Sondan baþlayalým...
Kýlýçdaroðlu'nun, "Askerî darbeler kesinlikle savunulamaz. 27 Mayýs darbesini yapanlar bugün utanýyor" ifadesi, CHP'nin "kurumsal" görüþü olmadýðý gibi kendisinin de samimi düþüncesi deðildir. CHP'de, "kaset" ile eþ zamanlý olarak "takýye dönemi" baþlamýþtýr. Kýlýçdaroðlu'nu o koltuða oturtanlar, izleyeceði yolu da belirlemiþtir. Mesela "Kaçacak" saçmalýðý da, FETÖ'nün yazdýðý bir çamur senaryosudur. Bu yüzden, sahibinin sesi Kýlýçdaroðlu'nun, "inanç ve ibadet özgürlüðü" konularýndaki beyanlarý, "takýye darasý" düþülerek deðerlendirilmelidir.
Nitekim Kýlýçdaroðlu, 2010 yýlý 27 Mayýs'ýndaki bu "zoraki darbe karþýtlýðý"ný, bir süre sonra unutmuþtu. 15 Temmuz'da tanklarýn arasýndan itibarsýz bir þekilde kaçmýþ hatta bu hain kalkýþmaya; "darbe" bile diyememiþti.
Yalanlarla dürüstlük imajý oluþturmak dünyanýn en zor iþidir. Hiçbir "ajans", yalancýyý; ilelebet "dürüst" gösteremez. CHP'nin aðýr sabýkalarýndan kurtulmak için böyle konuþan Kýlýçdaroðlu, diðer taraftan da CHP'nin, "kuruluþ deðerleri"nden kýl kadar ayrýlmadýðýný söylemektedir.
Bu kirli çeliþki, 27 Mayýs darbesi için de sergilenmektedir.
Kaynaklar, "CHP ve Ýnönü'nün teþvik ve desteði olmasaydý, 27 Mayýs darbesi yapýlamazdý" gerçeðini ortaya koymaktadýr.
Týpký günümüzde olduðu gibi CHP'nin, halkýn oylarýyla iktidara gelemeyeceðini anlayan Ýnönü, 27 Nisan 1960 tarihli TBMM genel kurulunda, "Dýþarýdaki taburun baþýndaki binbaþýyý çaðýrýn ve beni alýp götürmesini söyleyin; bakalým emrinize itaat edecek mi? Binbaþýyý ben çaðýrayým ve Meclis'i feshettireyim. Bunu ister misiniz? Ýhtilâl olacak ve siz bundan kurtulamayacaksýnýz" demiþti.
Darbeye açýkça davetiye çýkaran bu talihsiz beyanlar, Meclis tutanaklarýndan çýkarýldýðý için CHP'liler inkâr etse de, Yassýada'daki soruþturma dosyasýnda yer almýþtý. Hatta iç tüzük gereði Ýnönü'ye "12 birleþime katýlmama cezasý" verilmiþti ama darbeciler bir ay sonra Meclis'i kapatacaðý için bu cezanýn bir anlamý olmayacaktý!
Darbe lideri Cemal Gürsel, bu vb. katkýlarýndan dolayý, 27 Mayýs sabahý Ýnönü'yü aramýþ ve "Paþam, emirleriniz bizim için (haþa) peygamber buyruðudur" demiþti. "27 Mayýs'ý yapanlar utanýyor" diyen Kýlýçdaroðlu'nun selefi Ýnönü ise, "Memleket için çok hayýrlý bir iþ yaptýnýz. Ben yanýnýzdayým, bir þey olursa hazýrým" cevabý vermiþti. (Cumhurbaþkaný yapýlmayý bekliyordu.)
Bunlarý geçelim. Zaten Kýlýçdaroðlu'nun takýyesi dýþýnda 27 Mayýs'ý "darbe" olarak görüp adam gibi kýnayan CHP yöneticisi yok...
Bizim dikkat çekmek istediðimiz hýyanet, darbeye destekten de vahimdir.
Çünkü her ne kadar Yassýada'daki "yargýlama tiyatrosu"ndan, 15 sanýk hakkýnda "idam" kararý çýkmýþsa da bu hukukî deðil; siyasî bir karardý, her an deðiþtirilebilirdi. Nitekim, Millî Birlik Komitesi üyeleri, yetkilerini; 1961 yýlý baþýnda kurulan "Temsilciler Meclisi"ne devrederken, "Paþam, idamlar konusundaki son kararý da Temsilciler Meclisi'ne devredelim. Siz bu kurula hâkimsiniz (çünkü üyelerin tamamý CHP'liydi), istemiyorsanýz onaylatmazsýnýz" teklifinde bulunmuþ, Ýnönü ise "Baþladýðýnýz iþi bitirin" demiþti! (Mücahit Türetken, AA, 21 Mayýs 2018)
Yani Ýnönü "Hayýr" deseydi merhum Menderes ve bakanlarý asýlmayacak, milletin sînesine açtýklarý yara bu kadar derin olmayacaktý. Nitekim Ýnönü, Celal Bayar'ý kurtarmýþtý.
CHP zihniyeti asla deðiþmez. Benzer bir durumda, takýyeci Kýlýçdaroðlu'nun da derhal genetik kodlarýna dönerek ayný tutumu sergileyeceðinden hiç þüpheniz olmasýn!