Haksýz saldýrýlara alet edilmek istenen bir kalp ve…

Bugün üç ilginç toplantýdan söz edecektim.

Dr. Bilgehan Güntekin'in hayýrlý çalýþmalarýyla Fýndýkzade'de faaliyetlerini sürdüren 'TADD (Tüm Afrika'nýn Dostlarý Derneði)'ýn ve Emir Edip Hoca'nýn, Üsküdar merkezinde -Uncular caddesinde- faaliyetlerine devam eden 'Fütüvvet Vakfý'nýn iþtigal alanýný oluþturan, ekseriyeti siyahi kardeþlerden olan genç insanlar hakkýnda konuþmak ve 16 Aralýk günü Üsküdar - Altunizade Kültür Merkezi'nde yapýlan, Cengiz Aytmatov'u anma programýndan da bahsedecektim. Ama karþýlaþtýðýmýz bir ölümün bize yaþattýðý acý, ölümün kendisinden de acýydý.

Önce, dýþ haber ajanslarýndan bir fotoðraf.

Yerde, sýrtüstü uzanmýþ bir adam yatýyor. Masa üzerinde ise, bir karton üzerinde uzaktan okunabilen büyük harflerle 'KATÝL ÝSRAÝL', altta ise, 'KAHROLSUN ÝÞBÝRLÝKÇÝ AKP' yazýsý.

O yazýlarý yazan, yerde yatan kiþi.

Fotoðraf, geçen hafta, Türkiye Meclisi'nde yaþanan bir ilginç an'ý yansýtýyor.

Çünkü, aðýr þekilde suçladýðý sadece Ýsrail rejimi deðil, Erdoðan ve AK Parti.

Bu foto-haber'in altýnda ise þöyle deniliyor: 'Ýsrail'i þiddetle eleþtiren Türk parlamenter, 'Allah'ýn gazabýndan kurtulamayacaksýnýz.' dedikten hemen sonra düþtü ve öldü.'

Haberi okuyanlar, , 'Allah'ýn gazabýndan kurtulamayacaksýnýz.' sözünün muhatabýn, 'Ýsrail rejimi ve Siyonist Yahudiler' olduðunu sanabilirler.

Ama, hayýr!..

Vefat eden kiþinin hýþýmlý þekilde suçladýðý, Erdoðan ve AK Parti.

'Sizin Ýsrail düþmaný deðil, Ýsrail dostu olduðunuzu ortaya koyacaðým, maskelerinizi indireceðim.' vs. diyordu hýþýmla. 'Allah'ýn gazabýndan kurtulamayacaksýnýz.' diyordu, hiddetle. Ve tam o sýrada, kalbi durmuþ ve düþmüþtü.

Evet, bu sözü muhalefet partilerinden birileri söylese, insan gam yemez; ama, ayný inanç pýnarýndan su içmiþ birilerinin hem de seçimlerde gidip, ömür boyu düþmanlýk ettiði bir malum partinin listesinden Meclis'e girmesi ve 'Gazze Trajedisi'ni söndürmek için son iki aydýr kimsenin yapamayacaðý diplomatik trafikte, onca emek sarf eden tek kiþiye, böylesine saldýrýlarda bulunmasý!..

*

Kalp sektesiyle vefat eden kiþiyi 20 yýl öncelerden tanýrdým, Almanya'ya geldikçe uðrar, görüþürdük. Son seçimlere, CHP listesinden girmeye karar verdiklerine itiraz eden 'Millî Görüþçü arkadaþlara, 'Biz kazanan tarafta yer almak zorundayýz.' demiþ.

Çünkü CHP'nin iktidara yüzde 60-65'lerle geleceðine o kadar inanmýþ ve kazanan tarafta olmalarý gereðini de þöyle tevil etmiþ imiþ: 'Bunlar iktidara gelirse, eskiden alýþkanlýklarýný yine sürdürmek isteyebilirler. Biz ise, 'Müslümanlara zulmetmeye kalkýþmasýnlar' diye aralarýnda olacaðýz...' vs.

Haa, Erdoðan'ý iktidardan uzaklaþtýrmaya ahdedip, birileriyle iþbirliðine koþmalarýnýn böylesine izahýna da pes doðrusu.

Temel Bey'e maþallah, ne gibi masal ve mavallarla adamlarýný kimlerin emrine vermiþ.

Bütün bunlarý etraflýca niye mi anlatýyorum. Bu feci ölüm, bazýlarýnca yüceltildi ve o kiþiyi, 'þehit' ilan ettiler. Dahasý, Fatih Camii'nde Cuma Hutbesi okuyan hoca da, o kiþiye minberden, 'þehit' diye niteleyerek rahmet dilemez mi? Demek ki, Erdoðan ve AK Parti'ye aðýr sözlerle hücum ederken kalp krizi geçirip ölünce 'þehit' olunuyormuþ. Hatta, o kiþinin cenazesine, AK Parti'yi temsilen gelen arkadaþlara yönelik olarak, 'Katil Ýsrail!.. Kahrolsun iþbirlikçi AKP' þeklinde yükselen bu sözlere onlar karþýlýk vermediler.

*

Ve ünlü bir lider beye bir hatýrlatma;

1965 seçimlerinin propaganda mitingleri yapýlýyor.

Ýsmet Ýnönü de Diyarbakýr'da. Malum heykelin de bulunduðu, Daðkapý denilen ve Orduevi'ne 50 metre mesafedeki parkýn kenarýnda 10 bine yakýn vatandaþ, Paþa'yý dinleyecekler.

Paþa, kürsüye çýktý. Yakýcý Eylül güneþi altýnda, kalabalýðý süzdü ve ilk söze, 'Said-i Kürdîiii' oldu. O sözü duyar duymaz yüzlerce -belki binlerce- kiþi meydaný terk etmeye baþladýlar. 'Seviyordunuz, niye terk ediyorsunuz mitingi?' diye sorduðumda, 'Yav bu Paþa adam olmaz. Gelmiþ buraya, 40 sene önce idam ettirdikleri Þeyh Said'e hakaretle baþladý söze. Arkadaþ, bu halk, Þeyh Said'e söz söyletmez.' cevabýný veriyorlardý.

Þimdi, þu kadarýný belirteyim ki, tartýþýlmasý serbest olmayan bir konuda, resmî tarihin iddialarýyla hele de Þeyh Said'e, 'Hain, emperyalist uþaðý' gibi yakýþtýrmalar, ancak muhalefetin ekmeðine yað sürmektir. (O gibilere, Nuh Albayrak Bey'in dünkü yazýsýný okumalarý tavsiye olunur.)