21’nci yüzyýlý sevmedim.
Allah’ýn bildiðini kuldan saklayacak deðilim, eþitsizliðin tavan yaptýðý, kuralsýz savaþ alanlarýnda masum katliamlarýnýn sergilendiði berbat bir çöküþ yüzyýlý yaþadýðýmýz.
Bunun nedenini de biliyorum: Vahþi bir yüzyýlda yaþýyoruz.
Kapitalist ekonomi anlayýþýnýn ölümün siyasetine döndüðü bir dönem bu ve insanlar, günlük yaþam telaþlarýnýn içinde yuvarlanýp giderken, bunun bile farkýna varamýyorlar.
Ýçinde yaþadýðýmýz güçlü anafor, galaksiler ötesindeki kara deliklerden farksýz.
Bizleri içine çekiyor, enerjimizi sistemli bir þekilde sýfýrlýyor, ama bizler, hala yaþadýðýmýzý sanýyoruz.
Oysa, içinde bulunduðumuz sistem yaþatmaya deðil, öldürmeye ayarlanmýþ, yaþam için geliþtirilmiþ “sürdürülebilirlik” kavramýný, imha etmeye sabitlemiþ yapý taþýyor.
Bu sistem, zengin ve güçlü olaný yaþatýyor, barýndýrdýðý derin eþitsizlikle, fakir ve güçsüz olanlarý dev bütçeli bir müzikal yapýmýnýn sahnede tek iþi hiç ses çýkarmadan dekorun bir parçasý gibi durmak olan figüranlarý haline getiriyor.
Kendine bile güvenmeyen bir sistem bu…
O nedenle, yýlda toplam 1 trilyon 917 milyar dolarý (yaklaþýk 14 trilyon TL, Türkiye’nin 2020’de öngörülen bütçe geliri 1 trilyon TL) silaha yatýrýyoruz. UNICEF ve Dünya Saðlýk Teþkilatý’nýn geçen yýl yayýnladýðý raporda ise, 2.2 milyar insanýn temiz içme suyu garantisi olmadýðý, 4.2 milyar insanýn saðlýklý-temiz ortamda yaþama þansý bulunmadýðý, 3 milyar insanýn en basit el yýkama sistemine bile sahip olmadýðý belgelendi.
Ýnsanlarý öldürmek için kurumsallaþmýþ yapý, yaþatmak için en gerekli ihtiyaç olan suyu bile saðlayamýyor!..
· HERÞEY “ÞEYTANLAÞTIRMA” ÝLE BAÞLAR…
Adolf Hitler’i insanlýk tarihinin en korkunç suçuna sürükleyen neden, iktidara ilerlediði günlerde Yahudileri “þeytanlaþtýrmasýydý…” Onun bize gösterdiði ana gerçek, bir millet, etnik-dini grup veya siyasi hareketi “þeytanlaþtýrdýðýnýz” anda akýbetin ayný olacaðýdýr.
Amerika’nýn 2001 terör saldýrýsýndan sonra Müslümanlarý “þeytanlaþtýrmasýnýn”, aslýnda büyük ekseriyeti kendi halinde, kul hakkýndan korkan, sakin bir toplumu gezegendeki terör melanetinden sorumlu tutmasýnýn acý sonuçlarýný günümüzde yaþýyoruz. Afganistan, Irak, Suriye’de toplam 5 milyon Müslüman hayatýný kaybetti, Yemen’de 22 milyon insan açlýk tehlikesiyle karþý karþýya, 85 bin altý yaþ altý çocuk öldü bile…
Çin’in Müslüman Uygurlar için oluþturduðu toplama kamplarýnda þu an 2 milyon masum insan bulunuyor, komünist olduðunu ileri süren bir parti, Doðu Türkistan’da Adolf Hitler’in ayak izlerini takip ediyor, Myanmar’daki Arakan Müslümanlarýna dönük soykýrýma destek veriyor.
Dedeleri, Nazizm’in insan yakýlan kamplarýnda korkunç sonla karþýlaþmýþ Yahudiler’in, kuþatýlmýþ þu haliyle 1940-1943 Varþova Yahudi Gettosu’nun benzeri olan Gazze’de olanlara neden sessiz kaldýklarý ayrý bir soru iþaretidir.
· YENÝ SOYKIRIMLARIN HEDEFÝ MÜSLÜMANLARDIR…
Aslýnda, Samuel P.Huntington’un 1993 tarihli, CIA’dan bütçeli Medeniyetler Çatýþmasý çalýþmasýnýn gerçek nedenini þimdi anlýyoruz.
Yazar, “Dünya Düzeninin Yeniden Kurulmasý” derken, Müslümanlar’ýn tüm kültürler karþýsýnda “þeytanlaþtýrýlacaðýný” ve konunun, 21’nci yüzyýlda “nihai çözüme” doðru ilerleyeceðini söylüyordu, bizler yaþadýkça anladýk. Makale yayýnlandýðý yýl, ilk Müslüman kurbanlar, Balkanlar’daki Müslüman Boþnak kardeþlerimiz oldu.
Ne diyordu, 1 Dolar’lýk adamlarý milletine silah çeken Pensilvanyalý? “"Haçlý'nýn ülkenizi iþgal etmesi çok tehlikeli deðildir. "Çünkü sizinle onlar arasýnda kýrmýzý çizgiler vardýr. Bir kere onlar sizin kadýnýnýza kýzýnýza iliþmezler. Mabedinize iliþmezler. Ýliþmemiþ Haçlýlar.”
Ýmam kýlýklý birinin bu sözleriyle, kendini Mekke ve Medine’nin koruyucusu ilan etmiþ bir ailenin Müslüman Filistin topraklarýný Ýsrail’e peþkeþ çeken “asrýn anlaþmasýnýn”(!) destekçisi olmasý ile birleþtiðinde yaþanýlanlarýn bir tesadüf olduðunu söyleyebilir miyiz?
Müslüman coðrafya için artan endiþem, yalnýz, kuþatan düþmanlarýndan kaynaklanmýyor, asýl tehlike, kuþkusuz, barýndýrdýðý hainlerdir…
RAMAZAN BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN: Merhum Burhan Felek gibi bir bayram yazýsý yazmayý isterdim ama, dünyanýn bu halinde içimden gelmedi.
