Hoþ sada...

‘’Baki kalan bu kubede hoþ bir sada imiþ’’

Fatih Yayýnevi Matbaasý kurucusu Hüseyin Hilmi Kurtulmuþ hocamýz doksan yaþlarýnda ahiret yolculuðuna çýktý. Geçtiðimiz Cuma günü, Fatih Camii’nden çýktýðý bu son yolculuðu Edirnekapý Þehitliðinde nihayete erdi. Allah binlerce rahmet eylesin.

Aslýnda üniversite mezunu ve müfettiþ kökenli bir kiþi olmasýna karþýn, baþta babasý son devrin Ýslam bilginlerinden Numan Kurtulmuþ’un eserleri olmak üzere, muhafazakar- mütedeyyin kesimin ‘’kitap’’ ve ‘’fikir’’ ihtiyacýný karþýlamayý kendisine hedef edinmiþti... Babasýnýn; Amentü Þerhi, Cuma Hutbeleri ve Ýslam Ýlmihali kitaplarý dahil, pek çok önemli eseri okuyucularla buluþturmuþ.

Yeðenlerinden Dr.Zehra Kilitçioðlu hanýmla yaptýðým görüþmede, bir devrin-dönemin insanlarýný tek tek uðurluyoruz deyiþi dikkate deðerdi. Adanmýþlýklarla, fedakarlýklarla, maddi makam beklemeden, nerede eksik varsa orada yer alarak, boþluðu ruhuyla örerek, kalbiyle doldurarak bugünlerin zeminini hazýrlayan Asým’ýn örnek Nesli’ydi onlar...

Osmanlý bakiyesi Anadolu’nun, Cumhuriyet döneminde yaþadýðý modernizm uygulamalarý arasýnda medeni kimliðini, geleneksel mirasýný yitirmeden taþýyabilmesi için fedakarca emek veren bir neslin, kandillerindendi Hilmi Kurtulmuþ Hocamýz.

Yeðeni Prof.Numan Kurtulmuþ beyfendi, amcasýnýn kurduðu Fatih Yayýnevi Matbaasýnýn, Caðaloðlundaki mütevazi bürosunun aslýnda bir ‘’fikri muhit’’ ve ‘’mektep’’ olduðunun altýný çizdi. Üstadlarýn, yazarlarýn, þairlerin, üniversite hocalarýnýn, gazetecilerin ve elbette gençlerin, gelip, sohbetlere kulak verdiði, o demde piþtiði, sanata dair edebin, fikriyata dair þahsiyetli duruþun anlatýldýðý, öðrenildiði bir muhit... Üstad Necip Fazýl’ýn, Üstad Sezai Karakoç’un pek çok kitabý burada basýlmýþ. Milli Türk Talebe Birliði’nin yayýnlarý, Ahmet Cemil Akýncý ‘nýn, Zekai Konrapa’nýn eserleri, Diriliþ Gazetesi’nin ilk nüshalarý hep bu yayýnevinde basýlmýþ... Numan Bey, rahmetli amcasýndan bahsederken gençlerle olan iliþkisini önemsiyor; hatta siyasetçi ve hukukçu Feyzullah Kýyýklýk beyfendi, arkadaþlarýyla yayýmladýklarý, Ýslam Medeniyeti Mecmuasýnýn (1967-1982) pek çok sayýsýnýn, Fatih Yayýnevi Matbaasýnda basýldýðýný anlatmýþ kendilerine...

Para kazanmak için deðil, fikri mefkureyi diri tutabilmek için kurulmuþ bir yayýnevinden bahsediyoruz. Fedakarlýklar, adanmýþlýklar, en önemlisi aþk ile atýlan tohumlar... Bizler o tohumlardan neþet eden fidanlarýn arasýnda, o aðaçlarýn gölgesinde büyüdük. Ne yazýk ki bugün her þeyin maddi bir karþýlýðý var, kitleler inancýn coþkusundan uzak, hiç bir þeyi feda edemeyiþin mefkuresizliðinde çýrpýnýp duruyor...

Hilmi Kurtulmuþ hocamýz, uzun yýllar Ýslam Ansiklopedisi’nde ‘’musahhih’’ ve ‘’editör’’ olarak da çalýþmýþ, ansiklopedide çalýþanlarýn, çetrefilli her eski metinde danýþtýklarý, fikrini sorduklarý ‘’Hilmi Amca’’sý olmuþ. Kelimelere adanmýþ bir ömürde, kelimeleri mücevher gibi tartarak ve yerli yerine koyarak büyük bir kültür iþçiliðini sýrtlanmýþ bir Ýstanbul Beyefendisi’nden bahsediyoruz. Kelime zevki, ait olduðunuz medeniyete has en belirgin delillerdendir.

Prof. Sevgi Kurtulmuþ hanýmla yaptýðým görüþmede, tez yazým dönemlerinde, Hilmi Hoca’nýn kendisini her akþam ziyaret ederek, sayfalarý tetkik ettiðini, kendisiyle tezi hakkýnda müzakerelerde bulunduðunu anlattý. Genç dimaðlarýn her zaman yanýnda olmuþ bir mihmandardan söz ediyoruz.

Her þeyi maddiyata dönüþtürmüþ bizim neslimiz için sanki bir menkýbe gibi gelen bu hayat hikayeleri, bizim babalarýmýzýn, amcalarýmýzýn, dayýlarýmýzýn yaþadýklarý gerçeðin ta kendisiydi. Kumaþlarý saðlam ve dayanýklýydý onlarýn, iman ve aþk tezgahýnda dokunduðu için... Rükuya eðilirken bile sýrtlarý dümdüzdü onlarýn, eðilip, doðruya bel baðladýklarý için. Hayatýn ölümlü ve ahiretli olduðunun bilgisiyle çok çalýþýrlardý, arkalarýna bakmadan... Hayasýzlýk ve haysiyet cellatlýðý onlarýn semtine uðrayamazdý. Gençler onlara güvenirdi, onlar da gençlere sýðýnak, maðara olurlardý. Hilmi Kurtulmuþ Hocamýzýn vefatýyla, ahirette bir kandilimiz daha yandý. Allah, yolunda ve rýzasýnda olanlarý Nur’uyla aydýnlatsýn, Allah rahmet maðfiret eylesin...