Coþkun BAÞBUÐ
Coþkun BAÞBUÐ
Tüm Yazýlarý

Sapýklar ve sapkýnlar kol geziyor…

Askerlik mesleðime baþladýðýmda ülkemin düþtüðü durumu görünce; ucu nereye dayanýrsa dayansýn, sonu neye varýrsa varsýn, bu milletin istiklaliyle, bu milletin istikbaliyle, bu milletin ekmeðiyle oynayanlarla sonuna kadar savaþacaðýma yemin ettim.

Meslek yaþantým dahil hayatýmý bu savaþa, bu mücadeleye adadým.

Emekliye ayrýldým ama mücadeleyi asla býrakmadým.

Çünkü ettiðim yemin son nefese kadar geçerli.

Geçtiðimiz günlerde bu yeminimi revize ettim ve Allah huzurunda tekrar yemin ettim.

Bundan böyle bu milletin cinsiyetiyle oynayanlarla da savaþacaðým.

LGBT Diye Yazýlýr...

Bu savaþýn ilk hamlesi olarak geçtiðimiz günlerde LGBT denilen illeti konu eden iki yazý kaleme aldým.

Ýlgilenenler yazýlarý star gazetesi internet sitesinde bulabilirler.

Bu konuyu kaleme almaya niyetlendiðimde yakýn çevrem, "konu sýkýntýlý linç yersin" diyerek beni uyardý.

FETÖ ile mücadele ettiðim dönemlerde bu tür saldýrýlara alýþkýn olduðum için cirimleri kadar yer yakarlar, yola devam dedim.

"Entel danteller, liboþlar, batý uþaklarý, kül yutmam deyip mangalý boynunda gezdirenler saldýracak hazýrlýklý ol!" dediler.

Topu gelsin, biz buradayýz dedim.

Topunuz Gelin....

Geri adým atan onlar gibi namert olsun dedik ve yazýlarý yazdýk.

Denilen kadar olmasa da saldýran soytarýlar, soysuzlar oldu.

Umurum deðil, topu yok hükmünde.

Ama bunun yanýnda çok olumlu tepkiler de aldým.

Yazýlarýmý okuyanlar hayretler içinde okudular, ben de onlarýn bana yazdýklarýný.

Öyle þeyler okudum, öyle þeyler dinledim ki inanamazsýnýz...

Okuduktan sonra çaresizlik ve acý içinde haykýrýyorsunuz...

Yav Nereye Gidiyoruz....

Ben insanlarýmýzý kibar bir dille uyarmak için yazýlarýmý LGBT konulu genel bir baþlýk altýnda kaleme almýþtým.

Oysa; yazýlarýma verilen tepkilerde sevinerek gördüm ki milletimizin geniþ bir kesimi iþi çözmüþ ve biz kibarca yaklaþsak da onlar konuyu gay, lezbiyen, cinsiyetsizlik gibi alt baþlýklara dönüþtürerek savaþý baþlatmýþ.

Bu iþin iyi tarafý, ancak bir de kötü tarafý var ki söz konusu sapkýnlýklar özellikle gençler arasýnda kangrene, gay, lezbiyen, cinsiyetsizlik gibi sapkýn akýmlar gençler arasýnda moda akýma dönüþmüþ.

Veliden Al Haberi...

Öðrendiðim bir baþka acý gerçek odur ki bu iþ ortaokul seviyesine kadar inmiþ durumda.

Velilerle yaptýðým sohbette birçok anne baba, ortaokul, lise üniversite öðrencileri arasýnda bu tür sapkýn fikirlerin giderek yaygýnlaþtýðýný söylüyor ve büyük bir endiþeyle bu iþe kim dur diyecek diye dert yanýyorlar.

