Ligin 12.haftasý tamamlandý. Zirve yarýþýnýn tansiyonu, milli maç arasý sebebiyle düþecektir. Ligin çok üstünde gördüðümüz zirve yarýþýnýn ezeli rakipleri Fenerbahçe ve Galatasaray son haftayý puan kayýplarý ile kapattýlar. Bu takýmlarýn ligin 12. haftasýndaki puan kayýplarýný ironik bir þekilde mucize olarak isimlendirsem de aslýnda perþembenin geliþi çarþambadan belliydi. Maalesef yerinde eleþtirinin bile sosyal medya linçi ile neticelendiði günlerden geçiyoruz. Aslýnda Ýsmail Hoca oyunda B planý yok diye, Okan Hoca ise sakatlanmýþ Ýcardi ýsrarý sebebiyle eleþtirilemediði için bu durumlarý yaþadýlar. Fenerbahçe, hiç kimsenin eleþtiremediði, Dzeko, Tadiç ve Szymanski'nin düþen fizik güçleri sebebiyle saha içinde birtakým sorunlar yaþýyor. Galatasaray ise sezon baþýnda bir sol bek ve orta saha transferi yapmak yerine hücum hattýný komple deðiþtirdiði, Zaha'ya yer açmak için Kerem'i de kaybettiði için saha içinde sorunlar yaþýyor. Dezeko, Tadiç ve Szymanski'nin düþen fizik güçleri ancak Fred ve Ýsmail takýmda olmayýnca bu kadar göze batýyor ama gerçek bu. Ýcardi'nin asistaný Kerem, Zaha'nýn oynayabilmesi için on numarada oynarken, önünde oynayan Ýcardi'nin sakat, Zaha'nýn ise istikrasýz oyunu sebebiyle bu kadar göze batýyor. Saha içindeki bu zayýf noktalar artýk görünür oldu, rakipler bu zayýf noktalar üzerinden taktik geliþtiriyor. Bunun için de yenilmez armadalar bir anda düþüþe geçti. Fenerbahçe'nin kilit oyuncularý sakat doðru ancak sorun sakat oyuncularýn yokluðunda deðil oynayan oyuncularýn düþen performansýnda. Galatasaray yorgun tamam ama yorgun oyuncularýn yerine oynayabilecek rotasyon oyuncusu olmamasýnda sorun. Ama bu gerçekleri söyleyebilmek ne mümkün. Konuþanýn aðzýna kürekle vuruluyor.
Velhasýl Fenerbahçe son 3 resmi maçýnda bir beraberlik, Galatasaray 1 galibiyet (o da hakem desteði ile) alabilmiþ. Kadro farký sebebiyle ligde açýk ara öndeler ancak takke düþtü kel göründü.
Kel baþýn merhemi belli
Artýk devre arasýnda bu iki takým yine transferde rekor üstüne rekor kýrar, biri birilerine transfer çalýmý atar dururlar. Ha takke düþtü kel göründü de ne oldu? Son haftanýn maçlarýna bakarsak Galatasaray Hatayspor karþýsýndaki puan kaybýndan, Fenerbahçe de Adanademirspor karþýsýndaki puan kaybýndan yine hakemi sorumlu tutuyor. Jayden'e yapýlan sokak saldýrýsý ve Belhanda'ya verilmeyen kart oyuna müdahale eksiðinin önüne geçti. Zirvenin uzaðýnda kalan takýmlarýn ise hakem konularýnda sesi bile duyulmuyor. Zaynutdinov'un yüzünün daðýldýðý maçta pozisyonun Baþakþehir'in attýðý serbest vuruþla baþlamasý bile ses getirmiyor, konuþulmuyor. Konyaspor galibiyetinin ardýndan Trabzonspor Baþkaný Ertuðrul Doðan, "Sahada dürüst ve güvenilir bir hakem grubu görmekten mutlu olduk. Skordan baðýmsýz olarak hepimizin istediði þey iþte bu, özlemiþiz doðrusu" diyorsa da söylediklerinin skordan baðýmsýz olduðuna ne kadar inanabiliriz ki!
Taraftarlar hoþnut
Özellikle bu sezon, sosyal medya üzerinden, bu iki kulüp, muhteþem bir iletiþim, PR çalýþmasý yaptýlar. Bu iletiþim þekli taraftarlarýn da hoþlarýna gitti. Baþkan ve yönetimler mükemmel transferler yaptýlar, kusursuz takýmlar kurdular. Transfer sihirbazý olan yöneticilerimiz var. Kurulan bu yeni takýmlarý içeride dýþarýda kimse yenemez, puan bile alamazlar. Ancak TFF düþman, MHK düþman, hakemler düþman, yayýncý kuruluþ düþman, gazeteciler düþman velhasýl herkes düþman. Herkes bu kulüplere karþý kenetlenmiþ, baþarýsýz olmalarý için mücadele veriyor. Bu sezon itibariyle Türk futbolunda artýk, bu iki kulübümüzün baþkanlarýna, yöneticilerine, teknik direktörlerine, futbolcularýna hesap sorma dönemi bitmiþtir. Kimse þampiyonluk kaçtýðýnda bunlara hesap soramaz. Çünkü Dursun Özbek de Ali Koç da hem kendi camiasýna hem de spor kamuoyunu buna inandýrdý. Ha sýrasý gelmiþken söyleyeyim, þimdilerde ne Ali Koç ne de Dursun Özbek Ýsmail Hoca, Okan Hoca "Gelin bir anlatýn bakalým bu takým neden böyle oynuyor?" diyemez. Ýsmail Hoca da, Okan Hoca da futbolcularýna "Nedir bu haliniz?" diye soramaz. Çünkü alacaklarý cevap belli.
"Hakemler bizi doðradý!
Bizde kusur yok!"