Zihinle görmek

Göz olmaksýzýn zihinle görmek ilginç bir fenomen. “Göz mü görür zihin mi görür?” tartýþmasýnýn ötesinde bir þeyden bahsediyorum. Bazý insanlar göz kapaklarýný kapattýklarýnda kendi zihin dünyalarýný görebiliyorlar. 

Zihinle görmekten kastettiðim bilinçli ve amaçlý bir hayal kurma deðil. Bir heykeltýraþýn kütle bir mermeri zihninde heykel olarak görmesinden bahsetmiyorum. Veya bir mimarýn bir binayý önce zihninde tasarlamasýndan da bahsetmiyorum. Bahsettiðim doðaüstü bir fenomen de deðil. Kastým “kalp gözü açýk olma” meselesi de deðil. Uyuþturucu madde kullanýmýna baðlý canlý algýlardan da bahsetmiyorum. 

Benim bahsettiðim göz kapaklarýný kapattýðýnýzda bilinçli bir çaba olmaksýzýn kendiliðinden gelen görüntüler. Ýnsanlarýn aðýrlýklý çoðunluðu gözkapaklarýný kapattýklarýnda siyah bir boþluktan ibaret olan bir algýya sahip oluyorlar. Az bir kýsým ise göz kapaklarýný kapattýklarýnda gözleri ile gördükleri gibi canlý imgeler, mekanlar veya kiþiler görüyorlar. 

  

Zihinde þehir olan genç kýz

Zihinle gören genç kýz gözlerini kapattýðýnda New York gibi bir þehir görüyordu. Ýçeride karakterleri vardý. Her bir karakterin kendine ait bir mekâný vardý. Kiþiler bu mekanlarda hareket ediyorlar, birbirleriyle etkileþim halinde bulunuyorlardý. 

Baþka bir genç kiþinin zihninde bilim kurgu filmlerindeki gibi bir kasaba vardý. Kasabanýn düzenli caddeleri, belirli mekanlarý ve yönetim sistemi vardý. Gözlerini kapattýðýnda içeride hareket edebiliyordu. Tanýmladýðý þey dýþarýdan bir resme bakmaktan, bir video izlemekten daha fazlasýydý. Hatta sanal gözlükle oluþturulmuþ sanal gerçekliðin de ötesindeydi. Canlý, biyolojik bir sistemde yaþýyordu ve var olan hali bir gerçeklik olarak algýlýyordu. 

Bir baþka kiþi gözünü kapattýðýnda eriþkin kadýnlar ve erkekler, sevimli veya korkutucu yaratýklar bir de korkan veya sevimli çocuklar görüyordu. Biraz daha dikkatli ve yakýndan bakýnca çocuklarýn kendi çocukluðunun farklý yaþlarýndaki halleri olduðunu kavradý. Üstelik bu çocuklarýn ellerinden tutabiliyor, onlara sarýlabiliyor, onlarla konuþabiliyor, parkta yemek yedirip, yataðýnda uyuyabiliyordu. 

  

Dissosiyatif kimlik bozukluðu’nda zihinsel görme

Benim þahit olduðum bu kiþilerin zihinsel görmesi, zihin bölünmesi olarak adlandýrdýðým dissosiyatif kimlik bozukluðu nedeniyle oluþuyor. Çocukluk çaðýnda yaþanan travmatik yaþantýlara karþý zihnin bir baþ etme yöntemi olan dissosiyasyon (zihin bölünmesi/ayrýþmasý) çoðul zihinler yaratarak, farklý zihinler arasýnda etkileþim yaratýyor. Sonuçta ortaya sanal gerçeklikten çok çok öte bir “zihinsel gerçeklik” çýkýyor. 

  

Zihinsel görme ile hayal kurma iliþkili

Zihin bölünmesi ile zihinsel görme kapasitesi oluþmuþ kiþiler sýklýkla iç dünyalarýnda hayallerle oluþan bir dünya yaratýyorlar. Bu zihinsel görme hali o kadar canlý, renkli ve gerçekçi bir dünya yaratabiliyor ki, bu kiþiler saatlerce hayal kurabiliyor. Günde 5-6 saatlerini hayal kurarak geçirebiliyorlar. Ýçlerinde bazýlarý 12 saate çýkabiliyor. Hatta yiyip içip, uyuyup hayal kuranlar bile var. Bu kiþiler ritüellerle, örneðin müzikle beraber veya yürüyerek hayal kuruyorlar. Hayal dünyasýný gerçeðe tercih ediyorlar. Zihinle görme kapasitesi, hayal kurma ile birleþince ortaya “hayal kurma baðýmlýlýðý” çýkýyor.