Mustafa Sabri Beþer
Mustafa Sabri Beþer
Tüm Yazýlarý

Kýþladan kütüphaneye…

Eðer bir dönüþüm yapýlacak olsaydý bundan daha isabetlisi olamazdý. Kütüphane medeniyeti...

Kýþla, bir zamanlar dünya hâkimiyetinin merkeziydi. O zamanlar askeri güç geçerliydi. Milletler birbirine üstünlüklerini asker gücüyle saðlýyordu. Kuvvetli olmak için güçlü ordulara, güçlü ordular için kýþlalara ihtiyaç vardý.

Zaman deðiþti, güç merkezleri de deðiþti. Artýk üstünlük ve hâkimiyet bilgiye sahip olma ile saðlanýr oldu. Ne kadar çok bilgiye sahipseniz o kadar güçlüsünüz günümüz dünyasýnda.

Bilginin saklandýðý ve aktarýldýðý materyal ise kitaplar. Kitaplar da kütüphanelerde biriktirilir.

Daha önce bir yazýmýzda Reagan ve baba-oðul Bush yönetimlerinde görev alan dýþ politika analisti Stefan Halper'in, 2013'te Pentagon için hazýrladýðý bir rapordan bahsetmiþ; Halper'in raporunda, dünyanýn yeni tarz hikâyelerle kurgulanmasý gerektiðini tarif ettiðini ve top tüfek devrinin bitmiþ olduðunu, fikirlere ve zihinlere girilebilen savaþlarýn gerekli olduðunu "Savaþlarý artýk ordular ve silahlar deðil hikâyeler kazanýyor" þeklinde ifade ettiðini dile getirmiþtik.

Geçmiþin askerleri günümüzün kitaplarý, fikirleri, zihinleri, kelamlarý, geçmiþin kýþlasý ise günümüzün kütüphaneleri oldu.

O yüzden Rami Kýþlasý'nýn Rami Kütüphanesi'ne dönüþtürülmesi çok anlamlý.

Rami kelimesinin atmak anlamýnýn bulunduðunu hatýrlayalým. Rami eskiden ok atanlarýn, top ve tüfek atanlarýn bulunduðu mekândý. Resulüllah'ýn (sa) "Güç atmaktýr, güç atmaktýr, güç atmaktýr." (üç kez) anlamýnda bir hadisleri vardýr. Bugün en büyük silah artýk bilgidir. Bu açýdan da bu geçiþ çok anlamlýdýr.

Benim çok iyi tanýdýðým, babamýn anne/dedesi askerliðini Rami'de yapmýþtý.

Düþüncesinden hayata geçirilmesine emeði geçen herkesi gururla tebrik ederiz.

Geçmiþin iz býrakmýþ medeniyetlerine baktýðýmýzda kütüphaneleriyle ön plana çýktýklarýný görürüz.

Endülüs Medeniyeti, içinde milyonlarca kitap bulunan kütüphaneleriyle meþhurdu.

Bunlar öyle kütüphanelerdi ki Nobel Ödüllü Fizikçi Pierre Curie'ye þu cümleyi kurdurmuþtu:

"Müslüman Endülüs'ten bize 30 kitap kaldý, atomu parçalayabildik. Þayet yakýlan bir milyon kitabýn yarýsý kalsaydý çoktan uzayda galaksiler arasýnda geziyor olacaktýk."

700 ile 1200 yýllarý arasýnda "Ýslam", medeniyetinin üstünlüðü sayesinde dünyaya hâkim olmuþtu.

Marakeþ'te halife En Nasýr Ýbni Rüþd, Aristo ve Platon hakkýnda tartýþýrken o sýralarda Batýda aristokrat kesim okuma yazma bilmemekle övünüyordu.

Emevi sultaný 400 bin ciltlik kütüphaneye sahipti ama 400 yýl sonra 'Bilgin!' lakaplý Fransýz kralý V. Þarl bin adetten az fazla kitap sayýsýyla övünebiliyordu!

Irak'ýn küçük bir kasabasý olan Nadife'de 40 bin cilt kitap, Hama'lý Kürt prens Ebu'l Fida'nýn þahsi kütüphanesinde 70 bin cilt, Arabistan'da El Muayyed'in kütüphanesinde 100 bin cilt, Maraga'da 400 bin cilt kitap bulunuyordu.

Avrupa'da okur yazarlýk sadece kilisenin sayýlý üyeleri tarafýndan bilinirken Endülüs'te Ýslam Üniversitelerinin baþarýlarý konuþuluyordu.

Mýsýr Medeniyeti Ýskenderiye Kütüphanesi'nin üzerinde yükselmiþti.

Baðdat, Moðollar tarafýndan yakýlýp yýkýldýðýnda kütüphanelerinde milyonlarca kitap vardý.

Rami Kütüphanesi yeni bir baþlangýç olmalý.

Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn Millet Kütüphanesiyle baþlattýðý ve devam ettirilen bu seferberlik, 'Kütüphane Medeniyeti Seferberliði'ne dönüþmeli arzusundayýz.

Her mahallede bir kütüphane olmalý.

Öðrencisinden memuruna, yaþlýsýndan gencine her insanýn kolayca ulaþabileceði ve istifade edebileceði kütüphaneler.

Her mahallenin parklarýnýn bir köþesine kütüphane yapýlamaz mý?

Özel olarak tasarlanmýþ, dýþý ve içi ferah olan kütüphaneler...

Hem kitaplara hem de dijital dünyanýn imkânlarýna ulaþýlabilecek kütüphaneler.

Bunun kültür ve kitap dünyamýzda estireceði rüzgârý tahmin edebiliyor musunuz?

Gençlerimizi sokaklardan kurtaracak sýmsýcak bir ortam hazýrlamanýn getireceði faydanýn farkýnda mýyýz?

Öðrencilerin huzur içinde ders çalýþabileceði kütüphanelerin ne kadar cazip bir imkân olduðunun farkýnda mýyýz?

Ýhtiyarlarýn güvenli bir ortamda gazete, dergi veya kitaplarýný okuyabilecekleri kütüphanelerin ne kadar memnuniyet verici olacaðýnýn farkýnda mýyýz?

Kütüphaneleri soðuk binalar olmaktan çýkarýp Rami Kütüphanesi gibi yeþilliðin ve huzurun hâkim olduðu mekânlar haline getirmeliyiz.

Ýþte o zaman yeniden bir medeniyet inþa edebiliriz!

Kütüphane Medeniyeti...

Artýk kitapsýz zamanlardan kitaba doðru bir fetih mi yapsak?

Seçim elimizde...

Hayat dediðimiz þey de zaten seçimlerle ördüðümüz bir kumaþ deðil mi...?