Tarih, bugünün aynasýdýr. Geçmiþe bakarak günümüzü anlama ya da daha doðrusu anlamlandýrmaya çalýþýrýz bir nevi. Ýsrail Baþbakaný Benyamin Netanyahu'ya yönelik dozu giderek artan protestolarla gündeme gelen "radikal" tanýmý yapýlan gruplarýn radikalleþmesinin kökeni için de tarihe bir bakalým; yazý dizimizin ilkinde bugün bile sorunun temelini teþkil eden Kudüs'ün baþkent yapýldýðý döneme kadar.
Yahudi tarihi incelendiðinde kendilerine kutsal kitaplarýnda ifade edildiði þekilde Vaat Edilen topraklarda yani Arz-ý Mev'ud'da Yahudi devletinin kuruluþunu gerçekleþtirmeleri-siyonizm, aþaðýda belirtilen þekilde bu topraklara ilk çaðlarda gelip tekrar sürgün edilmelerinin tarihi olduðu görülür. Yahudi tarihinin ana dönemleri ise þu þekilde ifade edilir;
Yahudi Kutsal Kitabýnýn Yazýldýðý (Hýristiyan Gelenekteki Eski Ahid) Kutsal Kitap Dönemi: Baþlangýç dönemi tam bilinmeyip M.Ö. 5'inci yüzyýla dek sürer.
Ýkinci Mabed (Second Temple) Dönemi: M.Ö. 5'inci yüzyýl M.S. 70 yýlýnda ikinci mabedin Romalýlarca yýkýlýþýna dek olan dönemdir. Hz. Davud'un yaptýrmak isteyip Hz. Süleyman'ýn Siyon Daðý'nda yaptýrdýðý Beyt Hamiktaþ'ýn Romalýlarca yýkýlýþýna dek sürer. Hz. Süleyman'ýn ölümüyle kuzeyde Ýsrail Krallýðý, güneyde Yehuda Krallýðý olmuþtu. Çoðu tarihçi M.S. 70 yýlýnda Roma ordularýnýn Ýkinci Mabedi yýkýþý ile baþlatýr. Kimileri ise Roma'ya karþý son büyük Yahudi isyanýnýn sona erdiði M.S. 135 yýlýndan baþlatýr. Hayatta kalanlarýn kaçarak bölge ülkelere sýðýnmalarýyla Yahudiler bölgeden kopmuþtu. Bugünkü Aðlama Duvarý bunun kalýntýlarý.
Diaspora: Dünyaya daðýlmýþ Yahudilerdir. Çoðu esir alýnýp Roma'ya götürülmüþtü. Kudüs'e yýlda sadece bir kez girmelerine izin verilmiþti. Talmud bunun intikamý duygularýyla yazýlmýþtý. Ülke ve Yahudiler arasýnda iliþkiyi kesmek için Yehuda'ya Syria Palestina, Kudüs'e de Aeliea Capitolina denmiþti. Akdeniz, Doðu Avrupa, Anadolu ve Arap yarýmadasýnda 2000 yýllýk diaspora hayatý baþlamýþtý. Bugünkü Ýsrail bazýlarý tarafýndan Üçüncü Tapýnak olarak nitelenir.
M.Ö. 1990'dan M.Ö. 931'e dek ilk bin yýllýk dönem Peygamberler veya Atalar, Hâkimler ve Krallar devri olarak üçe ayrýlýr. Atalar Dönemi, Hz. Ýbrahim'le baþlar. M.Ö. 19'uncu yüzyýlda Batý Samilerin geçtikleri ve ulaþtýklarý yerler "Verimli Hilal" denilen Basra Körfezi'nin baþýndan itibaren bir kemer çizerek, yukarýda bugün Türkiye sýnýrlarý içindeki Fýrat vadisine, güneyde Suriye ve Filistin'den geçerek Mýsýr'a kadar uzanan bölgedir. Tevrat'a göre Hz. Nuh'un oðlu Sam soyundandýr ve uzun süre Arabistan çöllerinde yaþayýp kýtlýktan sonra Fýrat ve Dicle'nin oluþturduðu bereketli Mezopotamya'ya yerleþirler. Bir süre burada yaþadýktan sonra gördükleri baský üzerine Hz. Ýbrahim baþkanlýðýnda kendilerine vaat edilen topraklar olan Kenan diyarýna gelmiþlerdi. Buradan da kuraklýk sonucu Mýsýr'a göç ederek M.Ö. 1200‟e dek orada yaþadýlar.
Mýsýr'da Hiksoslar yýkýlýp firavun II. Ramses döneminde iþkence ve eziyetten M.Ö. 1200'lerde Hz. Musa önderliðinde Kýzýl Deniz'i geçip tekrar anayurtlarý Kenan'a döndüler. Ýsrailoðullarý 12 kabileden oluþuyordu. Hz. Musa'nýn ölümünden sonra bir süre daha Sina Çölü'nde dolaþarak Kadeþ-Barnea'ya Filistin'e girmelerinin baþlangýç noktasýna ulaþtýlar (M.Ö. 1234). Putperest kavimlerle mücadelede kendi aralarýnda baþta din ulularýnca seçilen kiþinin bulunduðu federasyon niteliðinde sistemin olduðu dönemse Hâkimler Dönemi'dir. Krallar Dönemi'nde, M.Ö. 11'inci yüzyýlda Filistinlilerin etkisi altýna girip bazý ortak kültürel deðerlerini kaybedince ortak idare için ilk Ýsrail Kralý olan Saul seçildi. M.Ö. 1030-1010'da Yehuda aþiretinden Hz. Davud kral oldu ve tam anlamýyla birlik oluþturuldu. Bu dönemde Filistinliler yenilmiþ, daðýnýk Yahudi boylarý birleþmiþ, M.Ö. 1000'de Kudüs baþkent olmuþ, Hindistan-Akdeniz arasý deniz ve kervan yolu üzerindeki Suriye'den Mýsýr'a kadar Ýsrail egemenliði yaþanmýþtý. Kök sorun olan tapýnaklar dönemini ise bir sonraki yazýda ele alalým.