Bugün Ramazan ayýnýn son günü. Yarýn bayram inþallah.
Ben, bir Ramazan ayý gelince seviniyorum bir de gidince.
Gelince seviniyorum çünkü rahmet ayý çünkü oruç ayý.
Gidince seviniyorum çünkü Ramazan boyunca çarþý pazarda oruç tutmayanlarý ve saygýsýzlýklarýný görünce üzüldüðüm için Ramazanýn bitmesine seviniyorum.
Evet, bir ay boyunca oruç ibadetini edaya çalýþtýk. Hakkýný verebildik mi orasýný bilmiyorum. Belki zahiren hakkýný verdik ama gerçekte hakkýný verebildik mi emin deðilim.
Ýmam Ðazzali Ýhya kitabýnýn oruç bahsinde orucu üçe ayýrýr.
Birincisi avamýn yani sýradan insanlarýn orucudur. Yemekten içmekten ve þehevi lezzetlerden uzak durmaktan ibarettir.
Ýkincisi havassýn yani seçkinlerin orucudur. Gözü kulaðý dili eli ayaðý ve diðer âzâlarý haramlardan uzak tutmaktýr ki detaylarý bu sütuna sýðmaz. Mesela oruçlu kimse gýybet etse, haramlara sadece baksa, hatta iftar ve sahur sofralarýný çeþit çeþit yemeklerle donatmak gibi helallerde aþýrýya giderse bile oruç seçkinler orucu olmaz.
O yüzden Efendimiz, "Nice oruçlu kimse vardýr ki orucundan kendisine kalan sadece açlýk ve susuzluktur!" buyurmuþtur.
Üçüncüsü ise havassýn havasý orucu yani seçkinlerin seçkini orucu. Yemekten içmekten ve þehevi lezzetlerden, âzâlarýn haramlardan uzak durmasýnýn yaný sýra kalbi dünyevi düþüncelerden arýndýrýp Allah'tan baþkasýný düþünmemektir.
Hangi orucu tuttuðunuzu varýn siz hesap edin.
Biz genelde avam orucu tutuyoruz.
Ama onu da saygýsýzlýklarla donatarak ruhundan uzaklaþtýrmýþ durumdayýz.
Toplumumuzda artýk eskisi gibi Ramazan ayýnýn geldiðini gösteren tezahürler kalmadý.
Ýnsanlar oruç tutmasalar bile hatta baþka dine mensup olsalar bile Ramazan ayýnda yiyecek içecek mahalleri kapatýlýr ve açýktan kimse yiyip içmezdi. Hatta haram olan alkolün su yerine içildiði meyhaneler bile Ramazan ayýnda kapanýrdý.
Þimdi meyhaneleri lokanta kafeleri geçtim beþ vakitli namaz kýlan lokanta sahiplerinin çayhane sahiplerinin bile Ramazan ayýnda gündüz hizmet verdiklerini görüyoruz.
Hatta hatta cami duvarýnýn dibindeki iþletmeler bile milletin gözünün içine baka baka oruçlu insanlarýn gelip geçtiði gündüz vaktinde yemek ve çay servisi yapýyorlar.
Ramazan'a hürmeten gündüz kapalý tutan çok az sayýda lokanta/kafe sahiplerini tenzih ediyorum. Onlarý bu Ýslami insani ve medeni tutumlarý için tebrik ediyorum.
Onlarýn dýþýnda bu ülkede Ramazan'da gündüz lokanta kafe iþletenlerin ve açýktan yiyip içenlerin Müslümanlara saygýda kusurlu olduklarýný, medeniliðin ötekine saygý erdeminden yoksun olduklarýný düþünüyorum.
En fazla da Müslüman/dindar görünen iþletmecilerin saygýsýz davrandýklarýný düþünüyorum.
Mesela namazlarýný camide cemaatle kýlan bir lokanta sahibine üç sene önce, "Ne güzel cemaata geliyorsun. Þu Ramazan ayý boyunca lokantanýn kapýsýna 'Ramazan münasebetiyle iftar ve sahurda açýðýz!' diye yazsan güzel bir teblið olmaz mý?" dedim. "Masrafým fazla ayrýca müþterilerimizin çoðu turist, fetva aldým." dedi. Fetvayý kimden aldý nasýl sordu bilmiyorum ama ona, "O zaman þu caminin dibindeki masalarý kaldýr ve kapýya, Ramazan münasebetiyle içerde hizmet veriyoruz!' diye bir levha assan." dedim. Cevap, "Bu iþin raconu böyle!"
Bende söyleyecek söz kalmadý, kalbini kýrmamak içim kan aðlayarak sustum. O günden beri her Ramazan'da gündüz vakti cami dibinde açýktan yemek hizmeti veriyor!
Oruç tutmayanlar bir yana oruç tutup beþ vakit namaz kýlan Müslüman bu saygýsýzlýðý yapýnca zaten seküler hayatý benimsemiþ olana söyleyecek söz kalmaz.
Ýnsan hasta olabilir, mazereti olabilir, seferi olabilir, inanmayabilir, o yüzden oruç tutamayabilir. Ama tutanlara saygý için açýktan yememesi gerekmez mi? Ýnsana saygý, inanca saygý, ötekine saygý bunu gerektirmez mi?!
Maalesef Ramazan'da gündüz o kadar çok yiyip içen var ki Ýslam þehri olan Ýstanbul ile batý þehirleri arasýnda bir fark kalmamýþ.
Bazen oruç tuttuðunu zannettiðim insanlarýn yiyip içtiðini görünce de üzülüyorum. O yüzden Ramazan bitince o manzaralarý görmeyeceðim için seviniyorum.
Tabii ki bu sevincim gerçeðin üstünü örtmüyor.
Bu gerçek yönetimlerimizin, eðitim kurumlarýmýzýn, STK'larýmýzýn ve fertler olarak hepimizin sorumluluklarýnýn ne kadar büyük olduðunu gösteriyor.
Halimiz böyleyken ve Gazze kan aðlarken bayram yapabiliyorsak bayramýnýz mübarek olsun.