Azerbaycan Cumhurbaþkaný Ýlham Aliyev, kendisi ile röportaja gelen tüm uluslararasý medya temsilcilerinin verdikleri sorularýn içerisinde esas merak konusunun “F16 uçaklarýnýn Azerbaycan’da neden bulunduðu” sorusu olduðunu dile getirdi.
Turaz Tatbikatý kapsamýnda Azerbaycan’a giden F16 uçaklarýnýn Bakü, Gence, Yevlak, Nahcivan bölgelerinde tatbikat yaptýklarýnýn iki ay önce þahidi olduk.
Tabii ki Ermenistan’ýn saldýrýlarý dönemine denk gelmesi sebebiyle, F16’lar bilerek istenilerek Azerbaycan’da býrakýldý.
Ýlham Aliyev açýk tekstle þunu dedi “evet tatbikata gelen F16 uçaklarýný, kardeþlerimiz giderken moral desteði amacýyla býraktý. Lakin anlaþýlan Azerbaycan için bu hem de oraya yönelik tehdit ve sýnýrlarýnýn ihlali söz konusu olduðu durumda F16’larý semada görebileceðiz.”
Krizin çözülmesinde en önemli faktör, Türkiye’nin verdiði siyasi destektir. Ayrýca Azerbaycan ordusunun 30 yýllýk hazýrlýk süreci, özellikle Türk ekolü savaþ mantýðýnýn Azerbaycan ordusuna hakim olmasý, sahadaki baþarýnýn temelini oluþturmakta.
Açýk söylemek gerekirse, Ermenistan’ýn esas kaybý; alýþýlmýþ Sovyet savaþ anlayýþýnýn karþýsýna, Azerbaycan tarafýndan 30 yýllýk Türkiye ile ortak savunma anlayýþýna sahip olmak için yetiþtirilen kurmay zekasýyla Türk savaþ anlayýþýnýn devreye girmesi oldu.
Evet, sahada Türk savaþ ve savunma anlayýþý kazanýyor. Azerbaycan ordusunda 30 yýl içinde yetiþtirilen Türk ekolü asker anlayýþý, Karabað’daki bugünkü baþarýnýn esas temelidir.
30 yýldýr topraðý istila edilmiþ halkýn, dünyanýn bu adaletsizliðe sessiz kalmasý, ateþkes ilaný üzerinden uzun yýllardýr Ermenistan’ýn o topraklarda hakim olmasý için alt yapý oluþturmasý ile karþý karþýya kalmasý, sonuç olarak Paþinyan yönetiminin sinir uçlarýný tahrik eden eylem ve söylemleri ve nihayet Tovuz saldýrýsý ile yeni toprak iþgali arzularýný hiç gizlemeden dile getirmesi, Ermenistan yönetiminin bu büyük oyunun nasýl bir parçasý olmak isteðinin de açýk iþaretini verdi.
Þuþa kenti üzerinden krizi doruk noktaya kaldýrmak isteyen Paþinyan oldu. Paþinyan’a kadar ki Ermeni liderleri, elleri kana bulaþmalarýna raðmen, o konuda ihtiyatlý tavýr sergilemeye devam ediyordular. Paþinyan açýkça savaþ ortamý için zemin oluþturdu. Yeni iþgal, yeni toprak elde etme hedefinde idi. Bunu tüm beyanlarýna bakýldýðýnda anlayabiliyoruz. Uzun zamandýr tahrik ediyor. Dikkat edin, uzun zamandýr Azerbaycan, Paþinyan Ermenistan’ýndan gelen provokasyonlarýna çýðlýk atmadan sakince seyrediyordu. Paþinyan’ýn ne yapmak istediðini anlama ve ona göre gardýný alma yolunu seçti Azerbaycan. Açýkçasý Paþinyan bangýr bangýr baðýrýyordu, büyük felakete kapý açacaðýný! Ýþte tam da budur mesele. Tahrik etmek, kriz ortamý oluþturmak bölgesel istikrarý sürekli sabote etmek.
Ýþte böyle bir ortamda, Türkiye’nin F16 uçaklarýnýn caydýrýcý bir fonksiyonu olduðunu da göz önünde bulundurmak lazým. Nitekim ki gelen tüm yabancý gazetecilerin en favori sorusu, “F16’lar neden ve ne kadar kalacak” sorusu idi Baþkan Aliyev’e! Evet, cevap açýk. “Ne kadar gerekirse!” Bu uçaklar havaya sadece tatbikat sýrasýnda kalktý. Savaþ baþladýðýndan beri F16’lar yerdedir. Ýlham Aliyev diyor ki; “uydu elinizde bakýn görün nerede uçaklar, ne zaman geldi?” Lakin ekliyor, “gerekirse semaya kalkacak.”
Türkiye’nin bölgedeki istikrarý temin etmek için yaranýn saðalmasý gerektiðine inancý açýktýr. Yara sadece dondurularak saðalamaz. Uykuya gönderilenler istendiðinde cana kana dönüþebiliyor. Demek ki kökünden çözüm için operasyon þart idi. Uluslararasý hukuka dayanarak operasyonlar gerçekleþtirildiði için ise, kimse neden kendi topraklarýnda temizlik yapýyorsun dememeli. Ýþte F16’lar üzerinden verilen mesaj nasýl bir caydýrýcý güce sahip olduðunu da konuya müdahil olan ve olmaya gayret eden herkese izah ediyor. Gazetecilerin en fazla sorduðu “neden ve ne kadar kalacak F16’lar” sorularýnýn esas gayesi de burada saklý! Türkiye’nin bu kadar açýk ve net tavrý, namuslu ve adaletli devlet anlayýþýnýn da göstergesidir. Evet, herkese göz kýrparak siyaset yapma dönemi bitmiþtir. Yeni dönem yeni anlayýþlarýn da devreye girdiðini bize göstermekte. Hukuklarýn bozulmasý sürecini büyük devletler öðretiyor. Þimdi “neden, ne zaman” sorularýný verirken, aynada kendilerine bakmalarý þart. Türkiye’ye kýzgýnlýðýn sebebi budur. Çünkü herkese, hakkýný ve hukukunu koruma azmine cesaret veriyor. Kendisi direk alan deðil ama gölgesi ve kriz çözme anlayýþý, kendinden yüksek sesle söz ettiriyor. Güç, zoru bozar. Ve bozuyor!