Mustafa Sabri Beþer
Mustafa Sabri Beþer
Tüm Yazýlarý

Bir mücrimin cirmi

Bazý hatalar vardýr ki bedeli en aðýr þekilde mutlaka ödenmelidir. Aksi durumda yapýlan büyük yanlýþ, adiyattan olur ve toplumsal barýþý korumak adýna atýlacak adýmlara büyük bir engel oluþturur. O yüzden bu tarz vahim hatalar mutlaka ama mutlaka cezalandýrýlmalýdýr.

Böyle bir olayý geçtiðimiz günlerde yaþadýk maalesef. Bir milletvekili, deðil kameralar önünde hiç kimsenin bulunmadýðý ortamda bile söylenmeyecek bir sözü sarf etti. Doðal olarak bu olay bir infial yarattý ve sözü sarf edenin gerekli yaptýrýmlara çarptýrýlmasý çaðrýlarý yapýldý.

Þu ana kadar olayýn muhataplarý bu aðýr hatanýn faturasýný kesme konusunda istekli görünmüyor. Tansiyonu düþürmek adýna yapýlan bazý þeyler de kamu vicdanýný rahatlatmadý.

Toplum haklý olarak hala bu vahim hatanýn en aðýr þekilde cezalandýrýlmasýnýn beklentisi içerisinde.

Halkýmýzýn geniþ bir argo edebiyatý vardýr, reddetmek beyhude. Fakat, halk içinde yekdiðerinin namusuna dil uzatmayý býrakýn, imasý dahi iþi baþa düþürür. Orada artýk küfre küfürle karþýlýk verilmez.

Þehit ailelerinin teþkilatlarý meseleyi 'namus' meselesi olarak gördüler ki, doðrudur.

Peki ne yapýlabilir?

Bu vahim hatayý yapanýn bir milletvekili olmasý hasebiyle gözlerin meclise çevrilmiþ olmasý tabiidir.

Vakýanýn bu boyutu bize Osmanlý Meclisi Mebusaný'ný hatýrlatýyor.

Son dönem Osmanlý Meclis-i Mebusan'ý gayri milli unsurlar tarafýndan doldurulmuþ durumdaydý. Abdülhamid Han tarafýndan meclisin kapatýlmasýnýn gerekçelerinin baþýnda bu gayrý millilik geliyordu.

Milletin vekili olan bir insanýn milletin aslýna yaptýðý aðýr hakaret bakalým millet iradesinin tecelli ettiði makamda nasýl bir karþýlýk görecek.

Lütfü Türkkan'ý konuþmaya deðmez. TBMM'nin þahs-i manevisi üzerine bazý hatýrlatmalar yapmak istiyorum. Meclis'in þahs-ý manevisi, üyelerini icbar etmelidir.

Hakareti iþleyen þahýs Meclis'e, milletin iradesinin tecelli ettiði salona girdiðinde milletvekillerinin göstereceði tepkiyi çok merak ediyorum.

Acaba sessiz kalýp millete yapýlan hakarete ortak mý olacaklar yoksa ilgili þahsa haddini bildirecekler mi?

Haddini bildirmek deyince...

Meclis çatýsý altýnda yýllar önce bir bayana karþý yapýlan "had bildirme" geliverdi aklýma.

Merve Kavakçý, yapýlan seçimler sonucu milletin iradesiyle Meclis'e "milletvekili" sýfatýyla girmeye hak kazanmýþtý. Ancak baþörtülü bir bayan olan Merve Kavakçý daha Meclis'e gelmeden günler önce tartýþmalar baþlamýþtý.

Bir suç mu iþlemiþti? Birisine hakaret mi etmiþti?

Hayýr, herhangi bir suç iþlememiþti. Bir canlýya veya bir mala fiili ya da sözlü bir zarar vermemiþti.

Suçu sadece Meclis salonuna "milletvekili" sýfatýyla girecek ilk baþörtülü bayan olmasýydý.

Masumdu yani!

Fakat milletin iradesiyle seçilmiþ bu insan milletin iradesinin tecelli ettiði salona adým attýðý anda hiç de hak etmediði kabalýklara, hakaretlere maruz kaldý.

Bizzat dönemin baþbakaný Bülent Ecevit'in çaðrýsýyla "had bildirme" ameliyesiyle yüzleþmek zorunda kaldý.

Þimdi millete hakaret etmiþ, suç unsuru olan çirkin sözler sarf etmiþ, dava konusu olacak ve cezalandýrýlacak eylemlerde bulunmuþ bir insanýn Meclis'e ilk geliþinde yaþanacaklarýn ne olabileceði insaný düþündürmüyor deðil.

Meclis'e ve millete saygýyý tamamen yitirmiþ bu üyenin ve benzerlerinin çekip gitmesi için, milletin, seçip gönderdiði vekillerinden beklentisi var.

Vekillikten atýlmasý, hatta istifasý yetmez, seçimle oluþan bütün haklarý elinden alýnmalýdýr; generallikten erliðe tenzil ettirilen darbeciler gibi, bütün verilenler sökülüp alýnmalýdýr. Çünkü bu adam, namusa dil uzatmýþtýr.

Cumhurbaþkaný veciz þekilde tutumunu ortaya koydu. Devamýný getirmek, ittifak baþta olmak üzere, Meclis'in onurlu, bütün üyelerinin üzerindedir.

Biz de bulunduðumuz yerden durumu, Meclis üyelerinin aziz milletimize liyakatlerini korumalarý noktasýnda, müteyakkýz þekilde takip edeceðiz.

Bu takibimizin aðýrlýk merkezini, hikayelerini alýp baþ tacý yaptýðýmýz, öykünmekle þeref duyduðumuz Sütçü Ýmamlarýn imanlarý, aksiyonlarý ve ez cümle mücahede ruhu oluþturmaktadýr.

Acaba Meclis sessiz kalýp bu kötü sözleri onaylayacak mý?

Yoksa milletin aslýna yapýlan hakaret karþýsýnda milletin vekiline gereken tepkiyi gösterecek mi?

Bekleyip göreceðiz...