Biz bu 27 Mayýs lanetini bayram olarak da kutladýk!..

Tarih: 27 Mayýs 1960...

Rezilliðin tavan yaptýðý gün.

Bu tarihte Cumhuriyet'in ilk silahlý darbesi yapýldý. Ve bu tarih, Türkiye için uzun ince bir yolun baþlangýcýdýr da. Bu yolun sonunda bir BB bir Maliye bir de Dýþ Ýþleri Bakanýný ipe çektik...böylece de demokrasiyi kurtardýk; milletimizden çalýnan (?) özgürlükleri milletimize geri verdik!

Her þeyi kitabýna uydurmak adýna Marmara'da, adý Yassý olan bir Adaya týktýk Demokrat Partilileri ve orada saçma sapan bir mahkeme kurduk. Tarihimize koskocaman bir leke býrakan bu mahkemelerde bir CB, bir BB ve nice bakan ve mv ile bürokratý, köpek davasýyla, bebek davasýyla yargýladýk. Bunula da yetinmedi bu demokrasi düþmanlarý; milletin oyuyla iktidara gelen Adnan Menderes'i onun Dýþ Ýþleri Bakaný Fatin Rüþtü Zorlu'yla Maliye Bakaný Hasan Polatkan'ý idam etti!! Ee kimi zaman ahlaksýzlýk ve kaltabanlýk sýnýr tanýmýyor!

Nezaket kurallarýný ayaklar altýna alan bir yargýç ve savcý sözüm ona adalet daðýttý bu mahkemede! Aslýnda darbecilerden aldýklarý emirleri yerine getirdiler. Verilen kararlar milletin baðrýnda derin yaralar açtý! Millet CHP'yi sorumlu tuttu darbeden de kararlardan da. Bu yüzden CHP Türkiye'de hiç bir zaman, tek baþýna iktidar olamadý; sadece 1973 ve 1977 seçimlerinden birinci parti olarak çýktý. O da, 27 Mayýs'ýn sorumlularýndan olduðu varsayýlan Ýnönü partinin baþýndan ayrýldýktan ve yerine Bülent Ecevit geldikten sonra.

Gerçekten de 27 Mayýs 1960 milletin özgür iradesine vurulan ilk yumruktur. Rahmetli gazeteci Ýlhami Soysal, "Atatürk bu darbe meraklýsý paþalarý kafese kilitlemiþti onlarý siyasetten uzak tutarak. Ne yazýk ki 27 Mayýs'ta o kafesin kapýlarý açýldý. Bundan böyle onlarý yeniden kafese kapatmak ne mümkün?" demiþti bir gün TBMM'de oturup sohbet ederken.

Çok da haklýymýþ.

Çünkü 27 Mayýs'ýn ardýndan 12 Mart, 12 Eylül darbeleri; 28 Þubat post modern rezilliði geldi sallana sallana. Ve sonunda bir meczup gezici vaiz bile, ABD'li efendilerinin desteðiyle darbe yapmaya soyundu. Ama bu kez kimsenin þapkayý alýp gitmek gibi bir niyeti yoktu. Dönemin CB'ný milletiyle birlikte bu alçaklýða engel oldu! Ve bu son darbe giriþimi de baþarýlý olmadý; gezici vaiz de halife katýna baðdaþ kuramadý!!!

Bu gün arada bir yarý delinin, iktidar tutkunu ama sandýktan korkan biri çýkýp darbe çaðrýþtýran laflar ediyorsa da, anýnda susturuluyor. Türk milleti b u konuda çok ama çok duyarlý! Korona virüsünü bile darbeye tercih ediyor çünkü...