Sýk sýk dile getirdiðimiz hýzla deðiþen yeni NATO konseptinin temel dinamiklerinden birisi de enerji... Giderek ABD'nin konvoyu haline dönüþen Avrupa Birliði üyesi devletlerin, Rusya karþýtlýðýnda birleþ-tiril-erek Ukrayna'ya siper olmasý sonucunda, ilk elden hangi sonuçlar elde edildi, bir bakalým...
1. ABD, yeni bir Rusya karþýtlýðý kurmuþ oldu.
2. AB ülkelerinin Ukrayna'yla yaptýðý silah ve askeri teçhizat dayanýþmasý, ülkelerinde doðal gaz krizine sebep oldu... Çok zor bir kýþ geçirdiler, yeni zorlu kýþa hazýrlar mý göreceðiz...
3. ABD ise, bir yandan kýþkýrttýðý Avrupa ülkelerinin birleþtiði Rusya karþýtlýðýndan politik anlamda yararlandý, çünkü bu yeni NATO konseptinde ABD patronajý da demekti... Diðer yandan yaþadýklarý enerji kriziyle kendi halklarý nazarýnda zayýflayan, prim kaybeden Avrupa hükümetlerini daha da güçsüz ve kendisine baðýmlý hale getirdi...
Türkiye, yukarýda bahsettiðimiz haliyle, Avrupa ülkelerinin mahkûm olduðu seviyede enerji baðýmlýsý olmayý aþmak ve enerji arz baðýmsýzlýðýný saðlamak üzere, 'milli enerji politikasý' rotasýnda yürüyor, uzun zamandýr. Enerji arz güvenliðini saðlamak üzere devreye soktuðu bu milli politikalar, aslýnda sadece ülkemizin deðil, bölgenin enerji arz güvenliði ile de yakinen ilgili...
Dýþiþleri Bakanlýðýmýzýn 'bütüncül diplomasi'' içeriðiyle hazýrladýðý enerji stratejisine göre yol haritamýz þöyle olacaktýr: 1- Petrol ve doðal gazýn tedarikinde güzergâh ve kaynak çeþitlendirilmesi yapmak, 2- Bölgesel ve küresel enerji güvenliðine katký, 3- Enerjide ticaret merkezi haline gelmek, 4- Enerji meselesinde sosyal ve çevresel etkileri ile sürdürülebilir kalkýnma ilkelerine uygun hareket etmek, 5- Yerli ve yenilenebilir enerjinin payýnýn artmasý ve nükleer enerjinin enerji planlamasýna dâhil edilmesi...
Nitekim 2010-2014'teki Enerji Stratejik Planý'nda, petrol ve doðal gaz alanlarýnda kaynak çeþitliliðini saðlamak konusu önemli bir baþlýktý. Ana strateji, enerjide baðýmsýzlaþma yolunda ilerlemekti. 2019-2023'teki Enerji Stratejik Planý'ndaysa, enerjide, bölgesel ve küresel etkinlikten söz edilirken, Cumhurbaþkaný Erdoðan, Türkiye'nin enerji ticaret merkezi haline dönüþeceðini dile getiriyordu...
Bölgemiz, kuzeyde Ukrayna Savaþý, güneyde Suriye krizi, batýda Balkanlar, doðuda Kafkasya olmak üzere, siyasal anlamda çok hareketli faylarýn bulunduðu koordinatlar üzerindedir. Nitekim Ukrayna meselesi, tam da Rusya'nýn NATO'yu selamladýðý sýralarda patladý, ABD ellerini ovuþturarak konjonktürü, soðuk savaþ dönemine iteleyebilmek için her þeyi yaptý ve yapmaktadýr. Fakat unuttuðu bir þey var ki artýk bölgede hareketli aktörler var. Türkiye gibi...
Bu arada, Rusya Devlet Baþkaný Putin, doðal gaz kaynaklarýný, alternatif enerji hatlarýyla ticaretinin konusu haline getirmeye kararlý olduðu için, Türkiye'de kurulacak bir ''gaz merkezi''ni yeni bir soluk borusu gibi görüyordu...
Türkiye'de kurulacak gaz merkezinin, depolama benzeri bir merkez mi olacaðý, yoksa elektronik ticaret platformu þeklinde mi olacaðý konusunda tamamen bir açýklýk olmasa da, konuyu takip edenlerce, her iki plana göre de hazýrlýklarýn sürdüðü dile getiriliyor.
Türkiye, enerji baðlamýnda, Avrupa için, hayati anlamda bir köprü ülke konumuna geldi, bir tür transit ülke... Avrupa'nýn ýsýnmasý ve çarklarý döndürmesi, Rusya'nýn ise doðal gazýný satmasý gerek. Ve bu iki anlaþamayan tarafýn her ikisiyle de barýþ diplomasisini sürdürebilen tek ülke Türkiye ve tek lider Erdoðan...
Enerjide, bölgesel güvenliðin teminatý olmak böyle bir þey...