'le karþý karþýya olduðumuzu bizi tanýyan tanýmayan, bütün mimarlar, bütün inþaat mühendisleri, bütün avukatlar biliyor.” diyor.
Bu cevap, bir imdat çýðlýðýdýr. Üstelik kendisini tanýmayanlarý da þahit tutuyor. Kaçak villadan bahsediyoruz. Bunun Kemalistlikle ne alâkasý var.
Bu ülkede darbe yapan bütün cuntacýlar Atatürk’ü sahiplenerek demokrasiyi katlettiler. “Atatürkçüydüler, çok dürüsttüler” mi diyeceðiz?
4. Devletin valisine, “Akp valisi” deme terbiyesizliði ise içindeki öfkenin ve köþeye sýkýþmanýn þaþkýnlýk ve telâþýný yansýtýyor.
Bu “kaçak” iþinde, hukuktan kaçacaðýnýzý hiç zannetmiyoruz.