Sizin ne iþiniz var

Pusuya yatmýþ bekliyorlar; dünyanýn herhangi bir yerinde Türkiye’ye yönelik bir saldýrý olduðunda hemen baþlýyorlar “Orada ne iþimiz var!”

Saldýrýda ölen mi olmuþ, maddi kayýp mý olmuþ onlar için mühim deðil, gözlerini kapatýp aðýzlarýný açýyorlar: “Orada ne iþimiz var!”

Geçen gün Ýdlib’de Esad’a baðlý unsurlarýnýn yaptýðý saldýrý neticesinde 8 þehidimiz oldu. Bu güruh için þehid sayýsý 8 olmuþ 80 olmuþ, dedim ya mühim deðil, bunlarýn terk derdi bizlere acýmýzý da, gururumuzu da, mutluluðumuzu da yaþatmamak. Anadolu’nun üzerine çökmüþ, insanýmýza yapýlan psikolojik savaþýn birer unsuru olmuþ karabasan hüviyetli bu güruh, 8 þehidimizin ardýndan höykürmeye baþladýlar: “Ýdlib’de ne iþimiz var!”

Ýnsanýn nutku tutuluyor. Hani deseler ki “Alaska’da ne iþimiz var”, “az da olsa mâkul karþýlanacak bir tarafý var” der ve ne diyorlar diye kulak kabartýrým. “Gelin oturalým, konuþalým” der, Alaska’da olmanýn ve olmamanýn kâr ve zar hesabýný yaparýz. Yahu, “Ýdlib’de ne iþimiz var!” diyenlerle neyi konuþacaðýz?

“Ýdlib’de ne iþimiz var!” diyenler ya coðrafya bilmiyorlar, ya tarih, ya siyaset… “Ýdlib’de ne iþimiz var!” demek için dünyadan bîhaber olmak gerekiyor! Lâkin bakýyorum topluma “Ýdlib’de ne iþimiz var!” sloganýný yayanlarýn hepsinin adlarýnýn önünde bir unvan var. Kimi siyasetçi, kimi akademisyen, kimi bilmem ne… Anlayacaðýnýz, “Ýdlib’de ne iþimiz var” derlerken ne dedikleri çok iyi biliyorlar!

“Ýdlib’de ne iþimiz var” demek “Anadolu’da ne iþimiz var” demektir.

Sahi Anadolu’da ne iþimiz var!..

Anadolu’da ne iþimiz varsa Ýdlib’de de, Libya’da da, Sudan’da da, Yemen’de de, Balkanlar’da da, Kafkaslar’da da ve evet Alaska’da da ayný iþimiz var!

Bir davasý, bir derdi olanýn her yerde ve herkesle iþi olur.

Bugün dünyanýn üþüþtüðü ve kördüðüm olduðu Suriye’de “Türkiye’nin ne iþi var” demenin ne mânâsý olabilir? Yanýbaþýmýzdaki bir hâdiseye müdahil olmayacaðýz da hangi hâdiseye müdahil olacaðýz?

Hamdolsun son yýllarda þehirlerimizde bombalar patlamýyor. Sebebini hiç düþündünüz mü? Hatýrlayýn 2016 öncesini. Hemen hemen her gün bir þehirde bombalý araç veyahut canlý bomba patlardý. Her patlama sonrasý yazdýðým yazýlarda, düþmanýn gelmesini beklememiz gerektiðini vurgulardým. 15 Temmuz Anadolu’yu iþgal teþebbüsünün püskürtülmesinin ardýndan Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan’ýn, “Türkiye savunma pozisyonundan çýkýp taarruz pozisyonuna geçmiþtir.” sözüyle Anadolu’nun güvenlik sýnýrlarý ileriye taþýndý. Onlarýn gelmesi beklenmeden yerinde müdahale edilerek terör durduruldu. Sadece bu bile Türkiye’nin sýnýrdýþý hamlelerinin ne kadar gerekli olduðunu gösteriyor.

Tabiî ki Türkiye’nin bu taarruz pozisyonu terör unsurlarýný ve onlarý kullananlarý rahatsýz ediyor ve bunu anlayabiliyorum, lâkin Türkiye içinden bu hamlelere karþý çýkýlmasýný anlayamýyorum!..

Sahi, sizin ne iþiniz var bunlarýn arasýnda!.