Babacan neden intihar saldırısı yaptı?

Bir önceki yazımda "Batılı liderler neden gergin?" (https://www.star.com.tr/yazar/batili-liderler-neden-gergin-yazi-1761070/) diye sormuştum.

Batılı liderlerin gergin olduğunu ben değil, "2023'te dünyanın en önemli seçimi Türkiye'de olacak" başlığıyla Türkiye'deki Cumhurbaşkanlığı seçimine dair analiz yayımlayan Washington Post Gazetesi yazmıştı. Batılı liderlerin gergin olduğuna dair bilgi bir zan veya propagandaya dayalı yalan bir bilgi değil tâ kaynağından, merkezinden gelen bir bilgi.

Gerginler, huzursuzlar. Eh haliyle, Türkiye'de onlarla irtibatlı olanlar da gergin, huzursuz. Batı hapşırınca içimizdeki Batıcılar zatürre oluyor.

Körü körüne Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığında bir araya getirilenler Cumhurbaşkanlığı seçimine birkaç ay kala hâlâ bir aday üzerinde anlaşamadılar. Kavgaları ayyuka çıktı. Halka güven vermiyorlar.

Bu durumda, Batı medyasında da yazılıp çizilmeye başlandı, Başkan Erdoğan seçimi tekrar kazanacak. Şimdi Batılı liderler ve içimizdeki Batıcılar gergin olmasınlar da kimler olsun a dostlar!

İşte bu gerginlik ve gerginliğin neticesi olan panikle saldırıyorlar. Sadece Türkiye'ye değil ezilen tüm halkların umudu olan Başkan Erdoğan liderliğindeki hamlelere bu sâikle hücum ediyorlar.

En büyük hedefleri de, dünya savaş stratejisini değiştiren insansız hava araçlarımız. En son Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan iktidara geldiklerinde, dünyanın peşinden koştuğu insansız hava araçlarını üreten Baykar şirketine dokunacaklarını söyledi.

Babacan toplumdan büyük tepki alacağını bile bile, ki öyle de oldu, neden bu açıklamayı yaptı? Babacan'ın sözlerinin toplumda sebep olduğu infiale bakılırsa Babacan bir nevi siyasi intihar saldırısı düzenledi. Açıkçası kendini bâtıl bir davası için feda etti!

Peki neden?

Suale iki iktibasla cevap vereyim. Birincisi, ABD'li strateji uzmanı George Friedman'ın 2009 senesinde yayımladığı "Gelecek 100 yıl -21. Yüzyıl İçin Öngörüler" adlı kitabından:

"Amerika Birleşik Devletleri bölgesel hegemonyalardan korkmaktadır. ABD yalnızca bölgesel rakipler değil küresel rakipler de istemez. ABD bir dönem sonra Türkiye'ye bu açıdan bakmaya başlayacaktır. 2020'li yıllarda ABD-Türkiye ilişkileri gitgide artan bir şekilde huzursuzluk yaratıcı bir boyutta dönüşecektir. Amerika Birleşik Devletleri'nin Türkiye algılaması belirgin bir şekilde değişecektir. 2030'lu yıllarda ABD Türkiye'yi bölgesel çıkarları için bir tehdit olarak görecektir. Buna ek olarak, Türkiye'de ideolojik bir değişim olabilir. Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasından beri seküler bir yapı içinde olan Türkiye dine karşı daha esnek bir yaklaşım içinde olacaktır. Amerikan karşıtlığı sürecinde Türkiye İslâm dünyasına biraz daha yakınlaşacaktır ve bir İslâm süper devleti oluşturma girişiminde olacaktır. Bu, bölgedeki Müslümanları Türkiye'nin genişlemesine karşı daha hoşgörü içinde olmaya itecektir. Sonuç olarak, Amerika Birleşik Devletleri potansiyel bir İslâm devleti olarak gördükleri Türkiye'ye karşı tavır içinde olacaktır. Bu dönemden sonra ABD, Türkiye'nin gücüne karşı önlem politikaları yürütecektir."

İkinci iktibas ise, ABD Kongresi'ne sunulan Türkiye 2022 Raporu'ndan: "Türkiye'nin insansız hava araçlarıyla gösterdiği savaş alanındaki başarılar, diğer ülkelere ihracat talebini önemli ölçüde arttırdı... 2017-2021 yılları arasında dünyanın en büyük 12. silah ihracatçısı (dünya ihracatında yüzde 0.9 payla) ve en büyük 17. ithalatçısı olmuştur. (Dünya ithalatında yüzde 1.5 payla). 2010 yılından bu yana ihracatta ciddi bir artışın ardından Türk yetkililer 2022 yılı silah ihracatının 4 milyar doları aşabileceğini öngörüyor."

Sanırım anlaşılmıştır Babacan'ın niye siyasi intihar saldırısı yapmak zorunda kaldığı ve Başkan Erdoğan tekrar seçilecek diye Batılı liderlerin neden gergin oldukları.