Alevi Bektaþi Kültür ve Cemevi Baþkanlýðý

6 açýk 2 gizli ortaklý masa havanda su döðmeye devam ederken Baþkan Erdoðan yarým asrý aþkýn siyasi tecrübe ve birikimi, çeyrek asrý aþan devlet tecrübesiyle tarihi adýmlar atmaya ve sessiz devrimler gerçekleþtirmeye devam ediyor.

Baþörtüsü konusunda muhalefete attýðý doksanlýk golden sonra bu topraklarýn 5 asýrlýk problemine de el atarak bir devrimi daha hayata geçirdi.

Sünni-Þii meselesi Ýslam dünyasýnýn en eski meselesidir o ayrý bir bahis.

Bu topraklardaki Alevi-Sünni meselesi ise 5 asýrlýk meseledir.

Ýtikâdi boyutunun ötesinde siyasi boyutu olan bir konudur.

Þah Ýsmail'e kadar Sünni olan Ýran toplumu Þah Ýsmail ile Þiilik rengine boyanmýþtýr. Kendisi de bir Türk olan Þah Ýsmail, Osmanlý'ya karþý yürüttüðü siyasi rekabetini Þiilik inancý üzerine bina etmiþtir.

O tarihten beri Osmanlý yönetimi Þiiliðe karþý sadece itikâdi açýdan muhalefet etmemiþ daha ziyade siyasi boyutunu öne çýkarmýþtýr.

Osmanlý-Ýran rekabeti sebebiyle Alevi/Þii vatandaþa mesafe konmuþtur. Cumhuriyet döneminde de bu mesafe muhafaza edilmiþtir.

Bu mesafenin temelinde söylediðim gibi itikâdi farklýlýk deðil siyasi rekabet yatmaktadýr.

Siyasi rekabet zamanla itikâdi boyuta taþýnmýþ, Alevilerle Sünniler arasýna kalýn ve yüksek duvarlar örülmüþtür. Birbirlerinin yemeðini yememe ya da kýz alýp vermeme gibi keskin ayrýlýklar zuhur etmiþtir.

Bu ayrýþmada hem Sünni hem de Alevi kanaat önderlerinin payý da az deðildir.

Bu ihtilafý kötü niyetli çevreler zaman zaman istismar ederek Kahraman Maraþ, Çorum ve Sivas olaylarýnda olduðu gibi sabote etmiþtir.

Ancak memnuniyetle ifade etmek gerekir ki toplum bu tahriklere karþý duyarlý davranmýþ ve muharrik çevreleri hayal kýrýklýðýna uðratmýþtýr.

Bununla birlikte Alevi Sünni meselesi ülkenin en hassas alanlarýndan biri olmayý sürdürmektedir.

AK Parti iktidara gelirken dini, etnik ve bölgesel milliyetçiliði reddettiðini ilan etmiþtir.

Ýlan etmekle yetinmemiþ hizmet götürürken bu ilaný icraya tahvil etmiþtir. 900 köyünden 300'ü Alevi olan Tokat Milletvekili olduðum dönemde bu âdil politikanýn hem þahidi hem de takipçisi olduðum için yakýndan biliyorum.

Bu âdil hizmete raðmen Alevi vatandaþlarýmýzýn kitleler halinde AK Parti'ye oy verdiði söylenemez. Hatta hizmetleri gördükçe oy sözü veren köylerden bile genel seçimlerde AK Parti'ye oy çýkmadýðýný biliyoruz/biliyorum.(Yerel seçimlerde bir miktar oy verilmiþtir!)

Buna raðmen hizmetleri aksatmadan götürmeye devam eden AK Parti oy kaygýsýyla deðil eþit vatandaþlýk ilkesiyle hareket etmiþ ve Alevi vatandaþlarý diðerlerinden ayýrt etmemiþtir.

Hatta meselenin dini ve kültürel boyutunu masaya yatýrmýþ ve Cumhuriyet tarihinde ilk kez devlet eliyle Alevi Çalýþtaylarý düzenlenmiþtir.

Buna raðmen açýk söyleyelim ki, Alevi kesim AK Parti'ye güvenmemiþ ve siyasi tercihini hep CHP'den yana kullanmýþtýr.

Ama Baþkan Erdoðan oy kaygýsýyla deðil sorumluluðu gereði Alevi kesimin beklentilerine cevap vermenin gayreti içinde olmuþtur.

Son adým bu baðlamda atýlmýþ fevkalade önemli bir adýmdýr.

Çünkü Cemevlerine resmi statü vermenin önünde çok çetin bir engel vardýr.

Bu engel anayasanýn 174. Maddesiyle koruma altýna alýnan 677 sayýlý Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlýklar ile Bir Takým Unvanlarýn Men ve Ýlgasýna Dair Kanundur.

Bu kanun Cemevi'nin dini bir kurum olarak açýlmasýný ve 'dede' unvanýný kullanmayý açýkça yasaklamaktadýr.

Onun için çözüm Turizm ve Kültür Bakanlýðýnda bir baþkanlýk olarak üretilmiþtir. Bu eskilerin deyimiyle bir hile-i þer'iyyedir. Yani yasal çözüm yoludur.

Yalnýz bu çözüm devrim niteliðinde bir çözümdür.

5 asýrdýr devletin þaþý baktýðý Alevi kesime devlet bu kez saðlýklý bir bakýþ açýsýyla çözüm üretmiþtir.

Kültür ve Turizm Bakanlýðý bünyesinde kurulacak Alevi Bektaþi Kültür ve Cemevi Baþkanlýðý sayesinde hem cemevlerinin fiziki ihtiyaçlarý karþýlanacak hem istemeleri halinde kadro tahsis edilecektir.

Bazý Alevi dernekleri itiraz etse de bu karar sessiz bir devrimdir.

Bunu Baþkan Erdoðan dýþýnda yapacak bir ikinci lider de yoktur.

Alevilerin ve diðer dini cemaatlerin resmi statü kazanýp devletin muhatabý olabilmeleri için insan hak ve özgürlükleriyle çeliþen kimi kanunlarý koruma altýna alan 174. Maddenin kaldýrýlmasý da demokratikleþme istikametinde atýlacak önemli adýmlardan biri olacaktýr.

Yeni anayasa þart!