“Allah'ým kalbimizi yüreksizlerle, aklýmýzý beyinsizlerle tartma.”
Normalde her þeyi yarým býrakýrýz ama kafayý dibine kadar sýyýrmada ustayýz.
Havada edebiyat havasý da yok, gülmemek için kendimi zor tutmakla meþgulüm.
Yazýn plaj terliði, kýþýn kayak takýmý olan bir adam var Ýstanbul’da oturuyor. Sorun da bu ya, adam sürekli oturuyor.
Ýngilizcesi de umurumda deðil olabilir tam bilmeyebilir olsun Bingilizceyi çok daha iyi konuþuyor bu harika bir þey (!)
Laboratuvar ortamýnda ajansýna afiyet bir adam çýkardýnýz ortaya. Peki tamam. Adam yapraklarýn kendisini alkýþladýðýný söylediðinde kumandasýnýn pili bitmiþtir diye düþündük ses etmedik.
Piknik organizatörü olabilir ama belediye baþkaný olamaz diye yazdýðýmýzda bir durun yahu adam bir çalýþsýn fýrsat verin falan yazdýnýz peki dedik bekledik.
Antrikot yemeyen bir belediye baþkaný geldi dediler. Antrikot yemeyen adam acaba nasýl bir þeydi düþünsene adam antrikot yemiyor.
Adam musakka yiyeceðim dedi neredeyse þaþkýnlýktan patlýcan heykeli dikecektiniz.
Keþke antrikot yeseydi de bir mesajla iþten çýkartýldýðýný öðrenen güvenlik görevlisi babanýn hakkýný yemeseydi. Hatýrlayýn engelli oðluyla belediye binasýnýn kapýsýnda aðlayan babayý hatýrlayýn.
Peki tamam geçtik .
Sonuçta adam sevgi doluydu (!) eliyle kalp iþareti yapýyordu. Herkes dalaðýný böbreðini gösterirken o eliyle kalp iþareti yapýyor gönüllerde taht kuruyordu.
Biz kimiz ki biz sadece sütlaç kasesinin þeklini gösterirken yanlýþlýkla kalp yapan sýradan insanlarýz.
Elindeki en büyük malzemesi tecessüstü. Kendinden önceki baþkanýn açýklarýný bulacak onunla iki ay gidecekti. Bir gün bile gidemedi. Neredeyse cenaze arabalarýný, ölüye tahsis edilmiþ makam aracý diye gösterecek israaaf diye baðýracak ve belki de bir ay daha kazanacaktý o da olmadý.
Ambulanslarý bile makam aracýndan sayan o sevgi dolu insanýn yüzüne bol bol bastýðýnýz pudra dökülüyor allýklar da etkisini kaybediyordu.
Ýsraaaaf diye baðýrma aþamasý yerini hazýr projelere konma aþamasýna býrakmýþtý.
Neredeyse kedilerin kuþlarýn aþiret olduðu ormanlarý, mangalý pikniði içinde banklarýna seni seviyorum Merveler yazýlan ormanlarý, bir harf deðiþikliðiyle yeni açýyoruz diye kakalamak ona yakýþýyordu. Olsundu.
Daha yazýlacak o kadar çok þey var ki ne aþamalar ne aþamalar. Uzatmayayým .
Sen de kabul et bu kadar kýsa sürede fiyasko arþivi saðlam baþkanlar arasýna ilk sýradan giriþinin keyfini çýkart... Mesela arada belediye binasýna uðra, proje üret, bizleri de utandýr.
Sen de çok iyi biliyorsun ki þarjýn bitti. Kabul et.
Otobüsler virüs konservesi, insan turþusuyken pandemi döneminde Bakan Fahrettin Koca'ya tere satmanýz cidden güldürdü beni.
Sefer sayýsýný artýrýp ulaþým hattýný geniþletmek çok mu zor Ekrem bey? Bunu neden yapýyorsunuz insanlara. Bunu istisnasýz hangi belediye yapmýyorsa vicdanýna koyduðu sosyal mesafeye incir aðacý dikilmeli.
Ne diyeyim?
Bence Ýstanbul’da otobüslere bindikten sonra virüsten korunmanýn en güzel yolu otobüsten inmek.