M. Yalçýn Yýlmaz
M. Yalçýn Yýlmaz
Tüm Yazýlarý

Hangi medya etiði

Medyada etik kurallarýn alt üst olduðu bir dönemdeyiz. Her gün haberlerde karþýmýza çýkan etik ihlaller medya okuryazarlýðýnýn önemini tekrar hatýrlatýyor. Kuþkusuz birtakým mihraklarýn maþasý haline gelen medyada her dönem ihlaller olurdu; ancak son zamanlarda Türkiye karþýtlýðýnda sýnýrlarý aþan örneklerle karþýlaþýyoruz.

Alman Deutsche Welle[DW]Türkçe servisi dünyada en çok Çerkes nüfusuna sahip ülke olan Türkiye'de Çerkeslerin asimile edildiðine dair bir video yayýnladý. Türkiye Çerkesleri gerek sosyal medyadan gerekse haber kanallarýndan yaptýklarý açýklamalarla en sert þekilde cevap verdi. DW, Türk toplumuyla kaynaþmýþ ve kendisini belki daha çok Türk hisseden böyle asil bir topluluðu bu þekilde manþete taþýmak yerine tarihe yolculuk yapýp Çerkeslerin Rusya'da yaþadýklarýný manþete taþýmalýydý. Yapmadý. Türkiye'nin iç huzurunu hedefleyen manþetinin arka planýnda ise baþka bir amaç vardý: Türkiye'nin Kafkasya'da giderek artan etkisini kýrmak. Bu olayýn görünen yüzü ve ilerleyen yýllarda da tekrarlayacak. Bugün maalesef konu olan Çerkesler, yarýn ise Türkiye'de barýþ içinde yaþayan diðer gruplar olacak.

Almanya ve Türkiye arasýndaki olumlu iliþkileri germeye çalýþan bu haberlerin arkasýnda kimler var bir müddet tartýþýlacaktýr. Haberin Almanya'daki ve Türkiye'deki uzantýlarý da ilgililerce kuþkusuz dikkatle incelenecektir. Ancak bu hadisenin bize hatýrlatmasý gereken baþka bir husus var.

Son yýllarda özellikle internetin yaygýnlaþmasýyla yabancý medya kuruluþlarý Türkiye'deki yaygýnlýklarýný artýrmaya baþladýlar. Yurtdýþý medyasýndan dikkat çeken yatýrýmlar geldi. Bu kuruluþlarýn büyük bölümü elemanlarýný yerel nüfustan seçti, Türk toplumunun yakýnýna girdi ve en önemlisi de tüm Türk halkýna ulaþabilmek için Türkçe yayýn yapmaya baþladý. Kimsenin bu kuruluþlarýn yayýn yapma özgürlüðüne laf ettiði yok. Tabii ki istedikleri gibi haber yapabilirler, ilginç haber ve manþetlerle gündeme oturmaya çalýþabilirler. Ancak karþýlarýnda da servis ettikleri her habere inanan bir kitle yok artýk. Kamuoyu haberleri iki kere düþünerek okuyor bugün. Türkçe haber ve analiz yayýnlayan bu kuruluþlarýn Türk dýþ politikasýný etkilemek için faaliyet gösterdiðini biliyor.

Bugün Türkiye genelinde sayýlarý 25'i bulan bu haber ajanslarý ve gazetelerin bazýlarý özellikle farklý bir noktadan dikkatimizi çekmeli. Türkiye geliþmeleriyle, ilerlemeleriyle gündemi bol olan ve giderek de uluslararasý arenada iddialarýný tescilleyen bir ülke. Oysa bu medyada Türkiye gündemine oturan önemli haberlere hiç yer verilmiyor. Tam tersi, ülke gündeminde önem taþýmayan bir haberin sýk sýk tekrarlanmasý, kimsenin aklýna bile gelmeyecek bir olayýn sýk sýk hatýrlatýlmasý basit ama titizce uygulanan bir yöntem. George Gerbner meþhur Ekme Kuramýnda bu durumu, mesaj ne kadar sýk tekrarlanýrsa etkisi o oranda artar diye açýkladý. Bugün de maalesef Türkiye'de aktif faaliyet gösteren yurtdýþý medyasýnýn temel davranýþ biçimi bu. Tekrarla, inansýnlar...

Elbette söylediklerim etik ihlalleri yaygýnlaþan/yaygýnlaþtýran bir medyada farklý yerlere çekilmeye çok müsait. Bu yüzden altýný çizmek gerekli: Medya kuruluþlarýný devletin baskýlamasý gibi anti-demokratik bir tutumu asla savunamayýz.

Yabancý medyanýn Türkçe servislerine karþý en önemli tepki, okur tepkisi. Ülkenin ulusal çýkarlarýný ve toplumsal birliðini hedef alan yalan ve asýlsýz haberleri bilinçle takip eden okurun vereceði tepki. Bu nedenle de platformlar ve özellikle de sivil toplum kuruluþlarý kendilerini yahut ulusal birliðimizi hedef alan manþetlere karþý uyanýk olmalý. Medya okuryazarlýðýný yaygýnlaþtýrmalý; yapýlan yanlýþ ve çarpýtýcý haberlere tepkisini tekrar ve tekrar ortaya koymalý. Tekrarlamalý ki, doðru bildiðini ve inandýðýný dýþarýya aktarabilsin.