Ýngiltere'nin Brexit süreciyle Avrupa Birliði'nden kendisini ayrýþtýrarak daha çok küresel alanda adýmlar atmayý hedeflediði deðerlendirilmiþti. Ukrayna krizi sonrasýnda Almanya ve Fransa'nýn karþý karþýya kaldýklarý durum bu hedefi doðruladý. Birlik içinde küresel ataklar yapmanýn zorluðu Londra'yý farklý eksenlerde hareket etmeye itiyordu.
Türkiye- Birleþik Krallýk iliþkilerini Brexit ve 15 Temmuz gibi iki önemli olay sarsmadý. Aksine iki ülkenin iliþkilerinde sessiz ve düzeyli bir iliþki mevcut.
Ýngiliz Ticaret Bakaný Kemi Badenoch'tan gelen bir açýklama basýna düþmüþtü. "Türkiye, Birleþik Krallýk için önemli bir ticaret ortaðýdýr ve bu anlaþma, Brexit sonrasý baðýmsýz bir ticaret ülkesi olarak statümüzü Birleþik Krallýk'ýn ekonomik gücüne uygun anlaþmalarý müzakere etmek için nasýl kullandýðýmýzýn en son örneðidir. Bu anlaþmayý Birleþik Krallýk-Türkiye ticari iliþkilerini derinleþtirmek, ekonomik büyümeyi hýzlandýrmak ve ülkedeki þirketleri desteklemek için kullanmayý dört gözle bekliyorum" Bu geliþmelerden 2020'de imzalanan serbest ticaret anlaþmasýnýn geliþtirileceðini anlýyoruz.
Ülkemize gelen turist sýralamasýnda Ýngiliz turistler 3. sýrada. Ýki ülkenin dýþ ticaret hacmi ise 30 Milyar Dolar.
Ýki ülkenin özellikle savunma sanayiinde ciddi iþbirlikleri yapacaðý, taraflardan gelen açýklamalarla zaman zaman medyada yer alýyor.
Bu hafta Türkiye'yi ziyaret edecek olan Prens Edward yeni Kral Charles'in kardeþi. Özellikle eðitim, gençlik ve sanat konularýnda öne çýkan Prens Edward'ýn ziyareti henüz medyada yeterince konuþulmadý.
Ýstanbul'daki programýnda Tarabya British School (TBS) ve Kabataþ Erkek Lisesi'ni ziyaret edecek olan Prens Edward uluslararasý gençlik programý ödülleri dolayýsýyla Ýstanbul'a ikinci kez geliyor. Ziyaretinin Ankara programýnda ise Hacettepe Üniversitesi'ni ve Anýtkabri ziyaret ediyor. Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn ise külliyede aðýrlayacaðý Prens Edward'la iki ülkenin baþta ticaret olmak üzere farklý alanlardaki iþbirlikleri gündeme gelecektir.
Tecrübeye dikkat
Birleþik Krallýk, Ýngiliz dili üzerinden dünyanýn cazibe merkezi haline geldi. Bugün lingua franca olan Ýngilizcenin ülke ekonomisine katkýsý çok fazla. Bu deneyimi hafife alamayýz. Türkçemizin bir lingua franca olmasýnýn yolu da eðitim sektöründe büyümekten ve önümüzde duran tecrübeyi dikkate almaktan geçiyor.
Ýngiltere'nin eðitim sektöründeki yeri tartýþýlmaz. Uluslararasý öðrencilerin ülke ekonomisine katkýsý 42 milyar sterlin. Lisans ve lisansüstü eðitimleriyle uluslararasý öðrenciler için cazip olan bu ülkenin tecrübelerinden yararlanmalýyýz. Þimdilerde Türkiye de bölgesinde eðitim üssü olmakta. Anaokulundan doktora eðitimine kadar eðitim sektöründe atýlacak adýmlar ve giriþimciler desteklenmeli.
Ülkemizin uluslararasý öðrenci vizyonu son yýllarda giderek arttý. Artýk 'özel üniversite yasasý' çýkartýlmalý ve dünya üniversitelerinin ihtiyaç duyulan alanlarýnda kampüsleri açýlabilmeli. Bizim üniversitelerimizin de yurtdýþýndaki kampüsleri teþvik edilmeli. Yurtdýþýndan öðrenci getiren kurumlarýmýz desteklenmeli ve teþvik edilmeli.