6'lý Masa'nýn 9 saat süren 10. Toplantýsýndan da aday çýkmadý, beklenen duman tütmedi.
Ama çýkan kokunun haddi hesabý yok.
Masanýn küçük ortaklarý iktidarýn nasýl paylaþýlacaðýna, yetki karmaþasýnýn nasýl giderileceðine dair içerden açýklamalar yapýyor. Masa sallanýyor ama büyük ortaklardan yine ses yok.
Asýl kapýþma ikisi arasýnda geçiyor zira.
Saraçhane krizi, masadaki fay hatlarýný harekete geçirdi.
CHP ve Ýyi Parti arasýnda "çarparým ha" þiddetinde seyreden gerilim çözülmüþ gibi gösterilse de çözülmediðini en iyi onlar biliyor.
Gelgelim -güya- "geliþmiþ demokrasi" vaat eden masanýn ürete ürete vesayet üretmesi onlar açýsýndan trajikomik olsa da dünyanýn ilk 10 ülkesi arasýna girmek için hamle eden Türkiye için çok büyük trajedidir.
**
Masadan ilk gerçek bilgi geçen ay sýzdý.
6'lý Masanýn 9. toplantýsýndan sonra konuþan Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoðlu masanýn belirleyeceði aday yüzde 50+1 oy almayý baþarýr da Cumhurbaþkaný olursa eðer, önceden imzalayacaðý taahhüde uygun þekilde "siyasi parti genel baþkanlarý ile istiþare ederek karar alacaðýný", bu mekanizmanýn "eþgüdüm kurulu" olarak çalýþacaðýný, kurulun vesayetine uymazsa "karaktersizlik" edeceðini açýklamýþtý.
Üstünden bir koca ay geçti.
Yalanlayan, "yok öyle deðil, Temel Bey yanlýþ anlamýþ" diyen olmadý.
6'lý Masanýn 10. toplantýsýndan sonra ise bu defa Gelecek Partisi Genel Baþkaný Davutoðlu konuþtu bu defa. Ýþleyiþe dair önemli bilgiler verdi.
Davutoðlu "masa ortaðý liderlerin imza yetkisi olacaðýný", önemli kararlarda ve atamalarda her birinin "Cumhurbaþkaný gibi" yetkili olacaðýný söyledi.
**
Ýnanýlmaz bir þey bu!
Beyin yakýyor!
Muhalefetin adayý seçmenden yüzde 50+1 oy alacak, halkýn teveccühüyle seçilip anayasal yetkilerle donatýlacak;
Üstelik Türkiye'yi 20 yýldýr baþarýyla yöneten, girdiði hiçbir seçimi kaybetmeyen, dünyanýn saygý duyduðu "lider" Erdoðan'ý güya yenmeyi baþaracak...
Ama...
Arka odalarda 6 genel, 2 eþ baþkanla gizli gizli buluþup ülkeyi anayasaya ve millet iradesine aykýrý biçimde onlardan aldýðý talimatlarla yönetecek!
Gerçekten inanýlmaz!
Vaat ettikleri þey bu!
Halkýn "icazet-vesayet kuklasý" bir ismi seçeceðine, kendisinin çoluk çocuðunun geleceðini, ülkesinin bekasýný bir kuklaya teslim edeceðine inanýyorlar sahiden!
Ve utanmýyorlar!
Parti tabanlarýna, seçmene, millet iradesine apaçýk hakaret ediyorlar!
Bunun geliþmiþ demokrasi olduðunu söylüyor, tüy dikilmiþ vesayet olduðunu görmüyorlar!
**
Diyorlar ki, "dokümanlar var, bir yýl uðraþtýk biz yazdýk".
Ýyi peki güzel.
Hakikaten 6 parti kendi aralarýndaki çapraz görüþmelerden sonra bir masa etrafýnda buluþmayý baþardý.
On kez de böyle toplandýlar.
Partilerin kurmaylarý kurduklarý komisyonlarda aylarca çalýþtý.
Genel geçer ilkeler içeren, genel çerçevelerden oluþan yüzlerce sayfa doküman üretti.
Ýyi peki.
Üretilen metinler, katýlýmcýlarý uyutan þaþalý toplantýlarla kamuoyuna sunuldu ama neredeyse hiç konuþulmadý.
Toplumun yarýsýna kukla seçtiren masanýn kuklayý oynatýrken bakacaðý metnin anayasa metni deðil "kukla kullaným kýlavuzu" olduðunu, o kýlavuzun ise gerçeklerle ilgisi olmadýðýný herkes biliyor çünkü.
**
Öte yandan masadan sýzan bilgilerin yaþanacak olasý kabusa dair önemli veriler olduðu açýk.
Ülke muhalefetinin demokrasi anlayýþýnýn, kapasitesinin, ufkunun bu olmasý gerçekten üzücü, umut kýrýcý.
Daha da üzücü ve ürkütücü olan ise masa sakinlerinin "Erdoðan gitsin de tuvalet terliðine bile oy veririm" diyen bir zihniyete güveniyor olmasý.