Bu aralar en fazla sorulan sorulardan biridir, bu soru. Güvenip güvenmeme meselesi, tabii ki son olaylarýn gölgesinde daha da aðýr basan bakýþ açýsý olarak karþýmýza çýktý.
Putin-Erdoðan iliþkilerinin þimdiki aþamada hayati olduðunu, ileride tarihin yazacaðýný da not edeyim.
Evet, Türkiye lig deðiþtirdi! Ve artýk birinci ligde mücadelenin tam merkezine oturmuþ durumda. Rusya her ne kadar süper güç olarak gözükmeye çalýþsa da, þu anda ekonomik verilere bakarak þunu net söyleyebiliyoruz. Karþýmýzda bölgesel güç var. Rusya; ABD’ye muhatap olarak odaklansa da, mevcut durumuna bakarak elindeki muhataplar listesini artýrma zorunluluðunu pekiþtirmekte.
Türkiye’yi uzun yýllar “bölgesel aktör” olarak görme alýþýklýðý, halen oradan çýkmasýný istemeyen güçlerin de mücadelesi içerisine kendisi sokmakta. Lakin anlaþýlan þu ki;Türkiye birinci ligde ve küresel serüveni etkileyen ve vazgeçilmesi kolay olamayan bir notaya ulaþtý. Bu durumda bölgesel ve küresel güçlerin, ayný zamanda hem odak noktasý, hem de temas noktasý ve anlaþmasýný tetikleyen merkez olmayý baþardý.
Rusya konusunda toplumumuzun kahir ekseriyetinin deðiþken bakýþ açýsýna sahip olduðunu görmek, anormal bir durum deðildir. Tarihi süreç, zaten bu bakýþ açýmýzýn temel taþlarýnýn nedenlerini bize anlatmakta! Lakin orta ve uzun vadede bakmamýz gereken birçok argümanlar var ki, bu sebepten Rusya ile iyi iliþkiler vazgeçilmezimizdir.
Rusya ile geçmiþteki tüm yaptýklarýný unutmaksýzýn yeni dönemin temelini oluþturmak zaruridir.
Rusya koca bir coðrafya. Ruslarýn kendi etnik kimliðini analiz ettiðinizde, Türklerle Slavlarýn karýþmýþ haliyle karþý karþýyayýz. Yani bu topraklarda bizi anlayacak zemin oluþturacak çok veri bulunmaktadýr. Tabii ki uzun yýllar hiç bu noktalara temas etmememiz ve olayý sadece tarihteki gözyaþý içeren hadiselerle okumamýz, bizi Rusya konusunda ciddi endiþe konumuna itmiþtir. Rusya’nýn bakýþ açýsýnda da bizlere karþý, Osmanlý’ya Türklere bakýþ açýsý, en az bizim onlara bakýþ açýmýz kadar olumsuz notlarla zengindir. Þimdi ileriye bakmak ve yeni 100 yýlýn rengini belirleme dönemindeyiz. Bizi ýsrarla Ruslarla çatýþma noktasýna itekleyen gücün her zaman devrede olduðunu unutmasak iyi ederiz! Rusya üzerine iyi çalýþmalar yapmamýz þarttýr.Rusya bizim üzerimize her türlü konularda çalýþmalar yapmýþ, Türkoloji dalýnda en detaylý analizler ve siyasi adýmlarý pekiþtirmede etkilidir. Erdoðan-Putin iliþkileri, bu derin analiz yeteneðini devreye sokmak için iyi bir fýrsat ortamý oluþturmaktadýr.
Kullanýlan dil ve üslup dikkatlice irdelenmelidir.
Meseleye tamamen pragmatik bakýþ açýsý ile bakmamýz þarttýr. Rusya’da etkili olan odak noktalarýný göz ardý etmeden, yeni Türk-Rus iliþkileri hattýný pekiþtirmek, her tarafýn da açýsýndan önemlidir.
Rusya konusuna; pazar, ekonomik partner, komþu, karþýlýklý çýkar konseptinde bakarken, tabii ki sosyolojik zeminde iliþki aðýnýn da kurulmasý, kalýcýlýðý temin eder.
