Ýki ay önceki “Esnaf odalarý ne yapmaya çalýþýyor” baþlýklý yazýmda, Çin virüsü Kovid-19’un sebep olacaðý ekonomik sýkýntýlara karþý hükûmetin esnafa yönelik destek paketleri açýklarken esnaf odalarýnýn üyelerine çýkarttýklarý zorluklardan bahsetmiþtim. Üyelik iþlemlerini internet üzerinden yapacak bir sistem bile kurmaktan âciz esnaf odalarýnýn “Yeni Türkiye”ye yakýþmadýðýný, köhnemiþ sistemin deðiþtirilmesini yazmýþtým.
“Eski Türkiye”nin köhnemiþ unsurlarýndan biri de Barolar. Türkiye’deki vesâyet rejiminin savunucularýnýn kontrolündeki Barolar Anadolu halkýnýn lehine atýlan her adýmýn yol kesicisi olmuþtur. 28 Þubat darbe cuntasýnýn en öndeki neferleriydiler. 28 Þubat medyasýnýn “Barolardan ortak açýklama” manþetleri hâlâ aklýmda; yaptýklarý açýklamalarla, halk tarafýndan seçilmiþ hükûmetlere statükonun dýþýna çýkmamalarý hususunda had bildiriyorlardý. Türk darbe tarihinde Barolar hep baþroldedir!
Barolarýn Türkiye’deki rolünü iyi bilen “Yeni Türkiye”nin mimarý Recep Tayyip Erdoðan, Baþbakan olduðu dönemden beri Baro yasasýnda deðiþiklik yapmak istiyor ama ne hikmetse birilerinin araya girmesiyle akâmete uðruyor. Ben bu süreci, FETÖ’nün militan yuvalarý olan dershanelerin kapatýlmasý sürecine benzetiyorum. Baþkan Erdoðan’ýn “Dershaneleri kapatýn” tâlimatý vermesine raðmen yýllarca dershanelerin kapatýlmadýðýný biliyoruz. Baþkan Erdoðan dershanelerin kapatýlmasýný savsaklayanlar hakkýnda 15 Temmuz sonrasý þunlarý söylemiþti: "Ýktidara geldiðimizden kýsa bir süre sonra o zamanki Milli Eðitim Bakanýmýza 'bu dershaneleri kapatalým' dedim… Ta Nabi Bey'in dönemine kadar dershaneler konusunda bu adýmý atamadýk. Bunlar bizim kayýp yýllarýmýzdýr. Tabi siz de Baþbakansýnýz ama arkadaþlarýnýza bir yere kadar bir þeyi anlatýyorsunuz. Israr ýsrar ýsrar, tabi daha fazla bir yere gidemiyorsunuz.”
2014 senesinde Baþbakan olduðu dönemde Barolar hakkýnda çalýþma tâlimatý vermesine ve bunu kamuoyu önünde de defaatle dile getirmesine raðmen 6 senedir Erdoðan’ýn tâlimatý yerine getirilmedi. Dershane mevzusunda olduðu gibi, mezkûr deðiþikliði yapacak yetkililer yeni bir 15 darbeyi mi bekliyorlar!..
Diyanet Ýþleri Baþkaný Ali Erbaþ’ýn, halka dayatýlan cinsel sapkýnlýklara karþý verdiði hutbe üzerinden dinimize saldýran Ankara Barosu’nun açýklamalarýyla Baro yasasýndaki deðiþiklik tekrar gündeme geldi. Ankara Barosu o küstah açýklamayý yapmasaydý Baþkan Erdoðan’ýn mezkûr tâlimatý birileri tarafýndan uyutulmaya devam edilecekti. Bu mânâda Ankara Barosu’na teþekkür ediyorum!
Türkiye Baro tahakkümünden kurtulmalý. Sadece seçim sisteminin deðiþtirilmesiyle Baro sorunu çözülemez. Her þehirde birden fazla Baro kurulabilmeli, avukatlarýn Baro’ya üyelikleri zorunlu olmamalý. Türkiye’de Baro sorunu “nisbi temsil”le çözülemez; bu, kangren olmuþ uzva pansuman yapmakla eþdeðerdir!
“Çok seslilik”, “Çeþitlilik” diyenler avukatlarý neden tek bir çatý altýnda toplamakta ýsrar ediyorlar? Avukatlarýn özgürce istediði Baro’ya üye olma hakký yok mu? Avukatlar niçin bir Baro’ya mahkûm ediliyor? Avukatlarý tek bir Baro’ya mahkûm etmek adalet midir?
Her þehirde 2 Baro kurulsun ve isteyen üye olsun isteyen olmasýn; “demokrasi” ve “özgürlük” diyenler buna neden karþý çýkarlar anlamam, bundan âlâ “demokrasi” ve “özgürlük” mü olur!
Baro mevzusu dershane mevzusuna dönmeden ilgililer Baþkan Erdoðan’ýn muradýný kestirip gerekli adýmlarý artmalý. Türkiye’deki Baro tahakkümünü yaþatacak “Nisbi temsil” diyenler üçüncü yolcular da kaale alýnmamalý.