Ayasofya meselesi, cami ihtiyacý meselesi deðildir!

Önce hemen þu inancýmý samimiyetle belirteyim ki Baþkan Erdoðan’ýn Ayasofya camiinin ibadete açýlmasý konusundaki tavrý baþörtüsü ve katsayý meselesindeki tavrýyla aynýdýr. Ben uygun zamaný kolladýðýný düþünüyorum.

Ayasofya meselesinin namaz meselesi olmadýðýný, cami kýtlýðýyla hiç alakasýnýn olmadýðýný da hatýrlatmak isterim.

Müslüman için yeryüzünün tamamý mesciddir. Hele Ýstanbul’da adým baþý bir cami vardýr ve Müslüman namaz kýlacak yer sýkýntýsý çekmez. Ayrýca Ayasofya’nýn kýble tarafýndaki hünkâr mahfilinde de namaz kýlýnmaktadýr.

Mesele cami yetersizliði deðildir. Mesele daha büyüktür, daha kapsamlýdýr ve daha önemlidir.

Öte yandan kararnamedeki imzanýn tartýþýlmasý ya da kararnamenin resmi gazetede yayýnlanmamýþ olmasý da gereksiz bir tartýþmadýr.

Gazi eðer müzeye çevrilmesine karþý çýksaydý dört sene boyunca itiraz ederdi.

Öyle ya da böyle cami müzeye tahvil edilmiþtir.

Bütün hukukçular bunun idari bir tasarruf olduðunu ve camie çevrilmesinin önünde hukuken bir engel bulunmadýðýný söylüyorlar.

Yine bir kararname ile ibadete açýlabilir.

Lakin bu kararýn karþýsýnda içerde Sultanahmet Camii’ni bile müze olarak görmek isteyen milletin ruh kökünden kopmuþ bir zihniyetin yaný sýra, dýþarda Türkiye’ye karþý fýrsat kollayan bir dünya var. Müslüman Mýsýr’ýn fetva merkezi bile Türklerin Ýstanbul’u iþgal ettiðini ilan edecek kadar Türkiye karþýtlýðý söz konusudur.

Hele açýlmasýn diyenlerin ‘baþýmýz aðrýr’ gerekçesi meselenin hiç de namaz meselesi olmadýðýný, aslýnda Ayasofya meselesinin bir egemenlik meselesi olduðunu göstermesi açýsýndan yeterlidir.

Madem Ayasofya Türkiye’dedir madem Türkiye egemen ve baðýmsýz bir devlettir bu camii ibadete açma yetkisine de sahiptir.

Evet Ayasofya’yý ibadete açmak cami yetersizliði meselesi deðildir, kelimenin tam anlamýyla bir egemenlik meselesidir.

Takip ettiðim kadarýyla meselenin egemenlik meselesi olduðuna ilk temas eden Prof. Süleyman Seyfi Öðün bey oldu. Hem katýldýðý tv programýnda hem de Yeni Þafak’taki 11 Haziran 2020 tarihli yazýsýnda bunu açýkça dile getirdi. “Bu Türkiye Cumhûriyetinin egemenlik tapusudur. Bu tapu alýnmazsa mevcûdiyetimiz bir yerlerde dâima iþgâlci olarak görülecektir.”dedi.

Peþinden Hasan Basri Yalçýn Sabah’taki yazýsýnda’ Fethin ve egemenliðin sembolüdür.’ diyerek meselenin bir egemenlik meselesi olduðuna vurgu yaptý. Yusuf Kaplan da ayný düþünceyi destekledi.

Hükümetin resmi görüþü de böyledir. Nitekim Dýþiþleri Bakanlýðý sözcüsü Hami Aksoy, ABD Dýþiþleri Bakanlýðý tarafýndan yayýmlanan '2019 Uluslararasý Dini Özgürlükler Raporu'nun Türkiye ile ilgili bölümlerine iliþkin yöneltilen soruya verdiði yazýlý cevapta, 'Ayasofya ve Kariye, Türkiye Cumhuriyeti'nin mülkiyetindedir ve her türlü tasarruf yetkisi Türkiye'nin iç iþlerini ilgilendiren bir konudur. Bu eserlere dair verilmiþ ya da verilecek kararlar baþka ülkelerin iþi olamaz.'

Bilahare Dýþiþleri Bakaný Çavuþoðlu da ‘tapusu bizdedir mesele egemenlik meselesidir’ diyerek konuya son nokta koymuþtur.

Evet, mesele egemenlik meselesidir. Ayasofya’nýn cami olmasý Ýstanbul’un Müslüman Türklerin egemenliðinde olduðunun delilidir. Ýbadete açýlmamasý da egemenliðimizi ve baðýmsýzlýðýmýzý tartýþmalý hale getirir.

15 Temmuz’da yabancý istihbarat örgütlerinin müdahalesine karþý nasýl mücadele verilerek bu ülkenin baðýmsýzlýðý korunmuþsa, ayný þekilde egemenlik sembolü olan Ayasofya’nýn ibadete açýlmasý da bu devletin egemenliðini korumak ve dünyaya duyurmak demektir.

Ben Kurtuba camiinde iki rekat namaz kýlmak istedim de rehberimiz ‘aman güvenlik çok sert tepki veriyor ve gurubu tamamýyla çýkarýyor’ diyerek mani oldular. Ýspanya sözde demokratik bir ülke ama Emevilerin o muhteþem camiini katedrale çevirmiþlerdir. Onu öyle muhafaza etmeyi ve orada bir Müslümanýn iki rekat namazý kýlmasýný bile bir egemenlik konusu olarak ele görmektedirler.

Baþkan Erdoðan’ýn týpký emperyalizmin Türkiye içindeki oyununu, týpký Suriye’nin kuzeyindeki planýný, týpký doðu Akdeniz’deki ve týpký Libya’daki oyununu bozup bu ülkenin baðýmsýz bir devlet olduðunu gösterdiði gibi Ayasofya üzerindeki egemenlik hakkýný da kullanarak baðýmsýz bir devlet olduðunu göstereceðine inanýyorum.

Hele de pandemi de 124 devlete el uzatmýþken ve Libya’da emperyalist güçlere aðýr bir hezimet tattýrmýþken Ayasofya konusunda da egemenliðini hissettirmelidir/ hissettirecektir.

Týpký Baþkan Erdoðan döneminde, Trabzon’daki ve Ýznik’teki Ayasofya camilerinin ibadete açýlmasý gibi fethin sembolü ve devletimizin egemenliðinin simgesi olan Ýstanbul’daki Ayasofya camii de ibadete açýlacaktýr, açýlmalýdýr!

2 Temmuz ya da sonra fark etmez.

Türkiye baðýmsýz ve egemen bir devlettir.

Nokta.