Geçen hafta Ýstanbul'da "Büyük Aile Buluþmasý"nýn ikincisi düzenlendi. Fatih Saraçhane Parký'nda bir araya gelen aileler Beyazýt'a kadar yürüdüler. Buluþmayý "Büyük Aile Platformu" düzenledi.
"Cinsel özgürlük" söylemiyle dayatýlan sapkýn bir zorbalýkla karþý karþýyayýz. Dayatýlan zorbalýk artýk çocuklara kadar inmiþ durumda.
Yurtdýþýndan fonlanan Türkiye'deki sivil toplum kuruluþlarý ve gazeteciler mezkûr zorbalýðýn bayraktarlýðýný yapýyorlar. Zaten bu þartla kendilerine para veriliyor. Aksini yapmalarý muhal.
Sapkýn zorbalýðýn çocuklara kadar indirilmesine karþý çýkan bir kýsým insan korkularýndan söze, "Yetiþkinlerin ne yaptýklarý beni ilgilendirmez" diye baþlama ihtiyacý hissediyorlar. Yani, yetiþkinler ne yaparsa yapsýn beni ilgilendirmez ama çocuklarý bu iþe bulaþtýrmayýn, diyorlar. Peki, bu nasýl olacak?
Yetiþkinlerde normal gördüðünüz sapkýnlýðýn bir gün çocuklara da dayatýlmayacaðýný nasýl düþünebilirsiniz; size bu emniyet hissini veren nedir?
Nitekim sapkýnlýk çocuklara da bulaþtýrýldý. Sapkýn yetiþkinler çocuklarýna veya evlat edindikleri çocuklara cinsiyet deðiþtirmeleri için yönlendirme ve baský yaptýklarýna dair görüntüler internette dolaþýyor. Tersinin olmasýný beklemek de, en hafif tâbirle saflýk olurdu!
Bu mevzu, yarým karþý çýkýþlarla halledilecek bir mevzu deðil. Özgürlük baðlamýnda da ele alýnamaz. Sapkýnlýk, sapkýnlýktýr.
Ýstanbul'daki "Büyük Aile Buluþmasý"na katýlanlardan oyuncu Burak Haktanýr'ýn þu sözleri mühim: "Bu propagandayý bu millete dayatanlar, tepki olup olmadýðýný test ediyor. Tepki görmedikçe propagandalarýný daha da arttýrýyor. Toplumdaki duyarlýlýðý arttýrmak için elimizden geleni yapmalýyýz. Biz propaganda ve dayatmaya karþýyýz. Þahýslarla iþimiz yok. Bizim onlarýn arkasýndaki küresel güçlerle derdimiz var. Nesillerimizi LGBT dayatmasýna teslim etmeyeceðiz."
Evet, Haktanýr'ýn da söylediði üzere bir testin içerisindeyiz. Sapýklýða ses çýkarmazsak tozunu daha da arttýracaklar ve iþ iþten geçmiþ olacak.
19 Eylül'de Birleþmiþ Milletler Genel Kurulu'nda konuþan Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan, küresel çaptaki sapkýn dayatmaya karþý dünya liderlerini aileyi korumaya çaðýrdý: "Aileye ve aile müessesesine sahip çýkmak; insana ve tüm insanlýðýn istikbaline sahip çýkmak demektir. Giderek artan küresel dayatmalar karþýsýnda tüm dostlarýmýzý aile müessesesinin korunmasýnda hassasiyet göstermeye çaðýrýyorum."
Türkiye'ye dönüþte gazetecilerin sorularýný cevaplayan Baþkan Erdoðan BM binasýndaki basamaklarýn LGBT'yi temsil eden renklere boyanmasýndan duyduðu rahatsýzlýðý da dile getirdi: "Þu anda dünyada aile kurumu büyük önem arz ediyor. Amerika aslýnda aile kurumu noktasýnda tartýþmalarýn çok ciddi boyutlara ulaþtýðý bir ülke konumunda. Böyle bir yerde bizim aile mefhumunu dile getirmiþ olmamýz kendinize bir çeki düzen verin... Beni en çok rahatsýz eden konulardan bir tanesi herhalde sizin de dikkatinizi çekmiþtir. Birleþmiþ Milletler Genel Kurulu'na girerken basamaklarda ve diðer bazý alanlarda LGBT renklerinin olduðunu görüyorsunuz. Burayla ne yapýlmak istendiði önem arz ediyor. Þu anda liderlerden bir tanesi LGBT'ci bir diðer lider LGBT'ye karþý, böyle bir durum var. Ne yapýlmak isteniyor? Ben þahsen Genel Sekreterle fýrsat bulup bunu konuþmak isterdim. Þu anda dünyada ne kadar LGBT'ci var? Bu basamaklarda onlarýn ne kadar hakký varsa, LGBT'ye karþý olanlarýn da bu denli var. Çünkü bu bir insani mesele ve buradan rahatsýz olanlarýn olduðunu da bilmek lazým."
Fatih'te ailelerin haykýrýþý ABD'de Birleþmiþ Milletler salonunda Baþkan Erdoðan'ýn dilinden yanký buldu. Bu eylemler arttýkça sapkýnlýða karþý sesler yükselecektir. Ýnsanlýk onuru bu sapkýnlýðý da yenecektir!