Dünyanýn geleceði ve güvenliði paylaþým savaþlarý zinciri ile belirleniyor. Türkistan coðrafyasýnýn orta vadede esas hedef bölgesi olacaðý açýktan gözüküyor.
ABD ve Çin arasýndaki hesaplaþma süreci ve sonrasý, Türkistan için toparlanma, hazýrlýk ve savunma sistemine önem verilmesini þart kýlýyor. Coðrafyanýn esas ana aktörü Özbekistan ve Kazakistan giderek daha fazla yük alacaktýr gibi duruyor. Ama gözüken þu ki, bu mesuliyeti omuzlarýnda taþýyacak iradeyi Kazakistan'dan daha ziyade Özbekistan gösterecek. Özbekistan'ýn adýmlarýna baktýðýmýzda, tarihi devletçilik ve siyasi gelenek kodlarý yansýmýþ gözüküyor. Kazakistan, açýkça söylemek gerekirse, liderliði yürütecek iddiayý ortaya koyacak gibi davranmýyor. Kazakistan'ýn kendine has milli devlet anlayýþý var. "Ebedi Devlet" anlayýþý ile geleceðe bakan Kazakistan'ýn Türkistan'ýn geleceðine ortak güç olarak görebilecek mi? sorusu masaya geliyor.
Bu anlamda, Türkistan'ýn esas ekonomik olarak aðýrlýk gücünden biri olan Kazakistan'ýn cesaretli siyasi irade gösterip gösteremeyeceðini kestirmek zordur. Türkistan coðrafyasýnýn ciddi bir siyasi sürecin içine doðru evrileceðini þimdiden görebiliyoruz. Güvenlik, savunma ve ortak doktrin hayatî olabilir. Çin, ABD, Rusya eksenli gidiþata baktýðýmýzda Orta Asya/Türkistan devletlerinin geleceði ve takip edecekleri yolun istikameti þimdiden analiz edilmelidir. Tacikistan, Türkmenistan, Kýrgýzistan her ne kadar kendine has devlet aklýna ve doktrine sahip olsa da, coðrafya bir yumruk olduðu takdirde büyük dalgalarý bertaraf edebilecektir.
Bu anlamda, Özbekistan'ýn devlet aklý merkezi güç olma yolunda daha cesurca ve uzun vadeli potansiyeli barýndýrýyor. Özbekistan liderinin yaklaþýmýna ve siyaset anlayýþýna baktýðýmýzda tüm tarihsel devlet geleneklerini önemsediðini görebiliyoruz. Öncelikle Özbekistan ve Kazakistan arasýnda savunma alanýndaki ittifak anlayýþýnýn tüm Türkistan coðrafyasýna yayýlmasý elzemdir. Bu hususta Özbekistan daha fazla ortak aklýn temsilcisi olarak meydana çýkýyor. Özbekistan, Türkistan'daki diðer Türk Devletlerinin yükünü omuzlarýna çekebilecek geleneksel tutuma sahiptir.
Büyük paylaþým sürecinde þimdiye kadar pek fazla dikkat çekmeyen Türkistan için savunma, güvenlik anlamýnda ortak doktrine ihtiyaç dönemindeyiz. Ýngiltere'nin de dikkat merkezine oturan Türkistan konusu, ileride farklý boyutta bölgesel denge unsuru olarak karþýmýza çýkacaktýr. Çin, Rusya, ABD ekseninde coðrafyaya baktýðýmýzda bölgenin nüfusu en küçük devleti bile terazide önemli taþ rolünü oynayacaktýr. Türkistan'da, Özbekistan ile Kazakistan arasýndaki savunma anlaþmasýna benzer adýmlarýn topyekun tüm diðer devletlerle olmasý hayatîdir. Tabii, Türk Devletleri karar vermelidir. Hangi savunma doktrini ile geleceði dizayn edecekler? Rusya modeli mi, NATO standartlarý mý?
Özbekistan'ýn tutumu ve güç merkezi olacak devlet aklý ortak paydayýnýn mimarý konusunda kendisini parlak gösteriyor. Özbekistan'ýn siyasi iradesi, tarihten aldýðý güç ile fener rolünü üstlenmelidir. Türkistan'ýn bölgedeki küresel ve bölgesel güçlere karþý kullanýlmamasý için, yeni Ukrayna yapýlmamasý için þimdiden merkezi ortak güç haline getirilmesi gerekiyor. Orta Doðu'yu parçalayýp yöneten küresel aklýn, Türkistan'ý da hedefe koyacaklarýný tahmin etmek zor deðil. Buna karþý koymak için güç dengesini oluþturabilecek aktöre dönüþmesi elzemdir.
Ve hayati olan diðer meselemiz vardýr:
FETÖ okullarýndan mezun olanlarýn görevlerde bulunmasý! Ne yazýk ki, Türkistan'da bunun nasýl bir soruna dönüþebileceði þimdilik pek anlaþýlmamýþtýr. Cengiz Aytmatov'un "Gün Olur, Asra Bedel" eserinde üzerinde ýsrarla durduðu mankurtlaþma süreci her dönem için geçerlidir ve þimdi daha da önemlidir!