'Silâh kullanmak ve silâh kullanma izni verme'nin sadece 'devlet' denilen üst-yapý kurumlarýna ait olduðu kabul edilir bütün kanun sistemlerinde... Devletten izinsiz olarak silah kullananlar, neticesine katlanýrlar; ya, bertaraf olur ya da karþý çýktýklarý devlet düzenini bertaraf ederler.
Fransýzca 'terreur' kelimesinden, 'ürkütmek ve dehþete düþürmek' manasýnda, dünya dillerine yerleþen 'terör' kelimesi, belirli bir devlet sistemine veya yerleþik bir sosyal düzene karþý çýkýp onu yýkmayý veya deðiþtirmeyi düþünenlerin; sivil halk kitlelerini hedef alarak, dehþet duygusunu yaygýnlaþtýrmak suretiyle, 'devletin duruma hâkim olamadýðý, can güvenliðini saðlayamadýðý' kanaatini derinleþtirmeye aðýrlýk verdikleri, bilinen bir durumdur. Çünkü terör saldýrýlarýnýn üstesinden gelinemeyeceði duygusu bir uyandýrýlýrsa, gerisi, 'Mademki, devletin gücü yetmiyor, o halde, istekler yerine getirilsin' noktasýdýr.
Evet, bütün dünyada terör eylemleri, muhatap devlet ve toplumlarý teslim almak hayali üzerine kurulur. Emperyalist devletler, hele de nükleer silâhlarý kullanarak baþka toplumlarý sindirmeye çalýþtýklarýndan, gerçekte birer 'terör devleti' konumundadýrlar.
Siyonist Ýsrail rejimi de, emperyalist güçlerin maþasý ve kuklasý olarak, 'terör devleti' olmayý gururla benimsiyor ve 'kendi kutsallarý'ndan aktardýklarý ölçüler de buna müsait...
Amerikan Baþkaný Joe Biden'ýn, 18 Ekim 2023 günü, 'Ýsrail devleti olmasaydý, biz bu bölgede baþka bir devleti yine icat ederdik.' þeklinde dile getirdiði söz, Siyonist Ýsrail rejiminin nasýl bir ortak emperyal fitne merkezi olduðunun itirafýdýr. BM Güvenlik Konseyi'nde geçen hafta, 'ateþ-kes' kararý alýnmasý için yapýlan oylamada, Amerika ve Rusya'nýn, ikisinin de çekimser oy kullanmalarý da, keza...
*
Ýþbu, 'devlet iddiasý' taþýyan Siyonist haydutlar çetesi, Filistin'de on binlerce sivil insaný öldüren aðýr bombardýmanlarýndan ayrý olarak, 2 Ocak akþamý, Hamas'ýn önde gelen sorumlularýndan 56 yaþýndaki Sâlih Arurî ve 5 çalýþma arkadaþýný Beyrut'ta, SÝHA aracýlýðýyla katletmiþ bulunuyor.
*
Ve Ýran'ýn Kerman þehrinde tezgâhlanan son büyük terör saldýrýþý...
(NOT: Ancak burada bir hatýrlatma gerekiyor. Uluslararasý haritalarda Kerman olarak yazýlan bu þehrin ismi, Türkçede farklý yazýlýyor ama o telaffuz þekli, Farsçada çok çirkin bir mânâya geldiðinden, Kerman telaffuzunu esas alýyoruz.)
Evet, 3 Ocak 2024 Çarþamba günü, güneydoðu Ýran'daki Kerman þehrinde, büyük bir terör saldýrýsý sahnelenmiþ bulunuyor.
Ýran'da Dinî Lider Ali Khameneî'ye 'en yakýn bir asker' olmasý yüzünden; Irak, Suriye, Lübnan, Afganistan, Yemen ve diðer sýnýr ötesi bölgelerde, bu ülkenin resmî ideolojisi durumundaki mezhebi Ýslâm yorumunun pratiðe dönüþtürülmesinde 'en etkili komutan' olarak bilinen 'Kaasým Süleymanî'nin öldürülüþünün 3 Ocak 2020 gecesi Baðdat'a geliþi sýrasýnda, Amerikan güçlerince katlediliþi ve bunu, dönemin Amerikan Baþkaný Trump'ýn dünyaya bir zafer havasý içinde açýklayýþýnýn 4. yýldönümüne on binlerden oluþan büyük kalabalýklar, Süleymanî'nin Kerman'daki mezarýný ziyarete gidiyorlardý. O sýrada meydana gelen iki ayrý patlamada 85 kadar insan hayatýný kaybetmiþ olup, yüzlercesi de yaralý...
Bu büyük terör saldýrýsýnýn gerçekleþmesinden birkaç saat sonra, Lübnan Hizbullahý teþkilatýnýn Güney Lübnan'daki bir merkezinin Ýsrail tarafýndan ve ayrýca, Irak'taki, 'Haþd-i Þâ'bî ' isimli (halk gönüllüleri) merkezinin de 3-4 Ocak gecesi Amerikan makamlarýnca SÝHA'larla vurulmasý, tabloyu daha bir karmaþýk hale getirmekte... Halbuki, Amerikan Dýþiþleri Bakaný Blinken, daha geçen hafta, Siyonist Ýsrail rejimine, 'üç cephede birden savaþmak olmaz' diye, -savaþýn asýl yöneticisinin kendileri olduðunu hatýrlatarak- temkinli hareket etmeleri çaðrýsýnda bulunuyordu, güya...
*
Bu arada belirtelim ki, Baþkan Erdoðan, terör saldýrýsýnýn üzerinden 1 saat geçmeden, Ýran halkýna, bir baþsaðlýðý mesajý yayýnladýðý halde; bu mesajýn, Erdoðan'ýn Gazze konusundaki beyanlarýnýn altýna, aylardýr, 'okuyucu yorumu' olarak yazýlan yüzlerce seviyesiz suçlama ve hakaret ifadelerini yayýnlayan ve hangi güç odaklarýnýn yarý-resmî sitesi olduðu bilinen bir internet sitesinde, ancak 1 gün sonra irili-ufaklý onlarca devletlerin baþkanlarýndan sonra duyurulmasý ilginçti.
Emperyalist-þeytanî güçlerin, aralarýndaki binlerce yýllýk düþmanlýklarýný unutup, Müslüman dünyasýna tek cephe halinde saldýrmalarý karþýsýnda ve Devletlerin farklý siyasetlerine raðmen; Müslüman halklarýn birbirine, inanç ölçülerimize göre kardeþçe yaklaþmasýnýn önemi ortadayken; iki taraftan bazý odaklarýn hakaret ifadelerinden el çekmelerini ayrýca hatýrlatmak bile gönüle girân gelmektedir. 'Müminler, ancak kardeþtirler.' hükmünü, sadece dilimizde mi söyleyeceðiz?