Fenerbahçe kendi evinde güçlü Bursaspor karşısında 3 puan alma niyetiyle sahaya çıkmıştı. Fakat Bursaspor takım halinde olağanüstü direnç göstererek, Fenerbahçe kalesini zaman zaman abluka altına aldı.
Yüksek tempolu maç dedik... Her iki kale önünde girilmiş olan gol pozisyonları vardı. Örneğin Bursaspor’un Emre tarafından direkten dönen şutu, Fenerbahçe’nin şanslı anıydı. Pozisyonun devamında topu Belluschi ağlara gönderirken; golde santimlerle ölçülecek şekilde ofsayt vardı. Hakemler zok kritik bir karar verdi.
Fenerbahçe’de Alper Potuk ve Moussa Sow iki kez goller kaçırırken; Webo’nun maçın son dakikalarında yaklaşan sürede attığı gol, takımını 3 puana yaklaştırmış oldu. Ayrıca, Bursaspor’dan Fernandao’nun da kafa ile kaçırmış olduğu bir gol vardı ki; bunu kaçırmak şanssız değil, beceriksizlikti.
Fenerbahçe ile Bursaspor’un top oynama yüzdesi aşağı yukarı yakındı. Fakat futbolun cazibesinden olacak ki; bir kaleci hatasıyla maçı kaybedebiliyorsunuz. Bursasporlu Harun’un sebebiyet vermiş olduğu gol gibi. Bu maçın gerçek yüzü, gol atanın galip geleceğiydi. Nitekim de öyle oldu.
Fenerbahçe çok zor kazanırken; adeta ecel terleri döktü. Bursaspor, çok çabuk takım halinde hücuma çıkarken; girmiş olduğu pozisyonları değerlendiremeyince, bir kaleci şanssızlığı nedeniyle kaybetmeye mahkum oldu.
Fenerbahçe’de maçın başında Emenike ile başlamasına rağmen; bu futbolcunun saha içi verileri hala yerli yeride ve geçerli değildi. İsmail Kartal da zorunlu olarak ikinci yarıda Emenike’yi çıkarttı; oyuna Hasan Ali’yi aldı. Hasan Ali, Caner’in yerinde; Caner de hücumda görev üstlenen oldu.
Kısacası Fenerbahçe; zorlu gibi görünen Bursaspor karşılaşmasını kazanarak, liderliğe oturdu. Fenerbahçe için kolay olmadı. “Zor kazanç” diyerek yazımızı noktalayalım.
