Al Babacan'ı vur Akşener'e…

İki siyasetçinin, intihar sayılacak çıkışları mütedeyyin kitleyi sarstı.

Eleştiri, muhalefetin hem hakkı hem görevi. Hatta CHP zihniyetinin yıkıcı muhalefet anlayışı bile milliyetçi/muhafazakâr büyük kitleyi öyle derinden falan sarsmadı. Bir nevi kanıksama/alışma/kabullenme oldu. "CHP bu, yakışır bunlara, CHP'den başka ne beklenir?" dendi geçildi.

Ancak DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in yaptığını, yıkıcı muhalefet olarak bile görmek mümkün değil...

Çünkü bu isimler CHP zihniyetinin karşısındaki bir siyasî çizginin takipçisi oldular.

Akşener, ülkücü/milliyetçi yolda başladığı yürüyüşte DYP, MHP milletvekilliği yaptı.

Ali Babacan, AK Parti'nin sembol isimlerinden biriydi. 13 yıl Dışişleri ve Ekonomi Bakanlığı yaptı. Erdoğan'ın en yakınındaki isimlerden biriydi.

Ne yaptı bu iki isim?

Babacan, 2018'de AK Parti milletvekili iken Erdoğan'ın adaylığı için imza verip Abdullah Gül'ün, muhalefetin çatı adayı olması projesinde çalıştığını itiraf etti. Hem de, "görünür değildim ama bu çabanın tam göbeğindeydim" diyerek bu ikiyüzlülüğünü bir marifetmiş gibi sırıtarak söyledi.

Abdullah Gül ve Babacan'ı öteden beri takdir eden, içten seven arkadaşlarım var.

Önce Gül, Erdoğan'a Gezi olaylarından itibaren yamuk yapmaya başladı. O arkadaşlarıma, "yazık Gül, dünyaya/nefsine yenik düştü. Bir daha Cumhurbaşkanı olmak istiyor, hem de Erdoğan'a rakip olarak" dediğimde, bu arkadaşlar kolay kabullenmedi. Gül'e, bu siyasî kalleşliği kondurmak istemediler. Hatta birisi, "Erdoğan'la danışıklı dövüş yapıyorlardır, göreceksin bak" diye beni ikna etmeye bile çalıştı.

Bu arkadaşları örnek veriyorum. Çünkü onlar gibi düşünen binlerce insan oldu.

Davutoğlu'na değil ama Babacan'a da hüsnü zanları vardı. "Herkes Erdoğan'ı terk eder ama Babacan asla" diyorlardı.

Geçenlerde, "biz neden böyle yanılıyoruz" diye hüzünlü konuştular.

Ben de "bizim hüsnü zannımız kuvvetli. Mümince yaklaşım da bu aslında. Ama kabahat bizim değil, bizi insafsızca, vicdansızca kandıran bu gibi adamlarda..." dedim.

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, bunların rol modeli. Cami kürsülerde ağlayan bu sahtekârın elinde 251 şehidimizin, 2 binden fazla gazimizin kanı var... Hala Pensilvanya'dan, "Haçlı'nın ülkenizi işgal etmesi kötü değildir. Onlar sizin karınıza kızınıza, mabedine ilişmezler, ilişmemiş Haçlılar...", "Yunanistan sizin kardeşiniz" diye rezilce konuşuyor.

Akşener'e gelince.

Gazze'deki İsrail zulmünü kınamak yerine, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bebek/çocuk/masum katili Netenyahu'ya benzetti.

Cumhuriyet tarihinde böylesine bir pespayelik, şirretlik, çirkeflik, vicdansızlık görülmemiştir.

Bir HDP milletvekili dün Meclis çatısı altında Gazze'deki yıkıntılarla birlikte Cizre'den çukur eylemlerinden bir fotoğrafı birlikte gösterdi. "İsrail'in Gazze'de yaptığını, Türk Ordusu da Güneydoğu'da yaptı" ihanetini sergiledi.

Bunlar vatan haini, PKK'nın siyasetçileri. ABD adına siyaset yapıyorlar...

Akşener, HDP'li hainlerden de beter oldu.

Neden böylesine savruluyorlar?

Çünkü Babacan ve Akşener gibi isimlerin Erdoğan nefreti/ düşmanlığı bunlarda vicdan, insaf bırakmadı.

Kinleri, dinlerini bastırdı.

Milletin gönlüne girmek yerine Biden'ın gözünün içine bakıyorlar.

Yoksa Erdoğan Biden'e vurduğunda, ses Akşener'den neden gelsin?