Tabii ki eðer Türkiye’nin; Orta Asya, Türkistan, Kafkasya ve Tataristan gibi iliþkiler,baðlýlýklar felsefesi halen geçerliyse. Yine þunu demeye çalýþýyorum. Eðer biz, bizim olarak hesap ettiðimiz koca coðrafyamýzýn tamamýna talipsek, Rusya ile orta ve uzun vadede iliþkiler aðýný oluþturmak zorundayýz.
Evet, Þehitlerimiz ciðerimizi yaktý! Bunun tarifi sözle izah edilemeyecek kadar zordur.Zaten Baþkan Erdoðan’ýn Moskova ziyaretinin gerçekleþtirilmesini, Putin’in özrü anýmsatan “orada Türk askerlerinin olduðunu bilmiyorduk” beyanýndaki mahcubiyetin yansýmasýný, iyi görmemiz lazým. Olaydan sonra yazdýðým bir yazýda“bundan sonraki iliþki rengini Putin’in taziye verip vermesi ile belirleyeceðiz” diye ifade etmiþtim. Putin taziye verirse iliþkileri koparmak istemediðini, tam tersi suskunluðunun esas sebeplerinden birinin “karþýmýza nasýl çýkacaðý” sorusuna yanýtýn olduðunu söylemiþtim. Putin anlaþmak zorundadýr. Esad için Erdoðan’ý karþýsýna almayacak kadar da, meselenin gayesine hâkimdir. Lakin son ana kadar zorlayacaklar! Bu ölüm kalým mücadelesidir. Bu Rusya’nýn da beka meselesidir. Akdeniz’de olmak, Karadeniz’e uzanan Amerikan siyasetine engeli oluþturma mahiyeti taþýdýðýný da bir kere tekrar edelim. Geleceði zayi olmuþ bir Türkiye ile anlaþma, Putin’in de en az ABD kadar hayalidir. Lakin Türk askerinin sahada nasýl bir kabiliyet sahibi olduðunu tekraren görmüþ oldular. Moskova’da anlaþabilmemizin altýný dolduran en önemli adým, askeri baþarýmýzdýr. Erdoðan faktörü, dirayeti, zekâsý ve strateji üretme kabiliyetinin belirlediðini unutmamakta yarar vardýr. Peki, bu iliþkiler nereye kadar gider? Gidebileceði yere kadar götürmek þarttýr. Karþýlýklý güvensizlik, derin tarihi olaylarla zengin geçmiþ yüzünden sil bastan yazýma izin vermiyor. Lakin þu açýktýr; Rusya ile ortak noktalar, ayrýþan noktalar kadar etkilidir. Ýleride karþýmýza Suriye’nin federatif yapýya dönüþtürülmesi modeli çýkarsa, tekrar “vay bu vefasýzlar” diyerek yansýmalar yapmamak için, yapmak istedikleri ile yapabileceklerini iyi ayýrt etmemiz lazýmdýr.
Rusya, Suriye’nin toprak bütünü içinde özerk bölgelerden oluþumuna, baþýndan itibaren sýcak bakmakta. Dolayýsý ile yarýn karþýmýza Kürtlere özerk bölge teklifi çýkarsa, buna þaþýrmamak lazým. Tam tersi o çýkarsa, hangi argümanlarýmýz elimizde iþlev durumda olacak ona odaklanmamýz þarttýr. Ýsrail’i yanýnda tutan Rusya’nýn nasýl bir muradý olduðunu, Ýslam coðrafyasýnda nasýl bir gelecek hayal ettiðini doðru okumak ve geleceðe yönelik doðru enstrümanlar üretmemiz lazým. Yani uzun lafýn kýsasý orta ve uzun vadede hareket etme mekanizmasýný oluþturmak, Rusya-Türkiye açýsýndan hayatidir. Ayrýca Rusya’da iliþkiler aðýný, Putin-Erdoðan iliþkilerini kullanarak daha geniþ zemine yaymak lazým. Orta ve uzun vade iliþkiler anlayýþý, bu aðýn tabana yayýlmasýný talep etmekte. Baþarýrsak, yeni siyasi virüslü zorlamalar karþýsýnda, siyasi anti virüs üretmekte geç kalmamýþ oluruz.