Bir eðitim kurumunda dostlarla hasbihal esnasýnda misafir olarak gelmiþ bir kardeþimiz sohbetin konusuna istinaden sorular yöneltti.
"Neden hep manadan, hesaptan, imtihandan, gençleri dertlenmekten bahsediyorsunuz? 'Günümüz' kelimesi benim için çok önemli. Zira bu sözcüðün karþýlýðý çok dolu. Bugün her imkana sahibiz. Teknoloji emrimizde, mobil telefonlarla yapamadýðýmýz yok. Okuyalým, okutalým gibi bir dertlenme içine neden giresiniz ki? Okumak isteyen zaten elindeki cihazla her þeye ulaþabiliyor. Ýnanç deðerleri meselesinde çok duruyorsunuz; inanç mý önemli kalbin temiz olmasý mý? Kimlikten, þahsiyetten dem vuruyorsunuz; bunlarýn artýk günümüzde bir kýymeti var mý? Ruhun doyurulmasý gerektiðinden bahsediyorsunuz; günümüzde her imkân enerjisiyle ruhun doymasýna yeterli deðil mi?" gibi birçok soru cümlesini art arda sýralayarak sohbetimize dahil oldu.
Ne demeli diye düþündüm. Nereden baþlamalý... Biz, gençlerimiz noktasýnda dertlenirken bir yetiþkinin bu çýkýþý ürkütücüydü.
Ýnsan, ruhunu doyurmasý gereken asýl enerji kaynaðýný býraktýðýnda, suni enerji kaynaklarý bulmak zorunda olduðunu iliklerime kadar hissettim.
Zihnime Sinan Canan'ýn bir konuþmasý düþtü. Dilim döndüðünce hatýrda kalanlar üzerinden anlatmaya çalýþtým.
Hedefimizin ne olduðunu, deðerlerimize neden sahip çýkmak zorunluluðumuz olduðunu, teknoloji ve dijital bilmenin yanýnda tarih, düþünce alanýnda da kendimizi geliþtirmemiz gerektiðini ifade etmeye çalýþtým.
Uzunca bir sohbetin sonunda birbirimizin telefonlarýný alma ihtiyacý kendiliðinden doðdu ve tekrar görüþme arzusuyla ayrýldýk.
Canan hocanýn tespitleri üzerinden birkaç kelam edebilme cesaretini göstererek konuya yazýya aldým.
Günümüzde teknolojinin hüküm sürdüðü çaðýn nimetlerini dikkate alýrsak, sanki bir cennette olduðumuzu bile düþünebiliriz. Ancak bu durum deðerlerimiz, ideallerimiz ve fikirlerimizle doðrudan iliþkilidir.
Týpký dijital dünya ve teknolojinin: "Cenneti imtihana tabi tutmadan peþin veriyoruz, vadeli deðil" dediðine aldanan sekülerler gibi.
Öyle ya, kimilerine göre Allah cenneti vadediyor ancak bir ömür imtihandan geçirerek vadeli veriyor! "Vadeli bir cenneti mi tercih edersin yoksa peþin olaný mý?" sorusuna muhatap kalan insanlýk, onulmaz düþünceler içinden sýyrýlabilmenin formülünü "peþin" olanda buluyor!
Eðer bir fikrimiz, idealimiz, deðerlerimiz, mefkûremiz varsa dijital, teknoloji, hedeflerimize ulaþmamýz noktasýnda bir araca dönüþür.
Ancak, ne yazýk ki, bu dijital teknolojik araçlar günümüzde daha çok eðlence amaçlý kullanýlýyor ve bu durum bizi kapitalizmin incelikle örülmüþ "peþin cennet" tuzaðýna doðru sürüklüyor, birer süje deðil, obje kýlýyor, yem haline getiriyor. Bu tuzaðýn sonunun nereye varacaðý meçhul.
Acaba bu kýsýr döngüyü kýrmak için ne yapmalýyýz?
Canan hocanýn tabiriyle; kendimize Hira'lar mý bulmalýyýz. Yaratýlýþ amacýmýzýn farkýna varmanýn ilk adýmý budur.
Tarihin derinliklerine baktýðýmýzda, hiçbir peygamberin bir çarþýda ya da yoðun bir þehirde aydýnlanmadýðýný görürüz. Onlarýn vahiyleri genellikle bir kuyuda, bir zindanda, bir daðda ya da bir maðarada gerçekleþmiþtir. Ancak aydýnlanma gerçekleþince de halk içine inmiþler ve hep þehirlerde yaþamýþlardýr.
Elbette, teknolojik aletlerin tamamen reddedilmesi ya da izole bir yaþam sürdürülmesi de mantýklý bir çözüm deðildir.
Bunun yerine, teknolojiyi ve dijitali doðru bir þekilde kullanma ve tefekkür sürecimize dahil etme yolu, kapitalizmin "peþin cennet" tuzaklarýndan kaçmanýn ve huzuru bulmanýn etkili bir yoludur.
Dijital dünya, sadece eðlence ve tüketim araçlarý olarak deðil, ayný zamanda düþüncenin ve tefekkürün hizmetine sunulduðunda bize yol gösterebilir.
Bu noktada, Hira maðarasýný bulmak ve orada kýsa süreliðine de olsa düþüncelerimize zaman ayýrmak, yaratýlýþ gayemizi fark etmenin ve teknolojik araçlarýn getirdiði potansiyeli tam anlamýyla kullanmanýn bir yolu olabilir.
Bu durumda, teknoloji cennet deðil, cenneti arayanlarýn bir aracý haline gelir.
Kýymetli dost, güzel insan Taha Kýlýnç'ýn deyimiyle: "Günümüz þartlarýnda, tefekkür ve ideal için biraz asosyal olmak gerekir."
Ýç dünyamýzda derinleþip yaratýlýþ amaç ve gayemizi bulmaya çalýþalým. Ailemizle olan baðlarýmýzý güçlendirelim.
Tatil beldesi olarak deniz kenarlarýný, lüks otelleri, beþ yýldýzlý mekanlarý deðil bizi tefekküre sürükleyecek mekanlara yönelelim.
Gelin bu yaz tatil planlarýmýzý Hiralar bulmak üzerine yapalým.
Bu süreçte, belki de asýl hedeflerimizi, gerçek deðerlerimizi ve var oluþ amacýmýzý buluruz.