Yakýn bir dostumun baþýndan geçenler bu konudaki endiþelerin ne kadar haklý olduðunu gösteriyor. Þöyle anlattý dostum;

"Geçenlerde epeydir görmediðimiz bir aile dostumuzu ziyarete gittik. Elimizde büyüyen ortaokul çaðýndaki kýzlarýný gördüðümüzde maþallah kocaman genç kýz olmuþsun diye takýldýk. O kýzýmýz anne babasýnýn yanýnda bize dönerek tebessüm etti ve cinsiyetim konusunda henüz karar vermedim, erkek mi olacaðým, kadýn mý ileride bakacaðým dedi."

Düþünebiliyor musunuz söyleneni...

Bu söylemden çok daha garip ve tehlikeli olan neydi biliyor musunuz?

Bu kýzýmýzýn hiç çekinmeden anne babasýnýn yanýnda konuþmasý ve anne babanýn da bu söylenenlere hiç tepki vermemesi.

Evet, acý gerçek bu.

Türkiye'de LGBT'yi özendiren ve normalleþtiren propagandalarýn sonucunda cinsiyet hoþnutsuzluðu yaþayan gençlerin sayýsý günden güne artýyor, ülkenin geleceði renkleniyor(!).

Bu Ýþin Dibi Neresi...

Daha tüm bunlarý hazmedememiþken bu duyduðumuza rahmet okutan bir geliþme de Ýstanbul Üniversitesinde yaþandý.

Yeni Þafak ve Aydýnlýk Gazetelerine konu olan habere göre kendini doktor olarak tanýmlayan bir grup üniversite sapkýný; henüz ergenliðini tamamlamamýþ 22 çocukta ergenlik durdurucu hormonlar kullanmýþ, 18 yaþýndan küçük 7 çocuða cinsiyet deðiþtirme, memelerin alýnmasý, büyütülmesi, sesin ve yüzün kadýnlaþtýrýlmasý gibi geriye dönüþü mümkün olmayan ameliyatlar yapmýþlar.

Öylesine Sinsiler ki...

Ýstanbul Üniversitesi'nin akademik kadrosunda yer alan doktorlar(!) iþi gücü býrakmýþlar ve gençlerin cinsiyeti üzerine, "Cinsiyet Disforisi Olan Ergenlere Endokrinolojik Yaklaþým" ve "Türkiye'de Üçüncü Basamak Bir Merkezde Pediatrik Endokrinoloji Bölümü Deneyimi" adý altýnda bir makale kaleme almýþlar.

Makale mart ayýnda yayýnlanmýþ.

Batý destekli söz konusu proje makaleye sessiz sedasýz imza atan doktorlar; 15-16 yaþlarýndaki henüz reþit olmayan bu çocuklarý kanunsuz bir þekilde cinsiyet deðiþtirme ameliyatlarýna alarak hayatlarýný karartmýþlar.

Üstelik iþin dehþet tarafý bu iþin geri dönüþü de yok.

Düþtüðü bu tuzaða ve yaþadýðý sapkýnlýða uyanýp intihar eden çocuklarýmýz var.

Umurunda mý doktor kýlýklý bu sapkýnlarýn.

Asla...

Peki Ne Yapmalý?

Benim buradan acilen tavsiyem; tüm veliler, okullar, ilgili resmi kuruluþlar, medya ve hepsinden önemlisi Aile, Adalet ve Saðlýk Bakanlýklarý konuya süratle el atmalý ve sorumlularýn vakit kaybetmeden meslekten menedilerek, kanun önünde hesap vermeleri saðlanmalýdýr.

Ayrýca hepsinden önemlisi, bu ortamýn doðmasýnda çok büyük etkileri olan proje televizyon kanallarýnýn yayýn lisanslarý ülke güvenliði nedeniyle acilen iptal edilmelidir.

Bu televizyon kanallarýnýn kimler olduklarýný, amaçlarýnýn ne olduðunu ve genç beyinleri nasýl yýkadýklarýný sonraki yazýlarýmda kaleme alacaðým.