Geçen hafta 7 Ekim 2023'ten itibaren þimdiye kadar hemen hiç olmadýðý kadar sýk karþýmýza çýkan Siyon(izm) kavramýna girizgâh yapmýþtýk. Ne demiþtik hatýrlayalým: "Siyonizm, Hz. Süleyman'ýn kutsal mabedi (Beyt Hamiktaþ) inþa ettiði Kudüs'teki dað Sion'dan gelir. Siyonizmin dinî, politik ve kültürel parçalarý olduðunu belirten Alan R. Taylor (1992: 9-11), Siyonizmin amacýný 'çaðdaþ politik milliyetçilik anlayýþý çerçevesinde Yahudi kimliðinin yeniden oluþturulmasý' diye açýklar. Politik Siyonizmin geri dönüþ sloganýnýn kullanýlarak Normalleþme ve Diasporanýn reddine dair modernist programlar konusunda dindar Yahudilerin desteðini kazandýðýný, bunun da entegrasyonun halk açýsýndan problemleri, hiziplerin birleþmesi ve kültürel iddiacýlýk gibi konularla daha fazla ilgilendirildiði hâlde, Yahudiliðin bir yönü gibi algýlandýðýný açýkladýðýný belirtir".
19'uncu yüzyýlda taraftarý az olan Dinci Siyonizm, yerini Museviliðin sadece bir inanç felsefesi, kültür birikimi olmadýðý, bir ulus oluþturabilecek nitelikte olduðu düþüncesine býrakýp Tevrat'tan destek alýndýðý söylenir: "Ýþte ayrý yerde oturan bir kavimdir ve milletler arasýnda sayýlmayacaktýr" (Balam hikâyesi), ulusal düþüncesinin þekillenmesi ve netleþmesinin Avrupa'da oluþtuðu Moses Hess tarafýndan Yahudilerin ayrý bir ümmet deðil bir ulus, ýrk olduðunu, sorunun yurtsuzluk olduðunu belirtmektedir. Kenan diyarýna gidilmesinin de buradan yola çýkýlarak, "Milletsiz topraða topraksýz millet" sloganýyla Filistin topraðýnda halkýn yaþamadýðý savýndan hareketle yapýldýðý ifade edilir.
Siyonizm hareketinin baþtan beri dinle olan iliþkisini, tamamen dinden baðýmsýz ama dini yönlendiren ve otoriteyi elinde tutan siyasi bir temel üzerinde olduðu, laik Siyonistlerin Siyonizmin devlet konusundaki hedeflerini gerçekleþtirecek isimler olduðu sürece bunun böyle olacaðý görüþü de mevcuttur. Diðer taraftan Siyonizmi savunanlarýn laik olmalarýna raðmen, dine son derece önem verdikleri, laik olmayan Yahudileri bir araya getirmek için hareketlerine dinî bir görünüm vermeye çalýþtýklarý iddia edilir. Dinî akýmlarýn öneminin, aðýrlýðýnýn ve sayýlarýnýn 1973 savaþýndan itibaren ciddi ölçüde artýþ gösterdiði belirtilmektedir.
Siyasi arenada yükseliþlerinin de bu dönemde olduðu ve Siyonizme karþý çýkan Haridi grubunun siyasete girmesinin sosyo-politik bir baþarý göstergesi olduðunu ve bu zamana dek siyasi hayatýn dýþýnda kalan hareketlerin siyasete girmelerini ve hatta siyasetin temellerini kendi çýkarlarý ile meþgul edecek güce ulaþtýðý belirtilir. Örneðin, 1977 yýlýnda Havra seçimlerinin Ýsrail Ýþçi Partisi'nin hükûmet kurmasýna izin vermeyerek, aþýrý saðcý Likud Partisi'nin lideri Menahem Begin'in baþbakan olmasýný saðlayarak Gush Emunim hareketiyle temsil edilen dinci Siyonist hareketlerden önce, iþgal edilmiþ topraklarda "Rab ile seçkin halk arasýndaki misak" sloganýyla Yahudiler için yerleþim birimlerinin inþa edilmeye baþlanmasý gibi benzeri görülmemiþ 'yenilikler' gerçekleþtirdiklerine deðinilir. Ýþte o tarihten itibaren Ýsrail-Filistin meselesinin tam kalbine oturan ve tüm resmi Filistin aleyhine hiç olamayacak kadar derinden deðiþtiren 'yerleþimci' kavramýnýn hayatýmýza giriþi de bu tarihtir.