"Ey Müslümanlar bu çocuklar kimin?"
Bu bir çýðlýk...
Hem de duymazdan gelemeyeceðimiz bir çýðlýk...
Bu çýðlýðý, duyanlar olarak bütün bir toplum adýna dile getirmek gerekiyor!
Bizi bu çýðlýðý seslendirmeye iten sebep ise bir sokak röportajýnda muhabirin sorduðu soruya cevap veren gençlerimizin, içinde bulunduklarý vahim durumlar.
Gençlere "Müslüman mýsýnýz?" diye soruluyor. Verilen cevaplarý duyunca ister istemez; "inþallah kurgu bir röportajdýr!" diyesiniz geliyor, hayretinizi saklayamayarak.
Bu soru dijital mecralar hayatýmýza girmeden önce sorulmuþ olsaydý herkes "Elhamdülillah Müslümaným." cevabýný verirdi.
Kendisine soru yöneltilen gençler þimdi bu soruya rahatlýkla "Deðilim!" cevabýný veriyorlar!
Hem de bunlarýn sayýsý öyle birkaç tane deðil, onlarca, yüzlerce.
Bu sadece bir sokak röportajcýsýnýn ulaþabildikleri...
Günümüzde kendini ateist, deist veya agnostik olarak tanýmlayan gençlerin sayýsýnda geçtiðimiz yýllarla kýyaslanmayacak kadar bir artýþ var.
Biz bunun baþ sebebinin dijital dünya olduðunu sanýyoruz.
Muhtemelen anlamlarýna dahi tam hâkim olamadýklarý kavramlarý telaffuz etmekten onur duyuyorlar! "Deist" ya da "agnostik" kelimelerini kullanmak "fantastik" algýlandýðý için moda haline geldi.
Ýþte bu durum karþýsýnda insan ister istemez bir çýðlýk atýp soruyor: "Ey Müslümanlar bu çocuklar kimin?"
Üstelik bu çýðlýðý atmamýza yol açan nedenler sadece bununla sýnýrlý deðil.
Bu soruyu sosyal medyada bir paylaþýmda gördüm. Paylaþýmda ise yukarýda zikrettiðimiz röportajýn videosu vardý.
Kurgudur diye hayretimi gizlemeye çalýþýrken haber kanallarýnda bir vahim haber daha anons ediliyordu: "15-20 yaþ arasýndaki gençlerin estetik meraký alarm veriyor!"
Düþünün, daha hayatýn baþlangýcýnda olan insanlar dýþ görünümlerini beðenmiyorlar.
Aslýnda beðenmedikleri dýþ görünümleri deðil.
Allah'ýn insana vermiþ olduðu görünümü beðenmiyor ve deðiþtirmeye çalýþýyorlar.
Bu, bir inanç zaafýnýn var olduðunun göstergesidir.
Bu artýk tehlike çanlarýnýn çaldýðýnýn da bir göstergesidir.
Bu tehlike çanlarýnýn çalmasýnda sosyal medya mecralarýnýn payý çok fazla.
Sosyal medya mecralarý kendilerini olduðundan çok farklý gösteren insanlarla dolu!
Bunlar deðiþik makyaj hileleri veya benzeri yöntemlerle kendilerini çok farklý gösteren insanlar.
Sosyal medya mecralarý insanýn özellikle gençlerin içindeki narsisizm besliyor.
Gençlerin bugünkü durumu, ne bizim medeniyet geçmiþimize ne kültürel dokumuza ne de inanç dünyamýza uyuyor.
Ortaya yepyeni bir kuþak çýkýyor.
Bu kuþak ne X ne Y ne de Z kuþaðý!
Bu kuþak farklý, bambaþka bir kuþak!
Adý belki konulmadý, belki hiç konulmayacak ama bu gidiþat hiç de hayra alamet deðil.
Belki modern hippiler diyebiliriz.
Böylesine radikal deðiþimleri bir toplumun tolere edebilmesi mümkün deðil.
Aile denince onlarca kitap yazan, ailenin kutsallýðý üzerine dini argümanlarý bolca kullanan Müslümanlar ve Ýslami kesimden neden bu haberlere ses çýkmýyor?
Neden TV'ler açýk oturumlarda geleceðimizin sermayesi gençlerin pürmelalini konuþup, uzmanlar eþliðinde toplumu uyarmýyorlar?
Neden acaba?
Olaylarý ve sorularý çoðaltabiliriz, malzeme çok.
Ýsraf, faiz, milli piyango, lüks, þatafat...
Toplumu dejenere eden belalar karþýsýnda anne babalar dut yemiþ bülbüle dönmüþ durumda adeta!
Son yýllarda Türkiye'nin toplumsal manada geleceðini deðiþtirip þekillendirecek büyük olaylar yaþandý. Bütün bu büyük deðiþimlerin karþýsýnda duranlar veya durmasý gerekenler ise sesini yükseltmekten çekinir bir halde köþesine çekilmiþ adeta sûra üflenmesini bekliyorlar!
Her ne kadar ülke gündemi yavaþ yavaþ tarihi bir seçime kilitlense de toplum hayatýnda çok daha farklý alanlarda mücadelelerin verilmesi gerekiyor.
Onun için "Ey Müslümanlar bu çocuklar kimin?" çýðlýðý atmamýza neden olan bu tehlike çanlarýný önemsemeliyiz.
Devlet olarak, toplum olarak, aileler olarak ve elbette ki bireyler olarak acil tedbirler almak zorundayýz.
Tedbir derken hemen aklýnýza "engelleme" gelmesin.
Bu gençleri sevgiyle, ilgiyle, hoþgörüyle kazanmalýyýz!
Gençlerimizin, "Müslüman mýsýn?" sorusuna gururla, "Elhamdülillah Müslümaným" cevabýný verebilecekleri yol ve yöntemleri acilen hayata geçirmeliyiz.