Baykal kaseti: Gerçek mi varsayım mı? (1)

Bazı gazeteciler vardır, serbest çalışırlar. İşleri araştırmak, soruşturmak ve bilinmeyeni bulup ortaya çıkarmaktır. Bunlara "investigative journalist" denir. Bizde pek bulunmaz bu tür gazetecilerden. Çünkü bizim öyle fazla gizlimiz saklımız yoktur. Devlet adamımızın da devlet memurumuzun da ağzı gevşektir; pek sır saklamayı beceremeyiz.

"Bak sana bir şey söyleyeceğim ama kimseye söylemeyeceksin..." diye kurulur zincir ve hep aynı laflarla kulaktan kulağa yayılır. Sonunda bir bakmışınız ki sizin "sır" diye fısıldadığınız herkesin ağzına sakız olmuş.

Ne var ki, "Deniz Baykal-Kaset Olayı" aradan bunca zaman geçmiş olmasına rağmen hala gizliliğini koruyor. Kim bu kaseti hazırladı? Kim bu kaseti medyaya gönderdi? Amaç neydi?

Geçenlerde bir gün yurt dışında yaşayan ve çalışan bu "araştırmacı gazeteci" arkadaşlarımdan biri aradı. Lafımı geri alıyorum; arkadaş değil tanıdık:

"Sizin medya neden bu Baykal kaset olayının üstüne gitmedi?"

"Anlamadım?”

"Neden kimse çıkıp da araştırmadı; bu kaseti kim tezgahladı? Kim yolladı? Neden yolladı? Amaçlarına ulaştılar mı?"

Nasıl anlatacaksın ki adama: bizim gazeteci milleti fazla çalışmayı, uğraşmayı sevmez. Armut piş ağzıma düş işlerden hoşlanır, diye?

Sesimi çıkarmadım.

"Kemal Kılıçdaoğlu'nu kim bulup çıkardı, cumhuriyetinizi kuran, Atatürk'ün partisinin başına geçirdi?"

Rahmetli Kemal Tahir sağ olsa: "Nasıl sorular bunlar arkadaş? Şeytana pabucu ters giydirecek sorular!!" diye girerdi lafa. Hoş bu soruları kendi kendimize sormuştuk ama yanıtlamak için hiç bir çaba harcamamıştık. "Aman bana dokunmayan yılan bin yaşasın" hesabı bırakmıştık, dağınık kalsın.

"Biz burda, sizden fazla çaba harcadık..."

"Ee?"

"Ee'si bazı varsayımlar oluşturduk. Seninle paylaşmak isterim."

"Her şeyden önce bu kaset olayını sizinkiler tezgahlamadı. Yani Türkiye'de olmadı bu iş. Yurt dışında tasarlandı ve uygulamaya kondu.."

"Neden?"

"Çünkü bazı çevrelere göre Deniz Baykal fazla milliyetçiydi. Ülkesini biraz fazla seviyordu..."

"Peki bunu hangi ülke tezgahladı?"

"O kadar uzun boylu değil. Ben sana bildiklerimi anlatacağım, bunlardan sonuç çıkarmak senin işin...”

(YARIN: Tezgah Kuruluyor)