CHP sözcülerinin arka arkaya yaptıkları darbe imaları, CHP’nin darbeci geleneğine uygun bir tavır. Onda tartışılacak bir şey yok. Ancak bu imalar bir noktada sanki yeni bir darbe tehdidi varmış gibi bir algıyı da beraberinde getiriyor. Sanki ordu içinde bir cunta var ve kıpırdanmaya başlamış gibi.. En son söylenecek sözü başta ifade edeyim; bugün Türkiye’de darbe tehlikesi falan yoktur, sadece alçakça ve haince darbe imasında bulunanlar vardır!.. Ve bu darbe çığırtkanları da, Türkiye demokrasisinin geldiği aşamayı kavramaktan uzaktır. Bu kadar açık..
Bakın değerli dostlar.. Türkiye, Başkan Erdoğan’ın liderliğinde uluslararası ilişkilerde artık özne durumundadır. Milli Savunma Bakanlığı da tüm birlik, kurum ve karargâhları ile birlikte devletin bekası milletin huzur ve güveni için elini değil gövdesini taşın altına koymaya devam ediyor. Nokta.. Şu anda farklı coğrafyalarda beş büyük operasyon başarıyla devam ediyor. Eş zamanlı icra edilen bu ölçekteki operasyonların dünyada başka bir ülkede örneği yok.. Bu başarılı operasyonların arkasındaki ana itici güç, silahlı kuvvetlerimizin binlerce yıla dayanan hiyerarşi geleneği, maneviyatı ve disiplini olduğu kadar seçilmiş hükümetle uyum içinde çalışmasıdır da aynı zamanda..
15 Temmuz’dan hemen sonra FETÖ’cü alçakların ordu içinden temizlenmesiyle birlikte askerimiz arka arkaya tıpkı eski günlerde olduğu gibi destan yazmaya başladı.. Darbe girişiminden sedece 1 ay sonra Fırat Kalkanı Harekâtı başlatıldı. Başkomutan Erdoğan’ın emriyle başlayan bu harekâtı; Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı Harekatları takip etti. Sınır ötesindeki harekâtların yanı sıra Irak’ın kuzeyindeki terör yuvaları da Pençe harekatıyla yerle bir edildi. Hâlâ da terör inleri vurulmaya devam ediyor..Tüm bu operasyonlar sırasında askerimizin ana motivasyon kaynağı ise milletin askere olan güveni, sevgisi ve duaları..
İşte ondan Milli Savunma Bakanımız Hulusi Akar Paşa, alnına silah dayandığı halde işgalcilerle işbirliği yapmamış. Milletine karşı bu topraklarda ameliyat yapmaya çalışanlara pabuç bırakmamıştı.. Ordu içinde üzerindeki üniformaya layık olmayanları, 16 Temmuz sabahı donlarıyla gördünüz zaten. Kalanlar da tek tek ayıklanıyor. Öyle yapılıyor vatan müdafaası..
Şimdi terörle mücadelenin amansız ve kararlı şekilde devam ettiği şu günlerde darbe kışkırtıcılığı yapanlar, doğrudan ya da dolaylı olarak, 15 Temmuz sonrası yeniden oluşan asker-millet dayanışmasını da hedef almış gibi görünüyor.. Hatırlayın, Bahar Kalkanı Harekâtı öncesinde de bir ABD raporunu gerekçe göstererek moralleri bozmaya, ordunun dikkatini ve motivasyonunu dağıtmaya çalışmışlardı. Aynı çevreler bunlar.. Bu orduyla harekata başlanmaması gerektiği fikrini tahkim etmeye çalışıyorlardı.. Ne oldu? kahraman ordumuz, Bahar Kalkanı Harekatı’nı özellikle dış kamuoyunu şaşırtacak, kıskandıracak süratle tamamladı..
Darbe kışkırtıcılığı başka darbe dedikodusu başka şeydir. CHP sözcüleri görevlerini yapıyor. Onlar orduyu kışkırtarak kendilerine alan açmanın yolunu yapıyorlar. Ama darbe söylentileri yaymak kahraman ordumuza karşı yapılmaya çalışılan bir operasyondur. Bu oyuna da gelmeyiz, kimse kusura bakmasın.
