Derin nefes al İstanbul: Türkiye Büyük Millet Bahçesi kuruluyor!

Türkiye'nin en büyük, dünyanın sayılı parklarından birine kavuşmak için artık çok az kaldı. New York'ta Central Park ve Londra'da Hyde Park'tan sonra büyüklük bakımından dünyanın üçüncü parkına kavuşacak İstanbul.

Günlük turist sayısıyla birlikte nüfusu 20 milyonu bulan İstanbul'da şehrin ortasında, denizin hemen yanında, dileyen herkesin kolayca ulaşabileceği yerde 145 bin 300 ağaçlık bir ormanın kurulacak olması İstanbul'a verilecek en güzel müjdelerden biridir.

FETHİN HATIRASINA 145300 AĞAÇ

Ama olmuyor, 5 milyon metrekarelik alana dikilecek ağaç sayısını yazıyla yazınca olayın güzelliği pek anlaşılamıyor.

Rakamla yazmak lazım.

Rakamla 145300!

Öyle İstanbul'u ateşe vermeye kalkan Gezicilerin ifadesiyle 3-5 ağaç değil.

Fethe; adaletin, huzurun ve refahın başlangıç tarihi olan 1453 yılına ithafen dikilen ağaç sayısı 145 bin 300 olarak belirlenmiş.

Doğrusu çok isabetli buldum bu rakamı.

CHP'NİN KORKTUĞU OLUYOR

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum dün davet etti, anlattı. Medya mensuplarıyla birlikte Bakan Bey'den Millet Bahçesi'nin detaylarını dinledik, simülasyonlarını izledik, yerleşim planına baktık. Sorularımızı sorduk, cevapları not ettik.

Esasen CHP başta olmak üzere Millet İttifakı partilerinin aylardır kopardığı gürültünün ardından dün de yerinde görüp anladık ki Atatürk Havalimanı Millet Parkı'ndan kaos, karalama, karanlık, kirlilik, rant vesaire çıkmaz.

Çamların, çimlerin, güllerin, ıhlamurların kokusu, serin esintisi gelir anca.

Çocukların kuşların neşeli sesleri gelir.

Muhalefetin kopardığı tantana kendi ayıbını kapatma derdinden aslında.

Yoksa CHP de biliyor; seçimden önce millete güzel şeyler vaat edip aradan geçen üç yılda kesilen asırlık ağaçlardan, toplanmayan çöplerden, siyaha dönen Haliç'in sularından, kuruyan parklardan, sökülen dikey bahçe enkazından, günün her saatinde, İstanbul'un her yerinde karşılaştığınız yolda kalmış İETT otobüslerinin yaydığı egzoz dumanından, yürümeyen yürüyen merdiven çilesinden, stresten ve çaresizlikten başka bir şey vermediler İstanbul'a.

ERDOĞAN SÖZ VERİR YAPAR

Oysa Cumhurbaşkanı Erdoğan "Atatürk Havalimanını Millet Bahçesi yapacağız" dediğinde CHP de bilir ki AK Parti yapar, hem de çok güzel yapar.

O yüzdendir yapılan işin güzelliğini örtme çabaları.

Millete hizmetin adla, lafla değil icraatla olduğunun son ispatı sayılmalı Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi.

GÜL BAHÇESİ, PINARBAŞI, GÜMÜŞ DERE

Bakan Kurum'un tarif ettiği bahçe tamamlandığında İstanbul'a yaraşır gürül gürül bir ormanı olacak bu kadim şehrin.

Endemik türlerin de bulunduğu yüzlerce farklı türden binlerce ağaç.

Türk bahçe geleneğinin devamı ve Peygamber Efendimize duyulan sevginin remzi olarak geniş gül bahçeleri.

Çocukların dizlerine kadar içine girip kahkaha atabilecekleri, büyük bahçeyi boydan boya geçen üç metre enindeki gümüş dere.

Suyun kaynağında buluşabileceğimiz gölgelerle bezeli "Pınarbaşı".

Ve daha pek çok başka güzelliği var çalışmanın.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET BAHÇESİ

Ben İstanbul'un yedi tepesini sembolize edecek şekilde yedi yapay tepenin de yapılmasını önerdim. Hafif eğimli tepelerin seyri güzeldir çünkü. Uykusu güzeldir, esintisi bol olur, çocuklar yukardan yuvarlanabilir...

İnşallah yaparlar.

Madem dünyanın sayılı, Türkiye'nin en büyük millet bahçesi olacak.

Adı değişmez ama göbek adı niye Türkiye Büyük Millet Bahçesi olmasın?

RANTIN R'Sİ YOK

Bunların dışında dillerinden düşürmedikleri rantın r'si yok bu çalışmada. Daha önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da ifade ettiği gibi çok net cümlelerde reddetti Bakan Kurum bu iddiayı.

Havalimanı yapıları, hangarlar, Türkiye'nin ilk uluslararası havalimanı olması hasebiyle hatıra yükleriyle beraber halka hizmet binalarına dönüşüyor.

Pistler gerektiği kadar korunuyor. Hastane, yaşlı bakım merkezi ve afet halinde ihtiyaç duyulacak yapılar limana yakın alanlarda kuruluyor. Açık hava sineması, spor ve etkinlik alanları, müzeler, yeme içme mekanları, tasarım deneyim atölyeleri, olmalı denebilecek her şey var bu bahçede.

HADİ YEŞERSİN BAHÇEMİZ!

CHP'nin iddia ettiği gibi imara açılsa, Hazine'ye gerçekten çok büyük gelir getireceği tartışmasız olan bu değerli arazinin İstanbullular adına yine İstanbullular için yeşil alan olarak değerlendirilmesi eleştiriyi değil sadece saygıyı ve minneti hak eder.

İlk fidanlar pazar günü Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve vatandaşların yoğun katılımıyla törenle dikiliyor. İlk etap fethin 570. Yılında yani önümüzdeki yıl 29 Mayıs'ta açılacak.

Asfaltın ağladığı, arazinin sıcaktan kavrulduğu o geniş alan şimdiden gölgesine sığınılan ağaçlarla bezenmeye başlamış bile.

Kıvanç duyuyoruz.

Hayırlı olsun, inşallah tez zamanda yeşersin bahçemiz.