İnsanlığa ait bütün değerleri yok etmeye kararlı olan küresel ifsat komitesi bu uğurda hiçbir şeyi yapmaktan geri kalmıyor. Yeri geliyor din düşmanlarının eliyle doğrudan, yeri geliyor en küçük algı fırsatını dahi değerlendirerek dolaylı yollarla yapıyor bunları.
Toplumu ifsat etmek için sahaya sürülen LGBT sapkınlığının dünyada ve ülkemizde yaygınlaşması adına çeşitli çalışmalar var. Bunlar bazen bir dernek aracılığıyla, bazen bir kişi eliyle, bazen gösteriler yapmak suretiyle gerçekleştiriliyor. Bu faaliyetlerin bir kısmında insanlar niyetlerini saklama gereği görmeden, mesajlarını doğrudan iletmeye çalışıyorlar.
Bendeniz bir bilim insanı değilim, hoca da değilim, filozof hiç değilim ancak bir aile reisiyim. Mahremine dair hassasiyetleri olan, ailesini korumaya çalışan, dinini belirli ölçüde yaşamaya gayret eden bir Müslümanım. Yani kimseye karşı saygısızlık yapacak, birilerinin ihtisas alanına girerek haddimi aşacak değilim.
Bu zamana kadar aile merkezli birçok çalışmada yer almaya gayret ettim. LGBT lobilerinin ifsat savaşlarına yönelik toplumu kâh kalemimle kâh sözümle, cürmümce bilinçlendirmeye çalıştım.
Bu yazıyı yazıp yazmama konusunda birkaç gündür tereddüt yaşadım. İçerisinde olmaya gayret ettiğim aile ve toplum merkezli çalışmalarda; algının insanlar üzerindeki güçlü etkisini gördüm. Bunu da düşünerek yazmaya karar verdim.
Çocukların zihinlerinde oluşabilecek LGBT algısının, dijital mecralar marifetiyle her fırsatta tekrar servis edilmesi noktasında zaten şikayetçiyiz.
Bu ifsadın meşrulaştırılması adına tetikte bekleyenler var. Hangi saikle olursa olsun, altın tepside sunulan bir söylem bunların daha da iştahını kabartıyor.
Bir dönem Hz. Adem'in babasının var olduğunu iddia eden din adamı olmuştu. Milyonlarca yıl geçmişi olduğu söylenen dünyanın sakinleri olarak günümüzde yaşayan bir topluma bu bilginin ne faydası oldu? Bir din adamı böyle bir söylemle Müslümanların dinlerini daha iyi yaşamalarına mı yardımcı oldu?
Allah'ın emirleri doğrultusunda ahiretini kazanmaya yönelik imtihan bilincinde olan bir Müslümana, Hz. Adem'in babasının var olup olmadığı bilgisi ne kâr sağladı?
Bir bilim insanı olarak ilgiyle takip ettiğim Sinan Canan Hoca sosyal mecrada bir paylaşım yaptı. Eşcinselliğin haram olmadığı yönündeki paylaşımıyla hem dindar kesimi şaşırttı hem de büyük tepki gördü.
Her ne kadar meselenin bilimsel bir izahatı yapılmaya çalışılsa da nihayetinde yanlış anlaşıldığını söyledi. Söyledi ancak bir kere zihinlere bir tohum ekilmiş olmadı mı?
Zihinlere fikir aşılama ile ilgili çok bilinen bir film var. Leonardo di Caprio'nun başrolünde oynadığı ünlü "Inception/Başlangıç" filmi. Birisine bir şeyi yaptırmak istiyorsanız onun zihnine bu düşünceyi bir kere yerleştirmeniz yeterli. Bilinçaltı, ne kadar derine ekilmiş olursa olsun o düşünceyi bir süre sonra hayata geçirmeye başlıyor.
"Eşcinsellik haram/günah değildir." söylemi bir kere bilinçaltına zerk edildikten sonra o zehir zamanla bütün bilinci ele geçirmeye başlar. Bir şeyi normalleştirmenin en kolay yollarından birisi bu değil midir?
Sinan Canan Hoca gibi bir bilim insanına karşı keskin ifadeler kullanarak haddimi aşmamaya özen gösteriyorum. Ancak bir bilim insanı tarafından zikredilen bu söylemin en azından yapılan saldırılar kadar zararlı olduğunu da söylemeliyiz.
Düşmanı bilirseniz ona göre hazırlık yaparsanız. Ya düşmanınız içinizde büyütülmeye çalışılıyorsa ona karşı nasıl bir hazırlık yapabilirsiniz?
Peki, Canan'ın ileri sürdüğü "eşcinsellik haram değildir" söylemi ne kadar doğru?
Öyle olsaydı eğer Lut Kavmi niçin yerin dibine geçirilmek suretiyle helak edilsindi?
Öyle olsaydı eğer Pompei kenti niçin kızgın lavların altında helak edilsindi?
Eşcinsellikle ilgili çok bilinen bu iki olay bile eşcinselliğin ne kadar tehlikeli olduğunun en büyük kanıtı değil mi?
İslam normatif kurallarıyla sosyal yaşamı düzene sokan bir dindir. İlkeleri ve değiştirilemez esasları yani sabiteleri vardır.
Bu bağlamda Diyanet İşleri Başkanlığı fetvayı: "İslam'da zina ve bütün çeşitleriyle eşcinsel ilişki haramdır." diyerek noktalamış olsa da çamurun izinin kalmaması da mümkün değil.
