Biz bizden olanın kanını yerde bırakmayız!

Hani bizde arka arkaya öldürülen bilim adamları vardı ya? Hani birileri akıllarınca Türkiye'ye mesaj veriyordu ya? Peki bu mesajlara hiç cevap verilmedi mi?

1.İsrail'den 11 Ekim 2001 tarihinde Sibirya'ya gitmekte olan bir yolcu uçağı, o sırada Karadeniz'de tatbikat yaptığı söylenen Ukrayna Deniz Kuvvetleri'nin hedefini şaşıran bir füzesince vurularak düşürüldü.

Füze hedefinden 100 kilometre sapmıştı. Toplam nüfusu 2.5 milyon olmasına rağmen 50 araştırma merkezi, 13 üniversitesiyle İsrail'le birlikte, dünyanın mikrobiyoloji araştırma merkezlerinden biri olan Novosibirsk'e giden bu uçakta 5 yolcu dünyaca ünlü mikrobiyoloji uzmanıydı.

2. Derken 24 Kasım'da Berlin'den Zürih'e uçmakta olan bir uçak, iniş sırasında piste çakıldı ve uçaka bulunan 33 kişiden 24'ü yaşamını yitirdi. Bu uçakta bulunan üç İsraillinin üçü de hayatını kaybettti.

Bu üç kişiden biri İsrail Ichilov Hastanesinin hematoloji bölüm başkanı, diğeri Tel Aviv Kamu Sağlığı Bölüm Başkanı, sonuncusuysa Hebrew Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanıydı. Bunların dışında çeşitli yol ve helikopter kazalarında 11 İsrailli bilim adamı hayatını kaybetti.

VE IRAK'TA TAPU OPERASYONU:

Ve 13 Nisan 2003 Kerkük ve 11 Nisan 2003 Kerkük/Musul tapu ve nüfus idareleri MİT komutanlığının emrindeki Peşmergelerce yağmalanıyor , demografik yapıyı değiştirmek içim Arap ve Türkmen'lere ait kayıtlar yakılıyordu. Ancak yakılmadan önce Türk istihbarat görevlileri Türkmenlerin kayıtlarını kopya ederek Türkiye'ye gönderiyordu.

Çuval operasyonundan sonra Kuzey Irak'daki koalisyon güçlerinin başına gelmeyen kalmadı.

Örneğin Bağdat yakınlarında Chinook türü bir ABD helikopteri omuzdan atılan roketle vurularak düşürüldü. Chinook helikopterinin enkazından 15 ceset çıkarıldı. Enkaza koşan Iraklılar "Domuzlar; bunlar bütün insanlığın düşmanı!" diye bağırarak kahkahalar atıp enkazın çevresinde el el tutuşarak halay çekti. Bunu her gün artan saldırılar izledi. BU saldırının ardından bir Chinook, bir Apache, bir de Blackhawk helikopteri daha düşürüldü; ölen Amerikan askerlerinin sayısı sadece bu saldırılarda 28'i bulmuştu.

Çuval timinin komutanı olarak anılan DANİEL MONK, 10 EYLÜL 2008'de, ABD'de Duluth kentindeki annesinin evinde ölü bulundu. Monk'un cesetinin yanında 4 Temmuz gecesi Türk askerleriyle birlikte göz altına alınan ve dayak yiyip işkence gören İngiliz yazar Michael Todd'un yazdığı "Çuval" adlı kitapla 19Aralık 2006 tarihli, olayı yazan Hürriyet gazetesi duruyordu. Daha sonra, yapılan araştırmalarda, Çuval operasyonuna katılan bir çok ABD'li askerin şüpheli bir biçimde intihar ederek öldüğü ortaya çıktı...