Gerçekçi olalým.
“Ýbrahimi dinleri” hiçbir zaman sevmedi, onlarýn insanlarý ortak inançlar doðrultusunda cemaatleþtirmesini, bireyin üzerine inancý bir tül gibi örtmesini, bencilliði/kibri yasaklayýp, diðer insanlar ve toplum için mesuliyetler yüklemesini, önünde bir engel olarak gördü.
Kapitalizm, korumasýz, yalnýz ve bencil “bireyler” sever.
Etnik veya dini coðrafyasýnýn önemi yoktur, kendisine zorlanan hýrslar doðrultusunda bencil hedefler rotasýnda ilerleyen, rekabeti seven, rekabet için teçhiz edilmiþ ve omuzlarýna basýp geçtiði “kaybedenleri” birer çöplük faresi gibi gören “bireyler…”
Baþarýya giden yolda her þey mubahtýr.
Sýradan üç kaðýtçýlýktan, 2008’de olduðu gibi finansal hýrsýzlýklara/uyuþturucu baronluðuna hatta katillik veya fahiþeliðe giden yol böyle açýlýr…
Kapitalizm, anlý-þanlý üniversite hocalarýnýn allayýp-pulladýðý gibi “serbest piyasa ekonomisiyle, rekabetçi güce dayalý bir ilerleme” sistemi deðildir.
Geride býraktýðý büyük insani yýkým ile kalýcý/kurumsallaþmýþ bir insan haklarý sorunudur!..
Sistemin kontrolündeki –sözde- demokrasi ve insan haklarý savunucularý bu nedenle sizlerin detaylar ile boðuþmanýzý, tek tek olaylar hakkýnda tartýþmanýzý ama, sistemin tüm insanlýðý yok oluþa sürükleyen ana mekanizmalarýný tartýþmaktan uzak durmanýzý saðlarlar.
Kapitalizm, baþý sýkýþtýðýnda demokrasi maskesini sýyýrýp bir kenara atar, faþizmi yeniden yapýlandýrýrken dinleri pervasýzca kullanýr.
Ama…
Kapitalizm, samimi inançlý insanlardan nefret eder.
· KAPÝTALÝZMÝN DÝNÝ, PAGAN’DIR…
“Pagan kapitalizm” bir gerçektir, meselenin uzun anlatýmý, 1950’lerde “rock” 1960’larda “pop” müzik patlamasýnýn “hippilik” felsefesi üzerinden nasýl Katmandu yollarýna rotalandýðý, Afrika’nýn pagan müzik ritminin (baðlantýsýnda dans kültürünün ünlü disko markalarý üzerinden) nasýl pazarlandýðýna, bunda Hollywood filmlerinin nasýl rol oynadýðýna, LGBT’ye kadar varýr. Kitabýný yazmam gerekiyor.
“Pagan insan” kapitalizmin insanýdýr.
Eski çaðlarýn paganlarý sadece ihtiyaçlarý, arzularý, içgüdüleri ve olmasý gerekenler için bazý ritüeller gerçekleþtirirlerdi. Günümüz reklam filmleri “Tanrý” kelimesini kullanmadan bireyin “tatmin olma” duygusu için çalýþýyor.
Yalnýz. Kendini güvende hissetmeyen. Sürekli tatmin olmak isteyen. Kapitalizmin istediði insan budur.
Ýnternet baðlantýsýnda bile yalnýz bir neolitik devir insaný!..
· “PAZAR-TANRI”NIN YENÝ KULLARI…
Gerilla savaþçýlýðýndan ülkesinin devlet baþkanlýðýna týrmanmýþ, felsefeci-devlet adamý Jose Mujica 24 Eylül 2013’te BM Genel Kurulu’na þu cümlelerle sesleniyordu: Tanrýmýza ihanet ettik ve artýk þimdi Pazar-Tanrý’nýn mabedini iþgal ediyoruz. O bizim ekonomimizi, siyasetimizi, alýþkanlýklarýmýzý belirliyor, hatta kredi kartlarý ve finans fonlarýyla koruduðunu söyleyip, mutluluk daðýttýðýný gösteriyor. Görünen gerçek, sadece tüketmek için doðduðumuzdur. Tüketim yapamayacaðýmýz zamanda ise yok edileceðimizdir.
Mujica’nýn sözünü ettiði “Pazar-Tanrý”nýn (Market-God) dünyada bütün insanlarý ortalama Amerikalý seviyesine taþýmasý bile imkansýz, çünkü bunun için üç dünya büyüklüðünde kaynaða ihtiyaç var. Aksine bu “Pazar-Tanrý” dünyadaki son ormanlarý yok ediyor, hayvan habitatýnýn içine insaný sokarak, insanýn temas etmemesi gereken virüsler ile buluþmasýna yol açýyor.
· BILL GATES’LER BAÞARAMAYACAK…
Günümüz egemenlerinin geçiþ sürecinde görünüþte evanjelik/Yahudi-Hýristiyan kimlik taþýr gibi duran, aslýnda, “Pazar-Tanrý”nýn isteklerini karþýlayacak “pagan” kimlikli bir insan peþinde olduðu açýktýr. Yakýn gelecekte Hindu-Budist inanç sisteminin “bireyin ruhsal kurtuluþ reçetesi” gibi sunulacaðý günler yaþayacaðýz.
Müslüman coðrafyanýn 2001’den bu yana yaþadýðý korkunç olaylar, bu planda Ýslam’ýn doðrudan hedef alýndýðýdýr.
Savaþlar ile yýprattýklarý Ýslam’ý, “mürted cemaatler” eliyle yok etmeye çalýþtýklarý açýk gerçektir. Bu tehlike ayný zamanda Katolik ve Ortodoks kiliseleri ile “gerçek Yahudi inancý”sahipleri için de geçerlidir.
Belli ki, Bill Gates gibi, “yeni tip insan” (bu iþlerin felsefi zeminini oluþturan Yuval Harari gibilerin ifadesiyle Homo Deus) arayanlarýn oyunu KOVÝD-19’la yeni bir sürece girdi.
Onlarýn bir hesabý olabilir, asýl unutulmamasý gereken Allah’ýn hesabýdýr.
Ýnsanlar bu salgýndan, gerçek anlamýyla ayný gemide olduklarýnýn bilinciyle çýkacaklar.
Bu; 1- Ýnsanlýk içindeki kutuplaþmanýn azalmasýna, 2- Bir arada yaþama tercihinin güçlenmesine, 3- Ýnanç sahipleri arasýnda artan bir dayanýþmaya neden olacaktýr.
Baþaramayacaklar.