Þehirleþmenin altýn yýllarýnýn yaþandýðý dönemlerde inþa edilen mahalle, semt veya ilçelerin özellikle sel felaketi gibi bir durumla anýlýyor olmasý kabul edilemez bir durum. Teknolojinin özellikle inþaat alanýnda bu kadar artmasýna raðmen bu maðduriyetlerin yaþanmasý normal deðil.
Geçtiðimiz günlerde Baþakþehir merkezli yaþanan sel felaketi akýllara durgunluk verecek cinstendi. Metroyu su bastý, insanlar binalarýn ikinci katýnda mahsur kaldý. Araçlar heder oldu. Aðaçlar yerinden koptu. Baþakþehir'imize geçmiþ olsun.
Biz de Baþakþehir ilçesini merkeze alacaðýz ancak afet maðduriyeti üzerinden deðil. Yazacaklarýmýz bir mukayese ile durum tespiti olacak.
Yetiþkin sorumluluðundan ve bunun saðlayacaðý yaþam düzeninden uzak; "artýk farklý bir dünyadayýz" yanýlgýsýyla, anlam, mana ve düþünce bütünlüðünün olmadýðý bir yaþam biçimi, günümüz gençlerinin çoðunluðunun tercihi.
Bu tercihler; topluma yabancý, bize ait olmayan, þahsiyet eksikliklerinin giderilmesi dürtüsüyle yapýlan tercihlerdir.
Toplumda görülen inanç ve ahlak boþluklarý öncelikli olarak gençliði etkiler.
Prof. Dr. Ýsmail Doðan'ýn Sosyoloji Kavramlar ve Sorunlar kitabýndaki tespitiyle: "Dünya genelinde, 60'lý yýllarda gençlik kültürü karþý kültür hareketleri çerçevesinde kendini göstermiþtir. Ýngiltere'de "Teddy Boys" lar, Amerika'da "Dazlaklar", Almanya'da "Punkçu" gençlik, II. Dünya Savaþý sonrasý "savaþma, seviþ" sloganýyla ortaya çýkan "Hippiler" ve "Çiçek Çocuklarý" modern toplum eleþtirisini hedeflemiþ ve gerilimi boþaltan bir supap görevi üstlenen, yaþadýðý döneme damga vuran gençlik hareketleri olarak tarihe damgasýný vurmuþtur.
Özellikle maddi doygunluk derecesi iyi olan alt kültürler daha çok öykünmeci, taklitçi gruplardýr. Bunlar örnek aldýklarý güçlü ülkelerin acý ve elemlerini benimsemiþtir. Bu gruplar kendi gerçeklerine raðmen yabancýlaþmýþtýr. Baðdat Caddesi Gençliði bunlara örnektir."
Ýstanbul'un güzide yerlerinden olan Anadolu Yakasý'nýn Baðdat Caddesi'ni uzun yýllar konuþtuk, romanlara konu oldu, okuduk. Bu caddede ömür geçiren gençlerin ne yanlýþlar içerisinde olduklarýný dillendirdik.
Lüks arabalarla, uçuk kaçýk giyinme tarzlarýyla yapýlan araba yarýþlarý, sevgili yarýþlarýndan bahsettik...!
Baðdat Caddesi'nde çok canlar yandý, birçok aile mahkeme yollarýna düþtü, zengin çocuklarýna dokunulmazken orta sýnýf aileler periþan oldu!
Kýzlar þuh ve gösteriþli elbiseleriyle cadde boyunca kaldýrým süsüydüler. Yarýþ esnasýnda ise erkeðin yan koltuðunda motivasyon aracýydýlar! Týpký Amerikan film sahnelerinden fýrlamýþ gibi!
Genelde gecenin ilerleyen saatlerine kadar süren bu eðlence tarzý; gençlerden birisinin lüks evinde, bahçesindeki kamelyada sýzma ya da tanýmadýðý kiþilerin yataklarýnda sabahlama þeklinde sona ererdi.
Müslüman gençler Baðdat Caddesi'nin yanlýþlarýný konuþur, bir tane dahi olsa genci kurtarma, topluma kazandýrma çabasý içine girerlerdi.
Aslýnda bu süreçlerin müsebbibi gençler deðildir. Gençlerin geçirdiði bu evreler bütünüyle toplumsal yozlaþma ya da deðiþimlerin sonucudur.
Þimdilerde Avrupa Yakasý'nýn Baðdat Caddesi vücut bulmaya baþladý!
Ýsimler, þekiller, mekânlar deðiþik lakin amaç ve hedef ayný! Muhit, Ýstanbul'un yeni gözbebeði ilçesi Baþakþehir.
Buradaki gençlerin þekli tesettürlü ve bunlar muhafazakâr!
Erkekler ayný þekilde zengin, araçlar ayný þekilde lüks, kýzlar ayný malzemenin garnitürü, baþlar kapalý sair yerlerin ne olduðu ise belli deðil!
Son derece süslü, albenili, çekici olmanýn gayreti hem erkekte hem kýzlarda; kafeler hýnca hýnç dolu, gecenin 24'ünden sonra bile...
Ebeveynleri ise yýllar önce Anadolu Yakasý'nýn "Baðdat Caddesi" gençliðini eleþtiren, hidayetleri için dua edenler!
Baþakþehir caddeleri üzerindeki kafelerin önleri, yüksek fiyatlý dairelerin iki katý fiyatýna alýnabilecek araçlarla dolu.
Hafta boyunca ayný arabayla bu mekanlarda bulunmak rüküþlük sayýlýyor!
Nereden mi biliyorum? Bu güzide ilçenin sakiniyim. Zikrettiklerimiz de burnumuzun dibinde olup bitiyor.
Bir Baðdat Caddesi'nin vebali bizi manen yeterince çökertebilecekken, artýk bu yükü binlerce katýna çýkartacak olan ikinci bir Baðdat Caddesi vakýasý bu millete bedelin katmerlisini ödetir endiþesindeyiz!
Muhafazakâr burjuvazinin egemen sýnýf olduðu merkezler böyle midir bilmiyoruz ancak bu sonuç; neoliberalizmin küresel çapta yaygýnlaþmasýna paralel bir geliþme kabul edilerek hafife alýnamaz!
Yani dememiz o ki Ýstanbul'a iki Baðdat Caddesi'nin vebali fazla gelir...