Siz kimsiniz de üstümüze hakaret boca ediyorsunuz!

Geçmişte anlı-şanlı gazetelerde yazdığın için seni adam sanırlardı.

Adamlık kim sen kim!

Şimdi bula bula kıytırık bir sitede köşe bulmuşsun kendine.

Erdoğan düşmanı ne kadar çakal varsa toplanmışsınız.

Mahzuru yok.

Erdoğan düşmanı olmanız bizim zerre umurumuzda olmaz.

Topunuz birden gelin.

Sen tek başına yetmezsin.

Bak sana adam gibi uyarıda bulunuyorum.

Çakallığın lüzumu yok.

Hayatında bir kez olsun mert ol.

Mert adam düşmanına hakaret etmez.

Düşmanına bel altından vurmaz.

Düşmanına ahlaksızca iftiralarda bulunmaz.

Belli ki hiç bir zaman mert olmayacaksın.

Namertlik ve kalleşlik iliğine işlemiş senin.

O vakit anladığın dilden seninle konuşacağız.

Adını merak edenler olacak, etsinler, vermeyeceğim.

Seni adamdan saymadığım için vermeyeceğim.

Korkak bir çakal olduğun için vermeyeceğim.

Zira seni hedef gösterdiğimi iddia edersin.

Senin şahsında senin gibilere cevap olsun diye yazıyorum.

Haddinizi biliniz.

O hayasız dilinizi üstümüzden çekiniz.

Siz kim oluyorsunuz da hayasızca üstümüze nefret kusma hakkını kendinizde görüyorsunuz?

Her türlü hakareti şahsımıza boca etme hakkını kim veriyor size?

Bidon kafalı dediniz.

Göbeğini kaşıyan adam dediniz.

Dediniz de dediniz.

Ülkede huzursuzluk çıkmasın diye adamlık ettik.

Sizi iknaya çalıştık.

Siz kendinizi bu ülkenin sahipleri/efendileri olarak görüyorsunuz anlaşılan.

Bizi de parya/köle...

Bak önce sana diyorum haysiyetten yoksun çakal!

O iğrenç dilini aile mahremiyetimizin içine bir daha sokarsan o dilini bükmesini biliriz.

Hukuk içinde gereği neyse yaparız.

Hangi dilden anlıyorsan karşılığını vermesini biliriz.

Senin gibi ahlaksız ve namert olmayız.

Senin seviyene inmeyiz.

Ama anladığın dilden karşılığını onurluca ve mertçe vermesini biliriz.

Demedi deme!

Fikir kavgasında, zihniyet mücadelesinde sadece ve yalnızca fikirler vuruşur.

Kendine güvenen fikrini konuşturur.

Çakallığa gerek yok.

Kendin gibi bilirsin bizi.

Biz seni namert ve alçak değiliz.

Kendinde olanların bizde olduğunu sanarak hayasızca hakaretler savurman senin tıynetini gösterir.

O hakaretlerin hepsini sana yedirmesin biliriz.

Bak adam ol!

O hakaretlerin altında ezilirsin.

Varsa bir eleştirin edebinle yap.

Baş göz üstüne!

Varsa bir fikrin özgürce dile getir.

Belki biz de yararlanırız!

Lakin gayrı yollara sapma.

Kişisel ve ailevi meselelere dalma.

Adam olan nerede duracağını bilir.

Düşmanlığında dahi nerede duracağını bilir.

Görünen o ki sen nerede duracağını bilmiyorsun.

Senin gibiler de bilmiyorlar.

Topunuza birden diyorum:

O beyaz, küstah, üsttenci, kibirli ve edepsiz dilinizi üstümüzden çekin!

İmtiyazlı ve efendi olduğunuz o eski Türkiye yok artık!

Sabrımızı fazla zorlamayın.

Her konuda birbirimiz gibi düşünmek zorunda değiliz.

Hatta madem istiyorsunuz düşman da olabiliriz.

Ama unutmayınız mert düşman dahi bilir ki saygı esastır.

Düşmanlığın da ahlaki bir ilkesi vardır.

Sizi düşman bellemiyoruz bilesiniz.

Lakin siz düşmandan beter görüyorsunuz.

Eyvallah!

Bari düşmanlığınızda mert olun, ahlaklı olun!

Mert adam odur ki kendisine yapılmasını istemediği bir şeyi bir başkasına yapmak gerektiğine inanmaz!

Bu sana ve size uyarımdır:

Zerre kadar mert iseniz özür diler ve bir daha namertçe saldırmazsınız!

Bizi kendinize benzetemezsiniz.

Lakin bilesiniz ki yaptığınızı da yanınıza koymayız.