Yüksek Seçim Kurulu ve TRT cezası

Televizyon dünyasının tepelerinde oturan bir arkadaşım, “Yüksek Seçim Kurulu, TRT’ye ceza vermeyi sevdi anlaşılan” dedi, yok canım diyemedim. Ama söyleyebileceğim bazı şeyler var. Mesela yıllarca CHP’de Beşiktaş Belediye Meclis Üyeliği yapan Altan Erkekli TRT 1’de Sen Olsan Ne Yapardın adlı yeni bir programa başlıyor. Hani TRT insanların siyasi kimliklerine göre iş yapıyordu? Sonra TRT’ye verilen cezaya dair başka şeyler de söylemek lazım. 

O dönem yazmıştım “Başbakan Erdoğan’ın ülke yönetimine dair söyledikleri haberdir, mitingler taksit taksit yayınlanamaz” diye. Üstelik o dönem Erdoğan’ın Başbakan olarak adaylığına devam etme kararını veren de yine Yüksek Seçim Kurulu.

Elinizi vicdanınıza bir koyun lütfen, hiç bir yaptırımı olmayan bir aday ile aynı anda ülke yönetme sorumluluğunu da elinde bulunduran diğer adayın yayın süreleri nasıl olur? Bitti mi derseniz bitmedi, yapılan miting, 
gidilen il sayısına bir bakın.

Mesela adaylardan biri sadece 10 ile diğeri 80 ile gitti diyelim, hadi haberde-mitingde eşitliği sağlayın bakalım. Sadece süreye bakarak propaganda hesabı yapılmaz, yapılırsa ortaya garip sonuçlar çıkar.

Mesela Başbakan açılım sürecinden bahsetti yayın 20 dakika sürdü diğer adayın ne yaptırım gücü var ne de konuya dair ayrıntılı bilgisi. Nasıl dolacak o 20 dakika? Tamam TRT’ye ceza verilsin ama o cezanın dayandığı mantık bu sorulara da cevap verebilsin...

Google’a sorma arkadaş...

CNN-Turk muhabirinin 10 Kasım’da yaptığı hatanın arama motorunda tarihi geçmiş bir bilgiden kaynaklanmış olabileceğini yazmıştım, muhabir arkadaş da istifa açıklamasında arama motorundan aldığı eski tarihli bir bilgiyi farkında olmadan kullandığını kabul etti. Kötü ve çok yaygın bir alışkanlık haline geldi medyada bu iş. Gazetelerde arşive inen muhabir neredeyse kalmadı.

Televizyonlarda sadece muhabirler değil programcılar da arama motorundan aldıkları bilgilerle program yapar oldular. Bu çağ çok bilgili değil bilgiye en çabuk ulaşan haberciler çağı. Ancak ulaştığın bilginin doğruluğu kontrol etmek şartını herkes unutuyor, tüm yöneticiler aman dikkat.

Gelelim diğer konuya. CNN-Turk muhabiri izlemediği bir töreni aktarmak durumunda bırakılmış, o da Google’dan bulduğuyla yayın yapmış. Bu nasıl bir habercilik mantığı acaba? Bir muhabire izlemediği bir işi anlattıracaksan merkezden bilgi desteği de vereceksin.

Burada muhabir arkadaş hatalıdır ama aynı zamanda izlemediği bir 
töreni muhabire anlattırmaya çalışan Merkez de hatalıdır.