Ayasofya'daki namaz, Lozan'ýn ve laikliðin cenaze namazý mýdýr?

Ayasofya 86 yýl aradan sonra müzeden camiye çevrildi.

Ýlk cuma namazýnýn Lozan’ýn yýldönümü olan 24 Temmuz’a denk gelmesi, ülkemizdeki müstaðriplerin ve mankurtlarýn “Lozan’ýn cenaze namazý!” yorumuna yol açtý. Ayrýca “Atatürk laikliðine artýk saygý duyulmayacaðýnýn ifadesi!” tarzýndaki yorumlar yapýldý.

Bu yorum sahiplerinin isimleri önemli deðil. Batý’da tanýnan-bilinen, hatta korunan-kollanan isimler olmasýna bakýlýrsa bu topraklarýn inanç ve mana kökleriyle pek bir alakalarý yok. Büyük üstad Cemil Meriç’in Maðaradakiler adlý eserinde eleþtirdiði türden müstaðriptirler bunlar. Yani Batýperest... Ünlü Kýrgýz yazarý Cengiz Aytmatov’un tarif ettiði Mankurtlardýr bunlar.

Adý lazým olmayan kaçak gazeteci bundan sonraki adýmýn hilafeti getirmek olduðunu ilan etmiþ. O bildik ve pespaye Batý patentli “Siyasal Ýslamcýlýk!” söylemini dillendirerek efendilerinden aferin almayý amaçlamýþ. Eminim ki sahipleri kendilerini anýnda tebrik etmiþlerdir.

Batý dünyasý içimizden devþirdikleri üzerinden kendi cicili söylemlerini inþa ederken aslýnda ne kadar çeliþkili olduðunu da gözler önüne seriyor. Ýçimizdeki devþirmeler Batý adýna Batý’nýn kavramlarýyla bu milletin deðerlerine laiklik adý altýnda saldýrýrken Batý’dan bile o kadar Batýcý davrandýklarýný fark etmiyorlar. Batý kiliselere sahip çýkmayý hatta kiliseler üzerinden düþmanlýk yapmayý siyasetinin merkezine oturturken nedense “laik” olabiliyor, ama Erdoðan liderliðindeki Türkiye Ayasofya’yý müzeden tekrar camiye çevirdiðinde ne hikmetse “laiklik karþýtý” olabiliyor.

Lozan ve laiklik paravanýnýn arkasýna sýðýnarak Batý’nýn Ýslamofobik ve dahi Erdoðanofobik zehrini içimize zerketmeye çalýþan bu mankurtlardan utanç duyuyoruz artýk.

Ayasofya’nýn müzeden camiye çevrilmesinin Lozan’la, Hilafetle ve laiklikle ne alakasý var?

Lozan tartýþmasý bitmiþ bir olayýn gereksiz münakaþasýndan ibarettir.

Oldu-bitti.

Keþke baþka türlüsü olabilseydi demek Lozan üzerinden Cumhuriyet’e düþmanlýk anlamýna asla gelmez. Her seferinde “Lozan zaferi” üzerinden bu ülke adýna farklý düþünen ve Cumhuriyet’le hiç bir sorunu olmayan insanlarý düþmanlaþtýrmak hakikaten can sýkýcý. Üstelik bunu söyleyen zatýn kendisi de bugün Batýlý sahiplerinin kucaðýnda Türkiye’ye karþý kullanýlan bir müstaðrip ve Mankurt iken...

Laiklik bahsinde laf çakan Batý’nýn ödüllü yazarý da bir türlü kendi ülkesine ruhen ayak basamýyor.

Hiç birimizin aklýnda Osmanlýnýn saltanat/hilafet düzenine geçiþ yok iken her seferinde saltanat/hilafet bahsini gündeme taþýmak jurnalciliðin ötesinde ahlaksýzca bir ihanetin ipuçlarýný taþýyor.

Biz Cumhuriyet’imize sahip çýktýkça, yani Cumhuriyet’imizi Cumhura ait kýldýkça Cumhura raðmen kendi deðerlerini, ideolojilerini ve yaþam tarzlarýný dayatmayý Cumhuriyetçilik zanneden o azýnlýkçý müstaðripler saltanatý/hilafeti getireceðimizi iddia edip gündem saptýrýyorlar.

Oysa gerçekte kendilerinin var olmasýný istedikleri Cumhuriyet cumhuru dýþlayan bir saltanat rejiminden ibarettir. Cumhura raðmen ama cumhur için oluþturduklarý baskýcý ve imtiyazlý saltanat düzenleri yýkýldýkça Batýlý efendilerine sýðýnýp bas bas baðýrýyorlar.

Cumhurun Ayasofya sevgisini bütün dünya gördü.

Cumhurun Baþkaný cumhurla beraberdi.

Bugüne kadar Cumhura tepeden bakan ve Cumhurun deðerlerini düþman gibi gören Cumhurbaþkanlarýnýn ancak Cumhuriyetçi ve laik olabileceklerine inanan o güruh bugün milletiyle beraber diz çöken ve ayný kýbleye büyük bir alçak gönüllülükle yönelen Cumhurun Baþkanýný “laiklik karþýtý” ilan edebiliyor.

Sahi laiklik ne zaman kabul edildi?

Ayasofya camiden müzeye çevrildiðinde Türkiye resmen laik deðildi. 1934’e kadar Ayasofya cami idi. O dönemlerde Atatürk yok muydu?

Müze meselesi tarihsel koþullarla ilgilidir. Dýþ siyaset manevralarýyla alakalý bir konunun Atatürk, Lozan ve laiklik meselesine indirgenmesi Atatürk’e de laikliðe de büyük bir saygýsýzlýktýr. En önemlisi bu millete düþmanlýktýr.

Ayasofya’daki namaz, Lozan’ýn ve laikliðin cenaze namazý deðildir ama Cumhura raðmen kendi ideolojilerini dayatan o azýnlýkçý-seçkinci-vesayetçi güruhun cenaze namazýdýr.

--